ويكيبيديا

    "نظرت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • baktım
        
    • baktı
        
    • baktın
        
    • baktığımda
        
    • bakarsanız
        
    • bakarsan
        
    • bakar
        
    • bakıp
        
    • bakınca
        
    • gördüm
        
    • göz
        
    • bakıyorum
        
    • inceledim
        
    • baktığında
        
    • baksam
        
    Yere baktım ve taş zemine yer kanalları açıldığını gördüm. TED نظرت للأسفل ورأيت أرضية التصريف قد قطعت من حجر الأرضية.
    Harika olacak." Haritaya baktım, 17 bölge seçtim, hiçbir sorun yoktu. TED كما تعلمون، نظرت إلى الخريطة، اخترت 17 مدينة، فقررت، لا مشكلة.
    Son günlerinden birinde, yanında oturuyordum, bana baktı ve açıkça dedi ki: Open Subtitles في أحد آخر أيامها، وعندما كنت جالسة بجانبها. نظرت لي وقالت بوضوح:
    Ona, onun iffetsiz düşüncelerini yükseltecek bir tavırla baktın mı? Open Subtitles هل نظرت له بطريقة تجعلك تفكرين به بشكل بذيء ؟
    Ve buna ilk baktığımda, düşündüm ki, bunda hiç bir güzellik yok. TED عندما نظرت اليه للمرة الاولى ظننت .. انه خال من أي جمال
    Ama eğer daha yakından bakarsanız, olaylar dizisi aslında yoğunlaşıyor. TED لكن إذا نظرت بصورة أكثر تمعناً، تلاحظ أن المؤامرة تتضخم.
    Elektrikli araba ile ev arasına bakarsan, evin kenarına dizilmiş üç [Powerwall] güç duvarı var ve evin çatısı ise solar. TED إذا نظرت بين السيارة الكهربائية والمنزل؛ هناك 3 بطاريات حائط معلّقة على جانب المنزل، ثم هناك سقف المنزل وهو سقف شمسي
    Gözlerinin içine baktım ve en karanlık saatlerinin hikâyelerini derinden dinledim. TED نظرت في عينيها واستمعت بعمق إلى ما تروي عن أحلك ساعاتها.
    Bunu öğrenmek için, üç şeye baktım. Seçmeniz gereken temaya baktım. Nasıl sunulması gerektiğine ve sahnedeki görselliğe baktım. TED ولمعرفة هذا، نظرت في ثلاثة أشياء. نظرت في الموضوع الذي يمكنك إختياره. ونظرت في كيفية تقديمك له ومنظر المسرح.
    Bir sigara yakmak için kibriti çaktı ona baktım ve neden durduğunu anladım. Open Subtitles أشعل عود الثقاب ليشعل سيجارة فقط و نظرت إليه فى السيارة وعرفت السبب
    Şimdi düşündüğümde komik geliyor, ama onun üst dudağına baktım. Kan vardı. Open Subtitles ،في النظر للحادثة السابقة إنه يبدو سخيفاً .لكني نظرت إلى شفتها العليا
    Aynaya baktım ve ilk kez uzun zaman önce tanıdığım birini gördüm. Open Subtitles نظرت في المرآة، وللمرة الأولى والربوحدهيعلممنذ متى .. رأيت شخص ما أعرفه
    Dün gece yapacaktım ama sonra gözlerine baktım ve fark ettim ki benimle gerçekten seks yapmak isteyen birisini bulmak çok zor. Open Subtitles كنت سأفعل ذلك بالأمس ، ولكن عندما نظرت خلال عينها لاحظت أن كم من النادر أن تقابل شخص مستعد للقيام بالجنس معك
    Bana baktı ve ben de ona "Anne, ben yapmadım." dedim. Open Subtitles و نظرت إلي فقلت لها: أمي لم أفعل هذه الأشياء قالت:
    O gün daha sonra, umutla gökyüzüne baktı, çünkü iki tane uçağın geçtiğini görmüştü. TED فيما بعد في ذلك اليوم، نظرت للسماء بأمل لأنها رأت طائرتين في السماء.
    - Bu arada sen hiç gün ışığında aynada kendi yüzüne baktın mı? Open Subtitles - بالمناسبــة هل نظرت الى وجهك يوماً في المرآة في وضح النهار ؟
    Şunlara baktın mı? Open Subtitles هل نظرت الى هذا؟ أنا أعنى, أنا أفرض فقط انك فعلت
    Daha yakından baktığımda, çocuklar için küçük sarı can yelekleri vardı. TED وحين نظرت عن قرب، كانت هناك سترات نجاة للأطفال، صفراء اللون.
    Ve eğer yakından bakarsanız, video boyunca aldatıcı tebessümü göreceksiniz. TED وإذا نظرت عن كثب، سترى فرحة الخدعة خلال هذا الفيديو.
    Eğer gözlerimin içine dikkatlice bakarsan bunu sen de görebilirsin. Open Subtitles و أنك إذا نظرت بعمق كاف في عيناي فسوف تراها
    Vay be. Şuna bakar mısınız? Sanki milyarlarca helikopter varmış gibi. Open Subtitles واو، هلا نظرت إلى هذا إنه مثل البلايين والبلايين من المروحيات
    Ta ki gözlerinin içine bakıp tetiği çekmeye başladığını görene kadar. Open Subtitles حتى نظرت إلى عينيها وهي تصوب المسدس علي وبدأت بسحب الزناد
    Yani diger taraftan bakınca gitmeni gerektirecek durum ortadan kalkıyor, degil mi? Open Subtitles نظرت إلى الأمر من ناحية أخرى لست بحاجة إلى ذلك الآن، صح؟
    Polisle konuşursan veya göz göze bile gelirsen, kızın ölür. Open Subtitles إن تكلمت مع شرطى أو حتى نظرت إليه ستموت إبنتك
    Kendimi dallara doğru yukarı çekiyorum, sudan çıkarken, omzumdan aşağı bakıyorum. TED فأسحب نفسي نحو الأغصان، لحظة خروجي من الماء، نظرت فوق كتفي.
    Yüksek emtia fiyatları ile ihracat yapan ülkeler ile emtia ihracatı yapan ülkelerin büyüme oranları arasındaki ilişkiyi inceledim. TED لقد نظرت لأعرف ما هي العلاقة بين ارتفاع أسعار السلع الأساسية من الصادرات، والنمو في البلدان المصدرة للسلع الأساسية.
    - Hiçbir şey. Yabancı ancak belli bir açıdan baktığında endişelendirir seni. Open Subtitles أنت تقلق بشأن الغريب إن نظرت إليه من وجهة نظر معينة فقط
    Sol kulağınızın arkasına baksam, orada bir işaret bulur muyum? Open Subtitles لو نظرت خلف أذنك اليسرى هل سأجد علامة هناك ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد