ويكيبيديا

    "şey değil" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الرحب والسعة
        
    • لا شيء
        
    • الأمر ليس
        
    • ليس ما
        
    • ليس شيء
        
    • لا شئ
        
    • ليس أمراً
        
    • ليس شيئاً
        
    • هذا ليس
        
    • لاشيء
        
    • شيء لا
        
    • ليس الشيء
        
    • انه ليس
        
    • إنه ليس
        
    • ليس شيئا
        
    - Dinle, eğer bundan kurtulamazsak, teşekkürler. - Bir şey değil. Open Subtitles اسمع إذا نحن لم ننجو من هذا شكرا على الرحب والسعة
    Sikeyim "Teşekkürler"i. Sikeyim "Bir şey değil"i. Aramızda lafı olmaz. Open Subtitles اللعنة ، أشكرك ، على الرحب والسعة إنه أنا وأنت
    - Eminim hiçbir şey değil, ama şunlardan biraz bulduk. Open Subtitles أنا متأكد أنه لا شيء لكننا وجدنا مجموعة من هذه
    - Bir şey değil. Sadece... Crewson'ların kızının yardıma ihtiyacı olabileceğinden endişeliyim. Open Subtitles لا شيء ، لكنني أخشى أن تكون تلك الفتاة في حاجة لمساعدتنا
    Hayır hayır, öyle bir şey değil. Ondan aldığınız plastik şey bana gerekiyor. Open Subtitles لا لا الأمر ليس كذلك أنني فقط اريد العلبة البلاستيكية التي أخذتها منه
    Hayır. Bu Stanford'a gidecek birinden beklediğim bir şey değil. Open Subtitles لا,هذا ليس ما أتوقعه من شخص سوف يعلو شأنه هنا
    Bir şey değil. Umarım tekrar yaparız. Open Subtitles على الرحب والسعة أتمنى لو نعمل معاً ثانيةً
    - Borcum olsun Doug. Teşekkür ederim. - Bir şey değil. Open Subtitles ادين لك يا دوج ، شكرا - على الرحب والسعة -
    Teşekkürler. Bir şey değil, Efendim. Open Subtitles علي الرحب والسعة سيدي سنكون هناك خلال عدة دقائق
    - Şey, teşekkürler, Henry, sanırım. - Bir şey değil. Open Subtitles ـ شكراً يا ـ هنري ـ ـ على الرحب والسعة
    - Bir şey değil. İş nasıl geçti? - Sıkıcı. Open Subtitles - على الرحب والسعة , ما هي أخبار عملكي ؟
    Biz sadece kod yazıyoruz. Önemli bir şey değil yani. Open Subtitles إنه أتفه من التفاهة ذاتها، لا شيء مميز في الأمر
    Endişelenecek bir şey değil. Aslında parkı da biraz genişletecek. Open Subtitles لا شيء يستوجب القلق في الحقيقة ذلك سيحسّن المتنزّه كثيراً
    Aslında pek bir şey değil.Sadece, bayan stajyer doktorlarıyla fazla flört ettiğimi düşünüyordu. Open Subtitles لا شيء ، بجدّيّة ، ظنّت فحسب أنني أغازل كثيراً الطبيبات المقيمات كثيراً
    Birleşik Devletler Başkanı'nın büyük kayıp aşkı bir fahişeden başka bir şey değil. Open Subtitles الحب الكبير خسر رئيس الولايات المتحدة. انت لا شيء أكثر من مجرد عاهرة.
    -O kadar önemli bir şey değil. -Biraz penisilin halleder. Open Subtitles الأمر ليس بهذه الأهمية عدة حقن من البنسلين ستعالج الأمر
    Ama, bilirsin, arkadaşlarım... Yani bu hep yaptığım bir şey değil. Open Subtitles ولكن تعلمين,أن أصدقائي,حسناً إنه ليس ما أعمله
    Genelde insanların üstünde olabilecek bir şey değil, değil mi? Open Subtitles حسناً هذا ليس شيء يمشي حوله العوام أليس كذلك ؟
    Kontrolden çıkmış zengin çocuklar çiftliğinden başka bir şey değil. Open Subtitles ..لا شئ سوى حمل قلم لأجل الأطفال الأثرياء فاقدي السيطرة
    Barbekü yapacağız, büyük bir şey değil. Gelmek ister misin? Open Subtitles إنّه مجرّد حفل شواء, ليس أمراً مهماً هل ترغبين بالمجيء؟
    Kapıyı ardına kadar açık gördüm. Bugünlerde pek akıllıca şey değil. Open Subtitles ، رأيت الباب مفتوحاً . أنه ليس شيئاً حكيماً تلك الأيام
    Mistik güçler yüzünden ölmüş birini dirilttin. Bu aynı şey değil. Open Subtitles لقد أنهضتي واحدة مقتولة بواسطة قوي غامضة ولكن هذا ليس المثل
    Kız bilmiyorum. O ikisi üşütükten başka bir şey değil. Open Subtitles لا اعلم يا اختي, هذان الاثنان لاشيء لكن ازدواج نادر
    Beni aşar. Bu tek başıma halledebileceğim bir şey değil. Open Subtitles هذا بعيد عني، إنه شيء لا يُمكنني التعامل معه بمفردي.
    Maaştan bahsetmiyorum, maaş benim için en önemli şey değil. Open Subtitles أنا لا أعني الراتب. المال ليس الشيء الأكثر أهمية لي
    Buralarda olabilecek bir şey değil bu iş, anlarsın ya? Open Subtitles انه ليس من نوع الامور التي تحدث هنا انت تعلم؟
    Bu ebeveynelerinin ya da öğretmenlerinin onlara söylediği bir şey değil. TED إنه ليس الأمر الذي يخبرهم به والديهم، أو يخبرهم به مدرسيهم.
    Ama bu kötü bir şey değil. Bir çocuk vardı. Nedendir bilmem. Open Subtitles ولكنه ليس شيئا سيئا لقد كان هناك ولد, لا أعرف ما مشكلتة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد