ويكيبيديا

    "çıkmış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خرج
        
    • خارج
        
    • خرجت
        
    • غادر
        
    • خارجة
        
    • ظهرت
        
    • وخرج
        
    • صعد
        
    • وخرجت
        
    • السمعة
        
    • خرجوا
        
    • خارجا
        
    • خارجاً
        
    • غادروا
        
    • خَرجَ
        
    Şimdi öğlen güneşinde dışarı çıkmış deli İngilizler gibi görünmeliyiz. Open Subtitles سوف نقلد الرجل الانكليزي المجنون, الذي خرج في وقت الغداء
    Ugşşşşşşşşşş. O adamın ağzından çıkmış herhangi bir şeyi duymak istemiyorum; Open Subtitles لا أريد أن أسمع أي شيء خرج من فم ذلك الرجل
    Yukarı kata çıkmış dışarıdaki sözüm ona banyo yerinde kalan elbiseleri toplamışlar. Open Subtitles ذهبوا للاعلى وجمعوا مخلفات اليهود من ملابس وأمتعة خارج مايفترض انها حمامات
    Sudan çıkmış balık gibiyim. Daha önce hiç bu kadar hissetmemiştim. Open Subtitles أنا سمكة خارج الماء أنا أبداً ما أحسسته أكثر من اليوم.
    Yani kafa dağıtacağı kişiyle çoktan çıkmış ve ona planladığım gibi çıkma teklifinde bulunsaydım şimdi benimle mi âşk yaşardı diyorsun? Open Subtitles أنتظر, أذن هي قد خرجت مع فتى العلاقة العابرة و لو كنت قد طلبتها كما كنت أريد لكانت الان منجذبه لي؟
    - Beş dakika önce çıkmış olması lazım. - Bu taraftan çıkmadı. Open Subtitles ـ لقد غادر مُنذ 5 دقائق ـ لم يخرج من هذا الطريق
    Hapisten yeni çıkmış, temizleme işinde çalışan biri için güzel bir ev. Open Subtitles ثقوب جيدة بالنسبة لرجل خرج مؤخراً من السجن ويعمل في واجب داخلي
    Komşulardan biri postasını almak için dışarı çıkmış, eve girerken kalp çarpıntısı başlamış. Open Subtitles واحد من الجيران خرج ليجلب البريد رجع ولديه حاله من خفقان القلب لماذا؟
    Ön kapıdan çıkmış, park yerindeki bakım kamyonuna düz kontak yapmış. Open Subtitles خرج من الباب الأمامي، وقام بتشغيل شاحنة صيانة موجودة بمنطقة الانتظار
    Buradan girmiş, kürekkemiğini parçalamış ve bir parçası çıkmış ve arkasındaki tahtaya saplanmış. Open Subtitles حسناً، لقد دخلت من هنا، و حطمت عظم الكتف، ثم جزء منها خرج
    Bu tarafa gelen kontrolden çıkmış bir orman yangını var. Open Subtitles هناك أحد خارج عن السيطرة ترأس حرائق الغابات بهذه الطريقة
    Yoksa bu öğle yemeğine çıkmış gibi duranlardan mı? TED أم أنكم ستختارون هذه الخلاية التي تبدو وكأنها خارج الخدمة
    Şu an hepimiz opioid krizi ve salgınının kontrolden çıkmış olduğunu biliyoruz. TED نعلمُ الآن أن أزمة ووباء المواد الأفيونية هي خارج سيطرتنا.
    Kendimi biraz sudan çıkmış balık gibi hissediyorum. TED رغم أني أحس قليلاً كأنني سمكه خارج الماء.
    ...kuru gecede, sogukta dışarıya... ...çıkmış bir kadın ve hayatının... ...kötü izlerini bırakmak için... ...çayırda derin derin... ...nefes alıyor. TED خرجت في ليلة باردة جافة وأخذت تشهق وتزفر فوق العشب لتترك لتترك علامة على وجودها علامة نَفَسها
    Belki de hepimizi sudan çıkmış küçük bir balık olarak düşünmek çok daha iyi. TED ربما لا يزال من الأفضل اعتبار أننا أسماكًا صغيرة خرجت من الماء.
    tahmin edersiniz. Sudan çıkmış balık gibiyim TED أشعر مثل سمكة خرجت من الماء أو ربما بومة خرجت من الهواء
    Yan kapıdan veya yükleme bölümünden çıkmış olmalı. Yükleme bölümü mü? Open Subtitles ربما انه غادر من الباب الجانبي او من خلال ارصفة الشحن
    Ne zaman birine manastırdan bahsetsem, hapisten çıkmış muamelesi görüyorum. Open Subtitles كلما أخبرت أحداً أين كنت، يتصرفون وأنني خارجة من السجن.
    1800lerin başında İngiltere'de, gariptir ki... ..Stonehenge yakınlarında yeni bir tapınım ortaya çıkmış. Open Subtitles طائفه جديده ظهرت فى انجلترا فى بدايات القرن الثامن عشر قرب موقع ستونهنج
    Son 24 saate bu odaya kim girip çıkmış bir fikriniz var mı? Open Subtitles أيّ فكرة عمّن دخل وخرج من هذه الغرفة في الساعات الـ 24 الماضية؟
    Sonra merdivene tırmanıp, pencere eşiğine çıkmış. Open Subtitles وبعد ذلك صعد السلم وقف على عتبة النافذة الخارجية
    Röntgen sonuçlarını bekliyoruz ama görünüşe göre mermi girip çıkmış. Open Subtitles ننتظر نتائج الأشعة السينية ولكن يبدو أن الرصاصة دخلت وخرجت
    Peki, belki de adı çıkmış ünlü komşumla tanışmak için bir yol arıyordum. Open Subtitles حسناً ، ربما كنت أبحث فقط عن طريقة لأقابل بها جاري السيء السمعة
    Bu insanlar adeta Cartoon Network'ten çıkmış gibiler. TED هؤلاء الرجال يبدون كأنهم قد خرجوا مباشرة من شبكة الكرتون
    Eğer atlamış olsaydın, şimdiye çıkmış olacaktın. Open Subtitles إذا قَفزتَ فيه، أنت سَتَكُونُ خارجا الآن.
    Bir dişi aslan sokak ortasında doğurmuş, mezarlar yarılıp ölüler çıkmış dışarı. Open Subtitles هناك لبؤة ولدت أشبالها في الطريق والقبور تشققت، ولفظت موتاها خارجاً
    İstasyondan çıkmış olmalılar. Büyükelçiliğe gitmelisin. Open Subtitles لابد إنهم قد غادروا المحطة الآن للذهاب إلى سفارتهم
    Birisi gidip arkadan çıkmış mı baksın. Open Subtitles يَذْهبُ شخص ما إلى الظهرِ والمراقبةِ ويَرى إذا خَرجَ الظهرَ!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد