"هاجم" - ترجمة من عربي إلى تركي

• saldırdı
• saldıran
• saldırmış
• Saldır
• saldırdığını
• saldırırsa
• saldırdığında
• saldırdığı
• saldırıya
• saldırıp
• saldırmıştı
• saldırı
• saldırın
• saldırısı
• vur

Bu çocuk iş arkadaşlarımdan birine saldırdı ve onu yaraladı.
فتى المذبح هذا قد هاجم واحداً من مساعدى وآذاه بشدة

Evet, bu şey her ne ise, üç yetişkin adama saldırdı.
مهما كان, فهو هاجم 3 رجال أصحاء كما يبدو بضوء النهار.

Hatta jürinin kararı açıklandığında kendi savunma avukatına bile saldırdı.
لقد هاجم حتى محامي الدفاع الخاص به عندما صدر الحكم

Bazı dosyalarda soğutma sistemine saldıran bir virüs varmış. Şu propi...
بعض الملفات إحتوت على فايروس هاجم نظام التبريد بشيء يدعى بروبسلوكسـ

Ve buradayken zavallı bir kadına saldırmış ve onu yaralamış.
و بينما كان هنا, هاجم إمرأة مسكينة و أصابها بجروح

Onlar saldırmadan sen Saldır. Ucuz al, yükseğe sat.
هاجم بلا رحمة،إشتر بسعر قليل وبع بسعر مرتفع.

Hep kızları takip ederdi, ama hâlâ Birisine saldırdığını inanamıyorum.
كان يطارد الفتيات دائماً ولكني مازلت لا أصدق أنه هاجم إحداهن

Adı ve soyadı aynı harfle başlayan genç bir kıza saldırdı.
لقد هاجم فتاة شابة فتاة شابة أول أحرف من أسمها متاشبهه

Ben oradaydım, birbirlerine bir şey söylemediler. Adam birden ona saldırdı.
كنت هناك، لم يقل أحدهما شيئًا للآخر، إنّما الرجل هاجم الصبي

Tedavi görmediği için 24 saat geçmeden beş kişiye saldırdı.
في أقل من أربع وعشريين ساعة رجل هاجم خمسة أشخاص

Oğluma zalimce saldırdı... zavallı çocuğun bacaklarını ve kollarını kırdı, kafasını yardı.
لأنه حيوان متوحش هاجم ابنى بقسوة كسر قدميه,زراعيه ووحطم عظامه

Konvoy'a saldırdı ve affedilmez şeyler yaptı. Affedemem.
إنه هاجم ناقلية وفعل أشياء شنيعة,ليس هناك عاطفية

Ama onun yerine, bir kaç polise saldırdı... ve birden, tüm Amerika tek yürek oldu... o siktigimin orospu çocugu için.
و لكن بدلاً من ذلك ، فإنه هاجم بضعة ضباط لذا فجأة ، إنه إيدي عبرت أمريكا إلى وصل لهذا المجموع ذلك الوغد

Ailene saldıran kişiyle beraber evinize girdi ve bu olanlara izin verdi.
لقد إقتحم منزلكم برفقة شخص آخر الذي هاجم عائلتكِ وترك الامر يحدث

Evet, şafakta atlara saldıran ayı bu.
أجل، هذا هو الدُّبّ الذي هاجم حظيرة الجِياد فجراً

Bu altar çocuğu, meslektaşıma saldırmış ve onu oldukça kötü yaralamış.
فتى المذبح هذا قد هاجم واحداً من مساعدى وآذاه بشدة

Az önce Interpol'ün ilişkiler ajanıyla konuştum. 8 yıl önce "Kardan Adam", Kishell adında bir adama saldırmış.
الانتربول يقول أنه منذ ثمانى سنوات هاجم رجل الجليد رجل يدعى كيشل

İçgüdülerine güven! Suya Saldır. Ben senin kurbanın değilim, ben senin kurbanın değilim.
مهما يتطلب هاجم المياة اجعلها فريستك , أنا لست فريستك

Foyet arabadakilere saldırdığını söylemişti, bu gece bir otobüse saldırdı.
فوييت قال انه يحب مهاجمة الناس في سياراتهم الليلة هاجم حافلة

Şayet Mehdi nehri geçip buradan saldırırsa, hendek saldırıları önleyecektir.
اذا عبر المهدى النهر و هاجم من هنا سوف يوقف الخندق أى تدفق

1874'te İngilizler Ashanti'ye saldırdığında, Kumasi'yi istila ettiler ve Ashanti hükümdarını esir aldılar.
في 1874، عندما هاجم البريطانيون أشانتي، اجتاحوا كوماسي واستولوا على أسانتيهيني.

Onunla konuşmak için Lee'nin evine gittiğine dair iddian ve sana saldırdığı için kendini koruduğuna dair savunman kabul edildi.
وانهم يقبلون ادعاءك بأنك ذهبت لمنزل لي لمواجهته وانك دافعت عن نفسك حين هاجم

Bir sorunumuz var. Öğrencilerimden biri haloten ile saldırıya uğradı.
أحدهم هاجم إحدى طالباتي و حاول أن يفقدها وعيها بالهولوثين

Silahlı adamlar az önce saldırıp, Terminal 1'i ele geçirdiler.
هاجم رجال مسلحون المطار للتو وسيطروا على صالة الركاب الأولى

Bak, aradığımız şüpheli bu sabah laboratuara saldırmıştı.
إسمعي، المشتبه به الذي نبحث عنه، هاجم مختبرنا للجريمة هذا الصباح

Ancak, bir ayrılıkçı sabotajcı Cumhuriyet Kruvazörlerimizden birine saldırı düzenledi.
ومع ذلك , مخرب انفصالي هاجم واحدة من سفن الجمهورية الحربية

Kafasına değil pazularına saldırın.
في الجولة المُقبلة لا تنجرف معه في هجوم، هاجم عضلات الذراع العليا.

Akamaru'nun saldırısı Kiba'nın hayati bölgelerine vursaydı, hayatını kaybederdi.
لو هاجم أكامارو كيبا في المناطقة الرئيسة، لكان ميتاً الآن.

- Hadi, vur, vur, vur, kazan, vur...
هاجم ,هاجم ,هاجم ,هاجم ,هاجم تمايل ,هاجم هيا