İki ay önce beni aradı senin ona nasıl tutkun olduğunu anlattı. | Open Subtitles | اتصل بي هنا بالمكتب .. منذ حولي شهرين وتفاخر بمدي أعجابكِ به |
Birkaç hafta önce aradı ve yürümeyeceğini söyledi ve bir daha aramadı. | Open Subtitles | اتصل منذ بضعة أسابيع, قائلاً أنه ليس ناجحاً, و لم يتصل مجدداً. |
Beni aradı, bugün orada olması gerektiğini ve senin onun yerine bakacağını söyledi. | Open Subtitles | اتصلت بنا . قالت إنها ملزمة بحضانة الطفلة وأضافت قائلة إنك ستغطين مناوبتها. |
Sizi aradı ve ağladı, Üzüldünüz ve siz de ağladınız. | Open Subtitles | اتصلت بك و بكت ، فشعرت بالأسف و بكيت أنت |
Hayır, ajans aradı Long Island'lı bir çift kafayı sıyırıp vazgeçmiş. | Open Subtitles | كلا , لقد إتصلت الوكالة بي , لقد فر والداها مذعورين |
Sonra beni aradı, tabii ki ben de telesekretere yönlendirdim. | Open Subtitles | إذن، فقد أتصل بي وقد تركت البريد الصوتي يجيب بالطبع |
Ortak bir arkadaşımız seni tanıdığımı söylemiş, Bay Berman beni aradı. | Open Subtitles | وهنالك صديق لي اخبره انني اعرفك لذلك اتصل بي هذا لصباح |
Bunun berbat bir zaman olduğunu biliyorum, fakat Başkan aradı ve gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | أعرف أن هذا وقت غير مناسب، ولكن الرئيس اتصل بي ولابد أن أغادر |
Sizi Cole Center'ın yapısal problemleriyle ilgili konuşmak için aradı. | Open Subtitles | لقد اتصل بك بخصوص أخطاء هيكلية في مبنى كول المركزي |
Ayrılmamızdan önce Keith'in nüfusuna geçmen için gereken kağıtları hazırlayan avukat aradı. | Open Subtitles | قبل أن نغادر ، فإن المحامى الذى تولى موضوع التبنى اتصل بى |
10 dakika önce, tanınmış bir Rus istihbarat ajanını cep telefonundan aradı. | Open Subtitles | منذ 10 دقائق, اتصل بعميل معروف من المخابرات الروسية من هاتفه الخلوي |
Baksana, başka bir Dmitri daha aradı ve telefonun ona ait olduğunu söyledi. | Open Subtitles | هل تعلم , احدهم اسمه ديمترى لقد اتصل بى ايضاً وقال انه هاتفه |
Annen beni aradı ve... senin eve gelmeni istiyor, bilirsin. | Open Subtitles | أمّك اتصلت بي و تريدك حقا ان ترجع للبيت، تعرف |
Hey, Peter Meg'i patene götüreceğini hatırlatmak için, Lois aradı. | Open Subtitles | بيتر .. لويس اتصلت لتذكيرك بالتقاط ميج من حلبة التزلج |
Ama beni göl evinden aradı ve ben de onu görmeye gittim. | Open Subtitles | ولكنها بعد ذلك، اتصلت بي من منزل البحيرة وقدت السيارة إليها لأراها |
Yolun aşağısında oturuyorum. Karım beni aradı ve şeyi kontrol etmemi... | Open Subtitles | أعيش في نهاية الطريق إتصلت بي زوجتي وقالت أريد أن تتفقد |
Planları iptal etmek için aradı ama fikrinin değiştiğini umuyordum. | Open Subtitles | لقد أتصل ليلغي موعدنا، لكن كنت آمُل أن يغير رأيه |
Ve eski karınız aradı. Oğlunuzu almaya ne zaman gideceğinizi sordu. | Open Subtitles | و زوجتك السابقة أتصلت تريد أن تعرف متى ستأتى لأصطحاب أبنك |
S.ksurat Finch aradı burayı, ve Bay "Deskin Arkasındaki Salak" iptal etti. | Open Subtitles | السيد فينتش الغبي إتّصل هنا والسيد الأحمق الذي وراء المكتب قد ألغاه |
Bizi bir yıl önce aradı. Açıkça, ölmesi için yardım etmemizi istedi. | Open Subtitles | لقد اتّصل بنا منذ عام وطلب منا صراحةً أن نساعده على الانتحار |
Ama gelir gelmez polis aradı ve bir kaza olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وعند وصولي تلقيت مكالمة من الشرطة يفيدونني بأن حادثاً قد وقع |
Öğretmenin babanı aradı ve cep telefonunda babanın sesini taklit ettin? | Open Subtitles | معلمك دعا الرجل العجوز لاثبات انك قلدت صوته على الهاتف الخلوي |
Son iki gün içinde, bu listedeki her ünlü bizi aradı. | Open Subtitles | كل المشاهير الذين على القائمة اتصلوا بنا في اليومين الأخيرين |
Hayır. Sonra, evelsi gün, birden beni aradı ve buluşmak istedi ambulans yolunda. | Open Subtitles | كلا ، ومن ثمّ البارحة إتّصلت بي من الفراغ ، وأردت أن نلتقي |
Cara, yeğenlerimden biri, Cumartesi günü piyano resitali veriyordu ve annem benim orada olmadığımı görünce iyi olup olmadığımı öğrenmek için beni aradı. | Open Subtitles | كارا، إحدى بنات أخواتي قدّمت حفلة بيانو يوم السبت وحين رأت أمي أنني لم أكن موجودة اتّصلت لترى إن كنتُ على ما يرام |
Sonra bir gün, aynı gün içinde John Doerr, Bill Berkman ve Al Gore beni aradı ve hepsi David Agus'un telefonuna cevap vermemi söyledi. | TED | و في يوم ما, وصلني اتصال من جون دوير, بيل بركمان و أل قور في نفس اليوم يقولون رد على اتصال ديفيد أوقس. |
Evet. Arkadaşımız hakkında. Az önce tekrar aradı. | Open Subtitles | نعم , الأمر بشأن صديقنا . لقد إتصل مرة اُخرى |