Tate Fildes'den bu sosyal açıdan önemi olan tabloyu yapmasını istedi. | TED | وقد طلب تايت من فيلدز بأن يرسم لوحة ذات أهمية اجتماعية. |
Şimdi bunların önemi yok efendim. Lütfen, gücünüzü askeri mahkemeye saklayın. | Open Subtitles | هذا غير مهم الآن، سيدي رجاءاً حافظ على قوتك لمحاكمتك العسكرية |
Çok uzun yıllar önce kimin savaşı kazanıp kaybettiğinin önemi yok. | Open Subtitles | لا يهمّ من خسر الحرب أو انتصر فيها منذ سنوات كثيرة |
Sesimi çaldılar ve onun sonrasında söylediğim hiçbir şeyin önemi olabileceğini inanmaya cesaret etmedim. | TED | سرقوا صوتي، وفي مابعد، لم أكن أجرؤ على الاعتقاد أن أي شيء يمكن أن أقوله سيكون مهماً |
Bakın Bay Meyer, bugün yaptığınızın önemi yok siz gerçek suçlular değilsiniz. | Open Subtitles | سيد ماير ، مهما صدر منكم اليوم فأنتم لستم مجرمين بالمعنى المعروف |
Eğer hikayen mutlu sonla bitecekse, Nasıl başladığının önemi var mı? | Open Subtitles | إذا كان نهايه القصة سعيدة ، هل حقاً تهم البدايات ؟ |
Büyük camgözlerin kıyı toplulukları için önemi, dillerine de yansımış. | TED | أهمية الأسماك الشماسة بالنسبة لمجتمعات الساحل يُمكن إدراكها خلال اللُغة |
Ama yine de tüm bu araştırmalar ve çalışmalardan sonra hala tek bir soru var: Bu nehrin önemi nedir? | TED | ولكن مرةً أخرى، وعلى الرغم من جميع الدراسات، وكل هذه الإكتشافات والأساطير، يبقى سؤال: ما هي أهمية النهر الذي يغلي؟ |
O eyalette kazanmasının ayrı bir önemi olacak çünkü Tennessee son 50 yılda sadece bir kere kazanamayan adaya oy verdi. | Open Subtitles | تينيسي. الفوز في تلك الحالة سيكون ذو أهمية مضاعفة لمرة واحدة فقط في السنوات ال 50 الماضية فشلت تينيسي في التصويت |
Şu muazzam şeyden bir iki yudumun ardından hiç birinin önemi kalmaz. | Open Subtitles | حسنا,بعد كم رشفه هنا من هذا الشراب ولاشيء من هذا سيكون مهم |
Hayır dedim çünkü büyük resimden bakarsak hiçbirinin önemi yok. | Open Subtitles | قلت لا، لان المخطط الكبير لا شيء من ذلك مهم |
Sebep her neyse kurbanları sarmanın onun için bir önemi var. | Open Subtitles | أي كان السبب, هنالك شيء حول تغليف ضحاياه أنه مهم له |
Ne önemi var, ahbap, sen buradasın ya. Her şey yolunda. | Open Subtitles | لا يهمّ يارجل ، فأنت هنا كل شيء على ما يرام |
Nasıl geldiğinin bir önemi yok; o ölmedi ve burası da bitmiş değil. | Open Subtitles | لا يهمّ ما يشعرك به الوضع، إنّه ليس ميّتًا، وهذا المكان لم ينتهِ. |
Hak ettik. Hem önemi yok, elimizden bir şey gelmez. | Open Subtitles | نستحقّ ذلك، لكنّ هذا لا يهمّ فما مِنْ حلّ بديل |
Ama bunun önemi yok. Size göre burada bir işim yok. | Open Subtitles | لكن هذا ليس مهماً أتوقع أنكِ تظنين أن لا مكان لى هنا |
Çocuklar hayatınızı yeniler, Yüzbaşı Butler hayat yenilenince de, tehlikenin önemi kalmaz. | Open Subtitles | وحينما تفعل الحياة هذا فالخطر حينئذ لا يكون مهماً |
Birisinin ne kadar kötü hissettiğinin önemi yok. Sen daha kötü yapabiliyorsun. | Open Subtitles | مهما بلغ شعور أحد ما من سوء، يمكنك أن تجعلي شعوره أسوأ |
Yine de pek önemi yok çünkü istediğim şey bir dakika için o şarkının tarihinde bir yere sahip olmaktı. | TED | لم تكن متعة حقًا، لم تكن تهم فعلًا، لأن ما أردته بطريقة أو أخرى كان مجرد أن أكون في تاريخ الأغنية لدقيقة. |
Nasıl toplandığımızın önemi de çok büyük zira toplantı tarzımız aynı zamanda hayatımızı nasıl yaşadığımızı gösterir. | TED | إن طريقة تجمعنا مهمة لأن هذه الطريقة تمثل أسلوبنا في العيش. |
Bunun bir önemi yok. Önemli olan buraya gelmiş olmanız. | Open Subtitles | هذا لا يهمني ، ما يهمني أنكم اتيتم إلى هنا |
Aslında o birşey söylemedi, tabi bunun bir önemi varsa. | Open Subtitles | لم يحكي شيئاً إذا كان هذا ما يهمك كان جلياً |
Fuma da buralara geldiğine göre, artık vazonun artık hiçbir önemi yok. | Open Subtitles | لأن عصابة فوما قد دخلوا إلى هذا الكهف لم يعد للجرة أى قيمة بعد الآن |
Bir önemi yok, biliyorum ama öleceksek, ortak olarak ölmek istiyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه لايهم لكن إذا كنا سنموت أفضل أن نكون كشركاء |
Bu adam seni, senin onu sevdiğin kadar seviyorsa eğer bunun bir önemi olmayacaktır. | Open Subtitles | إن كانَ هذا الرجل يُحبكِ بالطريقة التي تُحبينه سَوف لن يُهم |
Ne renk kravat taktığımın benim için bir önemi yok artık. | Open Subtitles | لا يَهْمُّ لي الآن اي ُلوّنُ للرابطةَ أَلْبسُة |
Onun tek ilgilendiği o. Geriye kalanların artık önemi yok. | Open Subtitles | إنها الوحيدة التي يهتم بها أما بقيتنا فلسنا بذات الأهمية |
Olağan uzay-zamanı aşan şeylerde boyun önemi yok. Aramaya başlayalım. | Open Subtitles | نتكلم عن أشياء تسمو على المتصل الزماني المكاني، حجمها غير مهمّ |