Açıkçası, eğer istersen bana yardım etmeni, benimle çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع، أريدك أن تساعدينني أن تعملي معي، إن أردتي |
Açıkçası, eğer istersen bana yardım etmeni, benimle çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع، أريدك أن تساعدينني أن تعملي معي، إن أردتي |
Herhangi bir akrabalığımız olmasa da, sanırım burada çalışmanı çok isterim. | Open Subtitles | حتى لو لم نكن أقرباء أعتقد أنني أريدك ان تعملي هنا |
Fakat bu yüzden sana kıyamadığımdan ders çalışmanı gözetliyorum işte. | Open Subtitles | لكن أنا هنا لمراقبة دراستك لأنّي أشفق عليك لذلك |
Çok etkilendik aslında öyle etkilendik ki gelip bizimle çalışmanı istiyoruz. | Open Subtitles | إننا مذهولين.. مذهولين كثيراً لدرجة أننا نرغب أن تأتي لتعمل معنا. |
Yaratıcı yılların daha yeni başlamıştı. Mezun olacaktın, çalışmanı yapıyordun. | Open Subtitles | ستبدأ سنون إبداعك و ستحصلين على شهادتك و تقومين بعملك الخاص |
- Bana çalışmanı istiyorum. - Cehennem ol. | Open Subtitles | أنا أريدك أن تعملى معى- إذهب إلي الجحيم- |
Benim için çalışmanı istiyorum, koğuştakilerle benim aramda irtibat kuracaksın. | Open Subtitles | أُريدك أن تعملي لأجلي. كوني الرابط المُميز بيني وبين الطاقم |
Onlar daha uzun saatler çalışmanı istedi ama ben onun yerine herkesin evine günde bir değil, iki defa gitmeni önerdim. | Open Subtitles | أنهم يريدونك أن تعملي ساعات إضافيه، لكن بدلاً مِن ذلك الذي أقترحته بأنك فقط تزورين الناس مرتين في اليوم الأن. |
- O bölgenin ajanıyla beraber Gazal'ın güçlerine karşı çalışmanı istiyorlar. | Open Subtitles | أن تعملي مع القسم الخاص بالتحري عن جزال .. |
Daha fazla çalışmanı istiyorum.Geceleri. | Open Subtitles | أريدكِ أن تعملي أكثر من ذلك لفترة أطول، أمسيات |
Senin bir ön çalışma yapıp mimarla çalışmanı istiyoruz. | Open Subtitles | نود منكِ ان تقدمي تصوراً مبدئياً وان تعملي مع المهندس المعماري |
Benim zamanımda bunun üstüne çalışmanı istemediğimi söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك ان لا تعملي على هذا من وقت العمل |
Anne, hayatın boyunca hastanede çift vardiya çalışmanı istemiyorum. | Open Subtitles | أمي، لا أُريدُكِ أن تعملي لنوبتين في المشفى طوال الوقت |
Aslında, gerçekten de geç saate kadar çalışmanı umuyordum. | Open Subtitles | حسنا ,في الواقع , لقد كنت آمل ان ان تعملي لوقت متأخر |
Gerçekten, çalışmanı mahvetmek istemiyorum, ama daha fazla dayanamıyorum. | Open Subtitles | حقاً لا أريد أن أفسد دراستك لكنني لا أحتمل أكثر أعطني دقيقة |
Elçilik sadece ülke çapındaki defileleri değil dışarıdaki defilelerde de gizli çalışmanı destekliyor. | Open Subtitles | ليس فقط عروض الازياء في انحاء البلاد حتى السفاره تطلبك لتعمل عميل سري لديها |
Yaratıcı yılların daha yeni başlamıştı. Mezun olacaktın, çalışmanı yapıyordun. | Open Subtitles | ستبدأ سنون إبداعك و ستحصلين على شهادتك و تقومين بعملك الخاص |
- Bana çalışmanı istiyorum. - Cehennem ol. | Open Subtitles | أنا أريدك أن تعملى معى- إذهب إلي الجحيم- |
Doug ile aramı yapmaya çalışmanı gerçekten takdir ediyorum. | Open Subtitles | أنا حقاً أقدر محاولتك لترتيب موعداً لي مع دوج |
Ama aynı zamanda onca şey olurken burada çalışmanı ve hiç karşılaşmamamızı da anlamıyorum. | Open Subtitles | لكن لا أفهم كيف كنت تعمل هنا حينما كان يقع كل ذلك و مع ذلك لم نلتق قط. |
Bizi korumaya çalışmanı takdir ediyorum anne, gerçekten ama Morgan benim en iyi arkadaşım ve biz aylardır Vivian Volkoff'un peşindeyiz. | Open Subtitles | أنا أقدر أنك تحاولين أن تحمينا يا أمى أنا أقدر هذا ولكن "مورجان" أعز أصدقائى |
- Ben, New York'a gelip benim için "Sharps" dergisinde çalışmanı isteyecektim. | Open Subtitles | أريدك أن تعمل لصالحي في مجلة شارب في نيويورك |