ويكيبيديا

    "يكن هنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • burada değildi
        
    • burada değilse
        
    • orada değildi
        
    • burada değilmiş
        
    • burada değil
        
    • burada olmazsa
        
    • gelmezse
        
    • burada yoktu
        
    • burada olmayan
        
    Çünkü bu iki ahmak beni tuvalete götürürken burada değildi. Open Subtitles لأنه لم يكن هنا حين هؤلاء الاثنان كانوا يسحبونني للمنصة
    burada değildi, o yüzden ben de içmeye gidebileceğini düşündüm. Open Subtitles حسنا, انه لم يكن هنا, ولذا ظننت انه ربما ذهب ليسكر
    Ne demek istiyorsun, "burada değildi" demekle? Bunu bana söyleme. Open Subtitles ماذا تقصد بأنه فقط لم يكن هنا لا تقل لى هذا
    Henüz burada değilse bile, bu silah onu buraya getirecek. Open Subtitles إذا لم يكن هنا بالفعل هذه البندقية كفيلة بإحضاره
    Kurbanımız, mekanın özel yemeğinden yediyse o halde saat 17:00'a kadar orada değildi. Open Subtitles ، إذا تناول ضحيّتنا من أطباق المطعم الخاصّة . إذاً فلم يكن هنا إلاّ بعد الخامسة مساءً
    Doug'un tüm eşyaları gitmiş, sanki hiç burada değilmiş gibi. Evet. Open Subtitles جميع أشياء دوغ اختفت , وكأنه لم يكن هنا بالمرة .
    - Baba burada değil. - Yok. Uzun zamandır da burada değilmiş gibi görünüyor. Open Subtitles الأب ليس هنا - كلا ، يبدو كأنه لم يكن هنا منذ فترة طويلة -
    Kötü haber ise burada olmazsa kalp nakli listesinde üst sıraya yükselemeyecek olması. Open Subtitles والخبر السيئ,هو أنه اذا لم يكن هنا لن يصعد اسمه في لائحة زرع القلب
    Ben uyandığımda burada değildi. Sanırım tuvalete gitti. Open Subtitles لم يكن هنا منذ استيقظت أعتقد أنه ربما يكون في دورة المياه.
    Bu çok tuhaf. Bu heykel daha önce burada değildi. Open Subtitles هذا غريب، هذا التمثال لم يكن هنا من قبل.
    Bu tünele bir yıldan fazladır inmemiştim, ama bu burada değildi. Rapor vermem gerekiyor. Open Subtitles لم أنزل الى هذا النفق منذ عام لكن هذا لم يكن هنا, يجب أن أكتب تقرير عن هذا
    Bomba patladığında burada değildi değil mi? Open Subtitles لم يكن هنا عندما أنفجرت القنبلة أليس كذلك؟
    Dün geceki faaliyet sadece üst düzey konuklar içindi. O burada değildi. Open Subtitles منافع ليلة أمس كانت للقائمة الأولى فقط , لم يكن هنا
    burada değildi, zaten hiç burada olmaz. Open Subtitles لم يكن هنا ولكن انه لم يكن موجدا هنا أبدا ً
    Dante burada değilse sanki bu yer parçalanacak. Open Subtitles وكان هذا المكان سيسقط اذا دانتي لم يكن هنا
    burada değilse bile, Boston'da ya da Seattle da. Open Subtitles إن لم يكن هنا ، أذا في بوسطن أو سياتل. هيا.
    -Bu orada değildi. Open Subtitles -هذا لم يكن هنا هذا المسدس لم يكن عندنا هنا
    Ona seslendim ama orada değildi. Open Subtitles . . ناديت عليه . لكنه لم يكن هنا
    Senin mezarın burada değil,Rachel. Burası senin evin değil. Open Subtitles قبرك لم يكن هنا رايتشل لم يكن هذا منزلك
    Eğer iki saat içinde burada olmazsa, herkes ölür. Open Subtitles أذا لم يكن هنا خلال الساعتين المقبلتين سيموت الجميع
    George diyor ki, eğer 8'e kadar gelmezse onsuz başlayabilirmişiz. Open Subtitles جورج يقول انه ان لم يكن هنا حتى الثامنة نبدء بدونه
    Bu kapı bir dakika önce burada yoktu. Bunu sen mi yaptın? Open Subtitles الباب لم يكن هنا منذ لحظه هل فعلت هذا ؟
    Yani tüm yıl burada olmayan biri olabilir mi diyorsun? Open Subtitles ذلك سيشير إلى شخص لم يكن هنا طوال السنة ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد