ويكيبيديا

    "وهناك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ve
        
    • da
        
    • İşte
        
    • Ayrıca
        
    • vardı
        
    • oraya
        
    • tane
        
    • sonra
        
    • daha var
        
    • vardır
        
    • de var
        
    • insan var
        
    • bir de
        
    Ve daha önce burya geldiğimden beri çok daha fazlalaşmıştır. TED وهناك لا محالة عوالم جديدة لم اتعرف عليها حتى الان
    Bir hastaneye gelirseniz size bakmak için kaç klinisyen gerektiğini Ve bunun zaman içinde nasıl değiştiğini araştıran bir çalışma yapıldı. TED وهناك دراسة حيث أنهم يتطلعون في العيادات كم استغرق العناية لك إذا وصلت إلى مستشفى، كما أنها تغيرت مع مرور الوقت.
    Duvarın arkasında bir vitrin mankeni gizli, Ve ışığı kapıdan sektireceğiz. TED وهناك تمثال مخفي وراء حائط وسنقوم بجعل الضوء يرتد عن الباب.
    Eğer iklim değişikliğiyle ilgi alıntılarla ilgileniyorsanız, onları da yine burada görebilirsiniz. TED وهناك أيضاً إقتباسات يمكنكم رؤيتها، اذا كنتم مهتمين بإقتباسات حول تغير المناخ.
    Orada burada birkaç heyecanlı an yaşadım, ama, bilirsin işte, hepsi geçti gitti. Open Subtitles حسنا لدي بعض اللحظات المثيرة هنا وهناك ولكن كما تعرفين مجرد لحظات عابرة
    Çaylar çekmecede... Ayrıca peynirli makarna Ve fırında da fırın köfte var. Open Subtitles يوجد هنا جارورة شاي وهناك أيضا معكرونة وجبن وخبز لحم في الفرن.
    Muhammed'e bakıp şunu deme eğilimi vardı "O yaralanmış, hasta." Open Subtitles 'وهناك ميل للنظر في ويقول محمد 'واصيب ، انه سوء.
    Ve her yıl eğitimi iyileştirmek için yüzlerce girişim gerçekleşiyor. TED وهناك مئات المبادرات في كل عام في محاولة لتحسين التعليم.
    Bu harika, eğer bir ormandaysanız Ve bir ayı varsa. TED وهذا شيء مذهل هذا إذا كنت في غابة وهناك دبّ
    Ve Malavi'ye, yalnızca Malavi'ye değil, diğer ülkelere de: Var olan yasalarla ilgili olarak, bir yasa uygulanana kadar yasa değildir. TED وهناك شيء آخر لمالاوي وليس فقط مالاوي بل الدول الأخرى أيضا فإن القوانين التي هناك لا تكون قوانين حتى يتم فرضها
    Ve söyleyeceğim diğer bir şey olarak, kızların Ve kadın sesini çıkarması güzel, varlıklarını gösteriyorlar, ama bunu tek başımıza yapamayız. TED وهناك شيء آخر أودّ أن أقوله هو أن أصوات الفتيات وأصوات النساء جميلة إنهن هناك ولكن لا يمكننا فعل هذا لوحدنا
    Şimdi, bu gerçek bir teklif Ve gerçekten bu yatırımı sunan şirketler var, ama beni ilgilendiren tarafı çok farklı. TED الآن، هذا اقتراح جدِّي، وهناك العديد من الشركات التي تقدم مثل هذا الإستثمار، ولكن ما يثير اهتمامي بالأمر مختلف تمامًا.
    Kısmen hayli ilerlemiş olduğu zaman, geç evrede fark edildiğinden Ve çok genetik değişimi olduğu için çok saldırgan bir kanserdir. TED إنه سرطان شديد العدوانية، في جزء لأنه أكتشف في مراحل متأخرة جداً، عندما يكون متقدم جداً وهناك عدد من الطفرات الجينية.
    Önümüzdeki sene Almanya'da, Fransa'da İran'da Ve daha birçok yerde başkanlık seçimleri var. TED العام المقبل لدينا ألمانيا، ولدينا فرنسا، وهناك انتخابات رئاسية في إيران وعشرات أخرى.
    Son zamanlarda benzer bir düzenin kendi bireysel hayatlarımızda da geçerli olduğu ortaya çıktı: kendimizdeki değişikliği tahmin edemiyoruz. TED وهناك بحث جديد رصد نمطًا مشابهًا لهذا في حياتنا الخاصة وهو أننا غير قادرين على التنبؤ بالتغير الذي سيصيبنا.
    Çoğu ilişkinin böyle başladığını doğrulayan başka araştırmalar da var. TED وهناك دراسات أخرى تؤكد بأنّ معظم العلاقات تبدأ بهذه الطريقة.
    İşte yakında evlenecek olanlar. Sevdiğim kız Ve suratını yemeye çalışan adam. Open Subtitles هناك منهم من سيتزوج قريباً وهناك فتاة أحبها ورجل يحاول أكل وجهها
    Ayrıca çölle ilgili de bir durum söz konusu, öyle değil mi? Open Subtitles لا يُمكن التغلّب على ذلك. وهناك شيء حول الصحراء، ألا تظنّين ذلك؟
    Havan şarapnellerinin sesi her yerdeydi ama... yapmamız gereken bir film vardı. Open Subtitles وهناك هدو المدافع في كافة ارجاء المكان ولكن كان لدينا فيلماً لنصوره
    Bu milyon dolarlık bir gülümseme bebek, tam oraya bak. Open Subtitles وهذا هو الذي مليون دولار ابتسامة، وطفل رضيع، وهناك حق.
    Şimdi Afrika'da bu merkezlerden 3.000 tane var Ve bunlar 15.000 insan çalıştırıyorlar. TED وهناك الآن حوالي 3000 من هذه المراكز توظّف حوالي 15ألف شخص في أفريقيا.
    Sonunda onu çalışır hale getirdik, orasında Ve burasında biraz ayar yaptıktan sonra. TED و جعلناها تعمل في نهاية المطاف ، وبعد التغيير والتبديل قليلا هنا وهناك.
    İşin temelleriyle birlikte ortaya çıkan başka bir şey daha var. TED وهناك شيء آخر من الاعتراضات يأتي مع قصة الاساسيات تلك ..
    Kesinlikle daha fazlası vardır ama bunlar bana göre öne çıkanlar. TED وهناك بالتأكيد دروس كثيرةغيرها، ولكن هذه الأفكار هي الأهم بالنسبة لي.
    John Coltrane'in bir saksafon edinemediği dünyayı hayal edemeyen caz severler de var. TED وهناك محبون لموسيقى الجاز لا يمكنهم تخيل العالم بدون جون كولتراين ممسكًا بالساكسفون.
    CA: İklim değişikliğine sahiden inanmayan biri olduğunu söyledi Ve bunu yapmaman gerektiğini düşünen bir sürü insan var. TED قال أنّه لا يُؤمن بالتغير المناخي، وهناك الكثير من الناس الذين يعتقدون أنه كان ينبغي عليك ألا تفعل ذلك.
    Bir uzun bir de Brytag'dan haraçla gidilen kestirme yol var. Open Subtitles هناك طريق جميل طويل، وهناك طريق قصير عند برايتاج مع الخسائر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد