ويكيبيديا

    "يكن لديك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yoksa
        
    • zorunda değilsin
        
    • yoktu
        
    • gerek yok
        
    • olmadı
        
    • yok mu
        
    • zorunda değilsiniz
        
    • yokmuş
        
    • olmazsa
        
    • yok muydu
        
    • gerekmiyor
        
    • zorunda değilim
        
    • zorunda değildin
        
    • olmadığını
        
    • varsa
        
    Beş. Beş, çıplak gözle 100 milyar galasiden beş tanesi. Ve çok keskin bir görüşünüz yoksa bunlardan bir tanesini görmeniz oldukça zor. TED خمسة من أصل 100 مليار مجرة ، بالعين المجردة. واحدة منهم من الصعب جدا أن تراها ما لم يكن لديك بصر جيد جدا.
    Elinde daha fazla delil yoksa, olayı mahkemeye taşımak zaman kaybı olur. Open Subtitles لو لم يكن لديك اى دليل لتعرضه علىّ, فستكون المحاكمة مضيعة للوقت
    Bak, Bodi, biliyorsun, bizi etkilemek için bir şeyler yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles انظروا، بودي، كما تعلمون، لم يكن لديك لجعل الاشياء حتى لإقناع لنا.
    İstemediğin bir şeyi yemek zorunda değilsin. Open Subtitles لم يكن لديك أي شيء للأكل كنت لا ترغب في ذلك.
    Sonra her şeyi gözden geçirdim. Bu da tacı çalmak için zamanın yoktu. Open Subtitles كنت حريصاً بصالة العرض وهذا يعني أنه لم يكن لديك وقت لسرقة التاج
    Hiçbir şey için yanımda olmana gerek yok, çünkü bir şey yapmıyorum. gerçekten. Open Subtitles لم يكن لديك لتكون بخير مع أي شيء لأن هذا لا شيء حقا
    Daha iyi bir şeyiniz yoksa bunlarla idare etmek zorunda kalacağız. Open Subtitles ، إذا لم يكن لديك أفضل من ذلك هذه ستفي بالغرض
    Bu gece için bir planın var mı bilmiyorum... ama yoksa, 9 sularında Gansevort Caddesi 37 numaraya uğra. Open Subtitles لا أعرف إن كان عندك أيّ خطط اللّيلة لكن ان لم يكن لديك عرج على الشارع 27 حوالي التاسعة
    Bu gece için bir planın var mı bilmiyorum... ama yoksa, 9 sularında Gansevort Caddesi 37 numaraya uğra. Open Subtitles لا أعرف إن كان عندك أيّ خطط اللّيلة لكن ان لم يكن لديك عرج على الشارع 27 حوالي التاسعة
    Şahidiniz yoksa boşa kürek çekiyorsunuz. Başka bir şey var mı? Open Subtitles مالم يكن لديك شاهد لا شيء لديك , أمر آخر ؟
    İlgin için teşekkür ederim. Başka bir şey yoksa, lütfen git. Open Subtitles اشكرك على قلقك واهتمامك بي اذا لم يكن لديك شيء اخر..
    Kalan cesetleri de kontrol etmek isterim sizin için sakıncası yoksa bayan. Open Subtitles يجب أن أفحص بقية الجثث، إن لم يكن لديك مانع يا آنسة.
    Jerry, ben buradayım diye kanepede yatmak zorunda değilsin. Open Subtitles جيري، لم يكن لديك للبقاء على الأريكة على حسابي.
    Onunla yaşamak zorunda değilsin. Open Subtitles ولكن ليس هذا آسف، لم يكن لديك للعيش معها.
    - Her şeye güzel bir boyut katmak zorunda değilsin! - Üzgünüm. Open Subtitles ولكن لم يكن لديك لوضع تدور جيد على كل شيء.
    Çünkü gücün yoktu, sana olan duygularımdan şüphe ediyor musun? Open Subtitles لأنك لم يكن لديك السلطة كنت تشك في مشاعري نحوك
    Şu virüsü yayma fikrin başka seçeneğin yoktu, değil mi? Open Subtitles خطتك لإطلاق ذلك الفيروس لم يكن لديك خيار آخر، صحيح؟
    Catlin konusunda endişelenmemize gerek yok. Open Subtitles حسنا ،نحن لم يكن لديك ما يدعو للقلق كاتلين.
    Ama zannedersem olayları çözmek için pek zamanınız olmadı. ? Open Subtitles لكن أعتقد أنه لم يكن لديك الوقت الكافي .لتوضيح الأمور
    Beni takip etmekten ve birşeyler kazanmamı engellemekten başka yapacak işin yok mu? Open Subtitles لم يكن لديك أفضل شيء للقيام من يتبعني حولها والمسمار بلدي محاولات لجعل القليل من المال الاضافي؟
    Bu şekilde ölmek zorunda değilsiniz, efendim. Open Subtitles لم يكن لديك لا يجب عليك أن تموت هكذا، يا سيدي.
    Geçiş kartınız yokmuş yine de gösteriden sonra sahne arkasındaydınız Open Subtitles لم يكن لديك تمريرة. لكنكم انتهى وراء الكواليس بعد العرض.
    Hiç de değil. Eğer kapıya kadar götürmeniz sorun olmazsa. Open Subtitles لا على الإطلاق اذا لم يكن لديك مانع افتح الباب
    - Ve sonra arabada biftekle içki içtim. - Sigortan yok muydu? Open Subtitles .ومن ثم قام بصدمي شخص أثمل بشاحنته الصغيره ألم يكن لديك تأمين؟
    Büyülü olabilmek için her zaman beraber yaşamanız gerekmiyor. Open Subtitles يا رفاق لم يكن لديك للحفاظ على الذين يعيشون معا ليكون سحر.
    Bütün mahalleyle uğraşmak zorunda değilim ki. Open Subtitles أنا لم يكن لديك للتعامل مع المنطقة بأكملها.
    Adama masaj yapmak zorunda değildin. Open Subtitles لم يكن لديك لتدليك له.
    Ömrün boyunca tek sevgilin bile olmadığını mı söylemek istiyorsun? Open Subtitles هل تقصد أنه لم يكن لديك حبيبة واحدة في حياتك ؟
    Dün ne kadar aşağılayıcı sıfat varsa bu isme yakıştırmıştın. Open Subtitles الاسم الذي لم يكن لديك بالأمس سوا التعليقات المستهزئة بشأنه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد