Claire, çok üzgünüm, Fakat bu akşamı kısa kesmek zorundayım. | Open Subtitles | كلير، أنا آسفة جداً، ولكن يجب أن أُنهي هذه الحفلة |
Eric, sana sebebini söyleyemem, Fakat bu gece birşeyler yapmam gerekiyor! | Open Subtitles | اريك,لا استطيع ان اقول لك لماذا,ولكن يجب ان احرز تقدما الليلة |
- Ama bu işi yoluna koymam gerekiyor. Neler yaptığımı bilmeliyim. | Open Subtitles | ولكن يجب أن أعدل الأمور، لذا يجب أن أعلم بما فعلته |
Ama şunu bil ki ikisine aynı anda sahip olamazsın. | Open Subtitles | ولكن يجب ان تعرف انك لا تستطيع الحصول علينا معاً |
Tamam, size bildiklerimi anlatacağım, Ancak bana koruma için söz vermek zorundasınız. | Open Subtitles | حسناً , سأقول كل ما أعرفه ولكن يجب عليك أن تعدني بالحمايه |
Tabii ki kendi çocuğum hakkında yazıyorum ama bu herkesin çoğucu gibi gözükmeli. | Open Subtitles | بالطبع أنا أكتب عن ابنى ولكن يجب أن يبدو وكأنه ابن أى شخص |
Ama bana sataşmaktan vazgeç. Tamam mı? Aşırı kabalaşmaya başladın. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تتوقفي عن مضايقتي فقط أصبحتي لئيمة جداً |
Fakat sen kendinle ilgilenemezken benimle nasıl ilgileneceksin merak ediyorum. | Open Subtitles | ولكن يجب عليك ان تعتني بنفسك اكثر مما تعتني بي |
Kötü şeyler oldu. Fakat bunun haricinde iyi şeylerin de olacağına inanmalısın. | Open Subtitles | الأمور السيئة تحدث ولكن يجب أن تؤمني بأن هناك خير سيلأتي بعدها |
Fakat söylemeliyim ki... nadir derecede bir bedensel çekiciliğe sahipsin. | Open Subtitles | ولكن يجب ان اقول انك تملك درجة نادرة من الوجودية |
- Hayır, şu anda konuşamam... - Ama seni görmem gerek. | Open Subtitles | لا استطيع التحدث اليك الآن ولكن يجب ان اراك |
- Ama önce onlarla konuşmaya çalışmalıyız. | Open Subtitles | ولكن يجب علينا أن نحاول الحديث معهم أولا |
Hayır, Ama şunu anlamak zorundayım, kamyonun altında olanlar sana bir şey ifade ediyor mu yoksa bu sadece bir rastlantı mıydı? | Open Subtitles | لا، ولكن يجب أن أعرف إن كان وجودك تحت تلك الشاحنة له معنى.. أو إن كان الأمر مصادفة |
Tatlım, sana yalan söylemem. Ama şunu unutmamalısın. | Open Subtitles | عزيزي أنا لن أكذب عليك ولكن يجب أن نتذكر شيء واحد |
Lakin, ben sizi kurtarmaya istekliyim, Ancak öncelikle siz bana yardım etmelisiniz. | Open Subtitles | ومع ذلك , فإنني سأسر بإنقاذك ولكن يجب عليك مساعدة لي أولا |
Demek istediğim, bazen mantığınız size bir şey yapmanızı söyler ama bu şeyde kalbinizden bir parça da olmalı . | Open Subtitles | فما أعني أن المنطق يخبرك بشيء كي تفعليه ولكن يجب أن يكون هناك جزء في قلبك يؤمن من أنكِ ستفعليه |
...Ama bana dedektifin size verdiği adres lazım. | Open Subtitles | أنت و أنا يمكننا أن نطالب بالسرية ولكن يجب عليك أن تعطيني العنوان الذي أعطاك اياه المحقق |
Ne bulacağımızı bilmiyorum; ama o kutuların içinde ne olduğuna bakmak zorundayız. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا سنجد ببحثنا, ولكن يجب أن أرى مابداخل هذه الصناديق. |
Bana ne olacağı umurumda değil tek bildiğim onun bir pasaport alması gerek. | Open Subtitles | لا يهمني ما يحدث لي ولكن يجب أن أتأكد ألا تقبضوا عليها أيضاً |
Babamı eroinle öldürmemeliydim Ama onu o bedenden çıkarmalıydım. | TED | لا ينبغي أن أقتل أبي بالهيروين، ولكن يجب أن أخرجه من ذلك الجسد. |
Ama önce onu eve tek parça halinde getirmek zorundayız. | Open Subtitles | حسناً ؟ ولكن يجب أن نصلها إلي المنزل كقطعة واحدة |
Ama yine de söylemeliyim ki en üretken günlerimden beri kendimi böyle huzurlu hissetmemiştim. | Open Subtitles | ولكن يجب أن أعترف أنني لم أحس بهذا السلام، منذ أيام الإنتاج الغزير المجيدة. |
Anlıyorum Ama şimdi yumruğumu masaya vurmak zorundayım. | Open Subtitles | نظرة، وأنا أفهم، ولكن يجب أن أضع قدمي أسفل، حسنا؟ |
ama artık doğal afetler olmadığını söylemeliyim. | TED | ولكن يجب أن أقول ان تلك المشكلة لم تكن بسبب الكوارث الطبيعية. |
İlk yarı için fena değil. Ama bunu devam ettirmeliyiz. | Open Subtitles | الشوط الأول ليس سيئا ولكن يجب أن نحافظ على ذلك |
Yaklaşık bir saat önce aradı. Kimseye söylemememi söyledi, Ama sana söylemeliydim. | Open Subtitles | اكتشفت الامر منذ ساعة واخبرنى ان لا اخبر احدا ، ولكن يجب علي ابلاغك |