ويكيبيديا

    "- yalan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تكذب
        
    • يكذب
        
    • كذبت
        
    • الكذب
        
    • تكذبين
        
    • أكذب
        
    • تكذبي
        
    • اكذب
        
    • كانت كذبة
        
    • كاذبون
        
    • هذه كذبة
        
    • كذبتَ
        
    • إنها كذبة
        
    • أَكْذب
        
    • ذلك كذب
        
    - Yalan söylüyorsun Scalise. - Önce hikayesini dinleyelim Dixon. Open Subtitles انت تكذب يا اسكاليسى دعنا نسمع روايته اولا يا ديكسون
    - Paine yanında götürmüş olmalı. - Yalan söylüyorsun, Scalise. Open Subtitles لابد وأن بيين قد أخذها معه انت تكذب يا اسكاليسى
    - Benimle dalga geçilmesini sevmem. - Yalan söylüyor. Yerini biliyor. Open Subtitles انا لا احب ان يمزح احد معى انه يكذب, انه يعرف مكانها
    - Yalan söyledin. - Onları da alacağımı asla söylemedim. Open Subtitles ـ لقد كذبت ـ لم أقول قط بأنني سأصطحبهم معي
    - Cevap ver! - Yalan söylemek zorundaydım, onu duydun! Open Subtitles ـ أجبني ـ كُنت مُضطراً إلى الكذب ، لقد سمعته
    Otobüsteki tüm o şeyler gerçek değildi. - Yalan atma. Open Subtitles ـ كل شئ كان في العربة لم يكن حقيقي ـ لا تكذبين عليّ
    - Dedektifler, tutuklayın onu. - Yalan söylemiyorum. Open Subtitles أيّها العملاء ، ألقوا القبض عليه أنا لا أكذب
    - Beni vuramazsın! - Yalan söylediğinde ne olduğunu gördün mü? Open Subtitles انت لن تطلق على النار انت ترى ماذا يحدث عندما تكذب
    - Yalan. Anna öyle bir şey demedi. - Dedi. Open Subtitles انت تكذب ، انا لم تقل هذا ابدا بلى قالت
    - Yalan söyleme, keçe saçlı alçak! Open Subtitles أنت تكذب أيها الوغد المشعر الأذنين ماذا؟
    - Çocuk hiç bağırmadığını söyledi. - Yalan söylüyor olmalı. Open Subtitles ـ الطفل قال إنه لم يصرخ قط ـ لابد أنه يكذب
    - Yalan söylüyor. - Sakin ol güvenliği çağıracağını söyledi. Open Subtitles إنه يكذب خذ الأمور بسهولة، لقد هددنا بالأمن
    - Yalan söylediğim için özür dilerim. - Kötü olan yalan söylemen değil. Open Subtitles أنا أسف لاني كذبت عليك لم يكن الكذب هو أسؤ جزء
    - Yalan söylediğim için özür dilerim. - Kötü olan yalan söylemen değil. Open Subtitles أنا أسف لاني كذبت عليك لم يكن الكذب هو أسؤ جزء
    - Neden bahsettiğini bilmiyorum. - Yalan söylemeyi bırak. Open Subtitles ـ أنا لا أعرف ما تتكلم عنه ـ توقفي عن الكذب
    - Neden bahsettiğini bilmiyorum. - Yalan söylemeyi bırak. Open Subtitles ـ أنا لا أعرف ما تتكلم عنه ـ توقفي عن الكذب
    - Yalan söylüyorsun. Open Subtitles هي كانت تأخذ بعض الحبوب انتِ تكذبين,كلا.
    - ...ama yalan söylenmesini kaldıramam. - Yalan söylemiyorum. Open Subtitles إلى أيّ شئ الذي أنت يجب أن تقول، لكنّي لن أكذب إلى.
    - Yalan söylemediğini sanırdım. Open Subtitles اعتقد انك قلتي انك لا تستطعين ان تكذبي ماذا تقصد؟
    - Yalan söylemeyeceğim. DNA raporu canıma okudu. Open Subtitles لن اكذب عليك، تقرير الحمض النووي ذاك أسقطني على قفاي
    - Yalan olmadığı sürece. Open Subtitles إلا إذا كانت كذبة
    - Yalan söylediklerine dair bir neden yok. Open Subtitles و أفتقر إلى سبب يجعلني أظن أنهم كاذبون
    - Ölmesi için yakılmayı hakediyor. . - Yalan bu! Open Subtitles يجب أن تُحرق حتى الموت - هذه كذبة!
    - Onu ben ispiyonlamadım. - Yalan mı söyledin? Open Subtitles لم أشِ بها - كذبتَ عليها؟
    - Yalan söylüyor. - Bana yalancı mı diyorsun? Open Subtitles ـ إنها كذبة ـ هل تعتقدين أنني كاذب ؟
    - Yalan söylediğimi mi düşünüyorsun? - Hayır. Open Subtitles - أنت لا تَعتقدين بأني أَكْذب ؟
    - Yalan bu. - Fark etmez. Open Subtitles ذلك كذب - لا يَهْمُّ -

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد