ويكيبيديا

    "örnek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عينة
        
    • العينة
        
    • عينات
        
    • قدوة
        
    • المثال
        
    • مثالا
        
    • العينات
        
    • نموذج
        
    • عيّنة
        
    • الأمثلة
        
    • أمثلة
        
    • مثال
        
    • تأثير
        
    • عبرة
        
    • نموذجي
        
    Yani, bu çok küçük bir örnek; bundan genellemeye gidilmemeli. TED أعني، هذه عينة صغيرة للغاية. لا ينبغي عليكم التعميم منها.
    Sonra düşünmeye başladım, belki bu sadece rastgele bir örnek. TED ولذا، بدأت بالتفكير حولها، حسناً، ربما تلك فقط عينة عشوائية.
    Adli rapora göre, örnek çok küçüktü ve çoğunlukla test esnasında kullanıldı. Open Subtitles طبقا لهذا التقرير ، العينة كانت جدا صغيرة وأُستخدمت كلها في الإختبار
    örneklerin ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz için örnek toplamaya başladık ve TED في الحصول على عينات نسيجية للجينات لاننا علمنا انها اشياء ذات قيمة
    dünyaya örnek olunmalı. TED علينا إعادة التفكير في إنسانيتنا كشعب، أن نكون قدوة للعالم.
    Şimdi, size bir örnek vereyim: Tüm Avrupadaki inanılmaz karmaşıklıktaki göç problemi. TED على سبيل المثال: الهجرة عبر أنحاء أوروبا، والتي تعتبر مشكلة معقدة للغاية.
    Dördünüz birbirinizle geçinebilirseniz çocuklarınıza da daha iyi örnek olursunuz. Open Subtitles ربما ان انسجم اربعتكم فيمكنكم ان تضعوا مثالا افضل لأولادكم
    Bak, dostum, örnek topluyoruz ve enkazı inceliyoruz... yani bir numara al, sıraya gir ve yarın raporu sana yollayalım. Open Subtitles انظر يا صديقى نحن نجمع العينات ونحلّل الحطام لذا فلتحصل على رقم وانتظر فى الصف ونحن سيكون عندنا التقرير غدا
    örnek bir hayırsever, büyük bir üniversitede saygın bir hocayım. Open Subtitles شمّاس في كنيستنا نموذج خيّر أستاذ محترم في جامعة كبيرة
    Koloniyi öldürmüyoruz, sadece yüzeyinden merkeze girip ufak bir örnek alıyoruz. TED نحن لسنا مستعمرة قتل: نحن نأخذ عينة اساسية صغيرة من الأعلى.
    Önce ormandan başka bir örnek alıp tam bir karşılaştırma yapacağız. Open Subtitles سناخذ عينة اخرى من الغابة ونقارنها قبل ان نفعل اي شيء
    - Bir şeyi falan yok. Bu tehlikeli bir örnek. Yine içiyorsun. Open Subtitles لا يوجد أي عيب بالآلة, إنها عينة فاسدة لقد كنتَ تشرب مجدداً
    Belki de örnek vermezse durumu anlayacağımız için bize DNA örneğini verdi. Open Subtitles ربما اعطانا العينة لعلمه انه ان لم يفعل ذلك سنعرف انه هو
    Köpekbalığının cinsiyetini örnek almadan önce tespit ettiğimizde, genetikçilere dişi veya erkekten alındığını söyleyebileceğiz. TED فإذا استطعت تحديد جنس القرش قبل العينة يمكننا اخبر عالم الجينات ان هذا تم اخذه من ذكر او انثى
    Bir örnek kavanozu getir. İçine biraz da atmosferlerinden koyalım. Open Subtitles سنضع عينات فى مرطبان و معها قليل من الغلاف الخاص
    Ve benim annem, hayatımda örnek aldığım en önemli kişi, bizimle birlikte Beyaz Saray’da yaşıyor ve iki küçük kızıma bakmamda yardımcı oluyor, Malia ve Saşa'ya. TED وأمي، أهم قدوة في حياتي، التي تعيش معنا في البيت الأبيض وتساعدنا في الإعتناء ببنتينا الصغيرات، ماليا وساشا.
    Bu örnek Uganda'da yaptığımız bir çalışmadan, haberleşme cihazlarını ortak kullanan insanların bu cihazları nasıl kullandığı hakkında daha karmaşık bir örnek. TED هذا المثال معقد إلى حد ما، وهو من دراسة قمنا بها في أوغندا عن كيفية استخدام هذه الأجهزة بين الأشخاص الذين يتشاركونها.
    Size işbirlikçi tüketimin davranış değişikliğinde ne kadar güçlü olduğuna dair sadece bir örnek vereceğim. TED لذلك أريد أن أعطيكم مثالا عن كيفية طريقة استهلاك تعاوني قوية يمكن أن نغير السلوكيات.
    İyi bir jeolojik örnek ve bir çarpma kraterine benziyor. Open Subtitles نجمع العينات الجيولوجيه مما يبدو أنها فوهه ناتجه من إصطدام
    Son bir örnek ürün daha paylaşmak isteyen var mı? Open Subtitles هل لدي أي أحد نموذج أولي يرغب في مشاركته معنا؟
    Babam, pazarlama aracı olarak kullanabilmemiz için bir örnek tanıtım kartı basmıştı. TED طبع والدي عيّنة من بطاقة المرجع حتى نستخدمها كمادة تسويقية.
    İsterseniz bunun nasıl faydalı bir şekilde çalıştığına dair birkaç örnek vereyim. TED دعونى أقدم لكم عدد من الأمثلة حول كيفية عمل ذلك بشكل إيجابى.
    Burada robot yaptığında, işte bu robotun şeklinin nasıl göründüğü, bu üç örnek. TED إليكم نتيجة محاولات الروبوت هذا المسار الذي قام برسمه الروبوت، هذه 3 أمثلة.
    doğaçlama çalıyor ve hiç bir zaman daha öncekinin tamamen aynısını çalmıyor. Ve bence, yoğun yaratıcılığa çok güzel bir örnek bu. TED ويعزف من بنات افكاره وحده ولا يكرر اي معزوفة على الاطلاق وهذا يعتبر نوع من الابداع اللحظي واعتقد ان هذا مثال رائع
    Babam bana kötü örnek olduğunu düşünüyordu. Ben de aşkımızı sakladım. Open Subtitles أبي يعتقد أنك ذو تأثير سيء علي لذا أبقيت حبنا سرا
    Biz Fransız ordusunu katletmek istemiyoruz. Biz sadece bir örnek vermek istiyoruz. Open Subtitles نحن لا نريد ان نذبح الجيش الفرنسي نحن نريد ان نقد عبرة
    CIA bugün örnek bir ajanını kaybetti. Open Subtitles وكالة المخابرات المركزية فقدت وكيل نموذجي اليوم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد