Miras aldığım şehir uyuyan ekonomisinden tam kurtulmak üzereydi Ve ilk kez listelerde görünmeye başlamıştık. | TED | الآن إن المدينة التي ورثتها تكاد تكون على حافة الخروج من اقتصادها الراكد، ولأول مرة، بدأنا بالظهور على القوائم. |
Bugün Kamerun'da 15.000 abanoz ağacı yetiştiriyoruz Ve ilk defa Abanoz el değmemiş bir ormanın ortasından hasat edilmeyecek. | TED | اليوم نحن نزرع 15,000 شجرة أبنوس في الكاميرون، ولأول مرة، لن يتم حصاد الأبنوس من وسط الغابات البكر. |
İnsanlar seni konuşuyorlar, Ve ilk defa olumlu yönde. | Open Subtitles | أصبحت الأضواء مسلطة كثيراً عليك الآن,ولأول مرة ايجابية |
Bu sayede ilk defa açık denizlerde avlanmanın kâr haritasını çıkarabildik. | TED | لذا ولأول مرة، تمكنا من حساب ربح الصيد في أعالي البحار. |
Tarih boyunca ilk defa, şu veya bu sanatçıya "dehanın gelmiş olması" yerine, doğrudan kendisinin "dahi" olduğunu duymaya başladık. | TED | ولأول مرة في التاريخ، تبدأ في سماع الناس يشيريون لهذا الفنان أو ذاك بكونه عبقري بدلاً عن أن لديه عبقري. |
Şu an, tarihte ilk defa balık yetiştiriciliği yılı, aslında avladığımızdan daha fazla balık yetiştiriyoruz. | TED | الاستزراع السمكي هذا العام ولأول مرة في التاريخ أنتج كمية أكبر مما يتم صيده في البحار. |
Sonra, 1952'de, Turing bunu, "morfogenez için ilk matematiksel açıklama raporunu" yayınladı. | Open Subtitles | و فى عام 1952 قام " ألان " بنشر تلك الورقة والتى تفسر ولأول مرة تلك الظاهرة بصورة رياضية |
Ve ilk defa, kendimi dünyada yalnız hissediyorum. | Open Subtitles | ولأول مرة أشعر وكأنني وحيد في هذا العالم |
Ve ilk kez, istediğim ilgiyi görmüştüm. | Open Subtitles | ولأول مرة, حصلت على الإهتمام الذي كنت أبحث عنه |
hayatımda 2. şansı elde ettim Ve ilk defa bir umut gördüm birden farkettim ki etrafımda beni seven mükemmel insanlar var ve bu müthiş birşey ve ben bir rüyada gibiydim ve ben bu rüyayı bir gün daha yaşamak için herşeyi ama herşeyi yaparım | Open Subtitles | لا أعلم, الأشياء فقط تغيرت كأنه حصلت لي فرصه ثانية في الحياه ولأول مره على الإطلاق, رأيت الأمل |
Ve ilk defa, sanırım bunu iyi anlamda söylüyorum. | Open Subtitles | أريدك خارج هذا المكان. ولأول مرة، أظن أني أعني ذلك بطريقة جيدة. |
...kim bilir belki orada aşk ve şarap vardır Ve ilk defa olarak hayatımda kendimi bir kadın gibi hissederim bir kadın seninle... | Open Subtitles | يعلم أنه سيكون هناك نبيذ وحب ولأول مرة ..على الاطلاق، شعرت بأنني |
Ve ilk kez bankacılar, kulüp evlerinden çıkıp striptiz kulübüne gittiler. | Open Subtitles | ولأول مرة، أنتقل المصرفي من النادي الريفي إلى نادي العراة. |
Herkes gidiyor... Ve ilk kez, kendi başımıza kalacağız. | Open Subtitles | لأنه .. الجميع سيغادر ولأول مرة بحياتنا سنكون لوحدنا |
Ve ilk defa yıllar önce yaptığım korkunç şeyi görüyorum. | Open Subtitles | ولأول مرة أرى الشيء الفظيع الذي أقترفته طوال كل تلك السنوات المنصرمة |
Ve ilk kez, hükümet sadece onların onurlarını geri vermedi aynı zamanda kimliklerinide. | Open Subtitles | ولأول مرة لم تستعد حكومتنا شرفهم فحسب بل حتى هويتهم أيضاً |
Evet çünkü bugün ilk defa az konuştun çok düşündün! | Open Subtitles | أجل , لأنه اليوم ولأول مرة تتكلم قليلا وتفكر كثيرا |
Ama en önemlisi, yetişkinlik hayatı boyunca ilk defa mutlu. | Open Subtitles | الأهم من ذلك أنه ولأول مرة في حياته يبدو سعيداً |
Ve hayatımda ilk defa doğru ve normal bir şey yapacağım. | Open Subtitles | ولأول مرة في حياتي أشعر أنني أدخل في عمل جيد وحقيقي |
Bu oldukça önemli bir soru çünkü tarihte ilk kez iş yerinde, istemeden de olsa, beş kuşağı bir arada görüyoruz. | TED | هذا سؤال مهم جدًّا، لأنه ولأول مرة، لدينا خمسة أجيال في سوق العمل في نفس الوقت، وبدون تعمد. |
tarihte ilk kez, işsiz insan sayısından daha çok açık poziyon var. Bence bu apaçık bir sorunumuz var demek. | TED | ولأول مرة في التاريخ، لدينا من الوظائف الشاغرة أكثر مما لدينا من أشخاص عاطلين، وهذا بالنسبة لي جرس إنذار بوجود مشكلة. |
ve tarihte ilk defa, bir şehir bu planı kabul etti. | TED | ولأول مرة في التاريخ على الإطلاق، وافقت المدينة على تنفيذها، |
Ford GT Mk II için birincilik ve Amerika için ilk Le Mans galibiyeti. | Open Subtitles | المركز الأول لفورد GT كاي الثاني، ولأول مرة فوز لأمريكا في لومان. |