ويكيبيديا

    "يجعلون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapıyorlar
        
    • hale
        
    • yaparlar
        
    • yapan
        
    • ediyorlar
        
    Her boy ve şekilde kafes yapıyorlar biliyorsun. Open Subtitles يجعلون الأقفاص هناك بالعديد من الأحجام والأشكال
    beni dünyanın en iyi kocası yapıyorlar... ve aynı zamanda dünyanın en kötü kocası. Open Subtitles .. يجعلون منى أفضل زوج محب فى العالم و أسوأ زوج فى العالم أيضا ً
    beni dünyanın en iyi kocası yapıyorlar... ve aynı zamanda dünyanın en kötü kocası. Open Subtitles .. يجعلون منى أفضل زوج محب فى العالم و أسوأ زوج فى العالم أيضا ً
    Ve dürüst olmak gerekirse, bunlar hayatını çok daha kolay hale getirebilirler. Open Subtitles لا بأس لأكون صادقة , انهم يجعلون حياتك أسهل
    Fon sağlama toplantılarında içkileri sert yaparlar. Open Subtitles فهم يجعلون تلك المشروبات دائما قوية في حفلات جمع التبرعات
    İnsanı zengin yapan mal mülk değil, onlar sadece bir meşguliyet! Open Subtitles ، الأغنياء لا يجعلون المرء غنياً يجعلونه فقط أكثر انشغالاً
    Bu arada hava kuvvetlerinizi geri çekin. Yolcularımı hasta ediyorlar. Open Subtitles في هذه الأثناء، الغي قوتك الجوية لانهم يجعلون مسافريني مرضي
    ~Orada burada yanıma~ Hey! Ne yaygara yapıyorlar. Open Subtitles هنا وهناك يجعلون مثل هذا الإهتمام خاسرون
    Onun hakkında bir müzikal yapıyorlar ve benden Marilyn'i oynamamı istediler. Open Subtitles هم يجعلون مسرحية موسيقية حولها، وهم يريدونني، للعب مارلين.
    Hiç sorun değil. Aslında olması gerekenden daha karmaşık yapıyorlar bunları. Open Subtitles يشرّفني هذا، انهم يجعلون الأمر معقداً أكثر ممّا ينبغي
    Yoksulların okuma yazma öğrenmesine yardım ediyor, Kraliçe'yi çok popüler yapıyorlar. Open Subtitles تساعد الفقراء للتعلم وهم يجعلون من الملكة مشهورة
    Hayvanların üretkenliğini artırmak için ne yapıyorlar, biliyor musun? Open Subtitles أتدري كيف يجعلون الحيوانات تتكاثر؟
    Kapalı kapılar ardında neler yapıyorlar bilmem ama birbirilerini daha da zengin hale getirdiler. Open Subtitles أنهم يحيرونى ، بما يحصلون عليه خلف الأبواب المغلقة أنهم يجعلون بعضهم " فاحشى " الثراء
    Ortaya çıkmasını çok zor hale getiriyorlar ama evet. Open Subtitles يجعلون من الصعب جداً الكشف عن الأمر ، لكن أجل
    Ve sonra aklıma şu geldi: Belki ikinci sınıf vatandaşlığa attıkları insanların gözlerine bakabilseler bu onları, yaptıklarını daha zor yapar hale getirebilirdi, TED وعندها خطر لي، ربما إن تمكنوا من النظر في عيون هؤلاء الناس الذين كان يجعلون منهم مواطني درجة ثانية لكان أصعب عليهم أن يفعلوا ما يفعلون.
    Belki de senin karakteri tekrar karizmatik yaparlar. Open Subtitles لربّما يجعلون شخصيتك تظهر بمظهر حسن مرة أخرى
    Neden bu şeyleri bu kadar karmaşık yaparlar anlamıyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف لماذا يجعلون هذه الأشياء معقدة جداً
    -Burada biraz sert yaparlar o içkiyi. -Oh, gerçekten mi? Open Subtitles يجعلون تركيز المشروبات قوي هنا - أحقاً ذلك -
    Kendilerini pasta kalıbı yapan ressamlar var. Open Subtitles هناك رسامون يجعلون من أنفسهم قالب كعكة صغيرة
    Tutuklama yapan görevlilerin ikinci seviye veya daha iyi bir karantina elbisesi giymesini istiyorum. Open Subtitles في الموقع. أريد الضبّاط الذين يجعلون التوقيف لكي يلبس مستوى... إثنان أو بدلات ضدّ تلوّث أكثر.
    Civardaki iyi insanlara hayatı zindan ediyorlar. Open Subtitles إنهم يجعلون الحياة بائسة للناس الطيبين هنا
    Yeni başlayanlar bazen o kadar heyecanlanıyorlar ki bir an önce telefonu kapatmak için adamı sadece basın dosyasını göndermeye ikna ediyorlar. Open Subtitles كثير من المتدربين يكونوا قلقين ليتحدثوا على الهاتف وسوف يجعلون الشخص الذى يستلم رزومة الأوراق ينفعل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد