| Sen güçlü, kendinden emin bir kadınsın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | أنتى إمرأة قوية واثقة من الذى لا يحتاج الى سيجارة |
| Aslında şimdi düşününce o küçük kızın sen olduğundan çok emin değilim. | Open Subtitles | في الواقع، حين أتدبّر الأمر، لست واثقة من أنك كنت تلك الطفلة. |
| LN: Hepsini doğru şekilde yerleştirdiğinden nasıl emin olabildin? | TED | لطيف: كم كنت واثقة من أنك تقومين بذلك كما يجب، أنك قمت بجمعها بطريقة صحيحة؟ |
| Artık bundan eminim. Ve seninle olmayı her şeyden çok istiyorum. | Open Subtitles | أنا واثقة من هذا، وأريد البقاء معك أكثر من أي شيء. |
| Çünkü buradaki arkadaşım ucuz bir fahişe ve eminim ki memnuniyetle... | Open Subtitles | لأنّ صديقتي هنا عاهرة رخيصة وأنا واثقة من أنها ستكون سعيدة |
| Hala kendinden emin, ilgili, sevgi dolu bir anneymiş çocuklarına karşı, ama savaş bunların hepsini değiştirmiş. | TED | كانت هالة أمًا واثقة من نفسها حيوية ومهتمة ومحبة لأطفالها، لكن الحرب غيرت كل هذا. |
| Hala akvaryumundaki tek balık ben miyim emin değilim. | Open Subtitles | أنا ما زلتُ غير واثقة من أنني السمكة الوحيدة في حوض السمك خاصتك |
| Sevildiğinden emin ve yakında teklif edeceğini hissediyor. | Open Subtitles | . إنها واثقة من أنه يحبها.. وتشعر إنه سيطلبها في أية لحظة .. |
| Gelmeye çalışacağını fakat bunu yapabileceğine emin olmadığını söyledi. | Open Subtitles | ،قالت أنها تريد النزول إلى هنا .لكنها ليست واثقة من هذا |
| Bir daha birbirimizi görebileceğimizden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من أنه يجب أن نرى بعضنا بعد الآن |
| Senin ihtiyarın hala yolda olduğuna emin misin? | Open Subtitles | هل أنت واثقة من أن رَجُلك ما زال بالخارج؟ |
| Burada olmaya tam emin olmayan bir aileye ne önerirsiniz? | Open Subtitles | ماذا تقترح على عائلة غير واثقة من أن عليها الوجود هنا؟ |
| O kadar emin değilim. İçini görmeliyim. | Open Subtitles | انا لست واثقة من ذلك يجب أن أري ما بداخل الجسم |
| eminim karşısına yine yılların davası çıkınca bu onu saklandığı yerden çıkarır. | Open Subtitles | أنا واثقة من أن محاكمة مصيرية أخرى قد تغريه للخروج من مخبئه. |
| Arabaları yok, ama eminim ki Johnsonlar oraya girmenize aldırış etmez. | Open Subtitles | سياراتهم ليست هنا لكنني واثقة من أنهم لن يمانعوا من دخولكم |
| Facebook veya Twitter bunca vaktimizi almasa, bizlerin de böyle üretken olabileceğinden eminim. | TED | أنا واثقة من أنه كان بإمكاننا أن نكون بهذا القدر من الانتاج بدون فيس بوك أو تويتر اللذان يشغلان أوقاتنا. |
| O gün cennete kadar yükseldik, bundan oldukça eminim. | TED | في ذلك اليوم وصلنا عاليًا حتى عنان السماء، أنا واثقة من هذا تمامًا. |
| Eğer engelliler bilimsel alanlara girebilirlerse, bir infilak, dev bir patlama gerçekleşecek. eminim. | TED | إذا تم السماح للأشخاص ذوي الإعاقة بولوج المجال العلمي، فسيحدث انفجار واندفاع جبار من المعرفة ، أنا واثقة من هذا. |
| Şunu biliyorum ki bilimsel kısmı tamam, bu konuda kendimden eminim. | TED | وأنا أعلم أن باستطاعتنا الاهتمام بالجانب العلمي منه، أنا واثقة من ذلك. |
| Kendi kasanın üstüne çıkmış, herkesi yargılıyorsun, ve herkesin seni yargıladığından eminsin. | Open Subtitles | تقفين في عليائك لمحاكمة الجميع، واثقة من حكمهم عليك. |
| Oysa ben, birine karşı bir şeyler hissettiğinden emindim. | Open Subtitles | كنت واثقة من أن ستتولد لديك مشاعر لشخص ما. |
| sen güçlü, kendine güvenen bir kadınsın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | انتى الان قوية ,امرأة واثقة من الذى لا يحتاج للتدخين |
| Henry'nin çocuğu olduğundan nasıl bu kadar eminsiniz? | Open Subtitles | شكرا- قولي لنا يا مدام دوفلوه ما الذي يجعلك واثقة من أنها ابنة هنري؟ |
| Bebeğim, buranın mükemmel bir yer olacağından şüphem yok. | Open Subtitles | عزيزتي، أنا واثقة من أن هذا المكان سيكون رائعاً |
| Hoşlarına gideceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | إننى لست واثقة من أنهن سيعجبهن ذلك ، مفتاحى أين مفتاحى ؟ |