ويكيبيديا

    "bakan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الوزير
        
    • وزير
        
    • الوزيرة
        
    • الأمين
        
    • يحدق
        
    • تطل
        
    • يعتني
        
    • الوزراء
        
    • نظر
        
    • السكرتير
        
    • تعتني
        
    • وزيرة
        
    • تحدق
        
    • للوزير
        
    • السكرتيرة
        
    Bu operasyonda, senin ve benim aramdaki fikir ayrılıklarını Bakan'a söylememeni takdir ediyorum. Open Subtitles أنا ممتنة لأنك لم تعلم الوزير بالخلافات التي كانت بيننا بخصوص هذه المهمة
    Sayın Bakan, sizi temin ederim ki her şey usulüne uygun. Open Subtitles سيدي الوزير ، أؤكد لك أن كل شيء على ما يرام
    Hepsini Bakan Ji ve General GongShan Ni kumanda edecek. Open Subtitles الوزير جي و الجنرال جونغ شان نيو يسيطر عليها كلها
    Peki ya Bakan Chambers'e yollamak istediği mesajı iletmeyi kabul edersem? Open Subtitles ماذا لو وافقت على تسليم الرسالة التي يريدها إلى وزير الدوائر؟
    Bir şey yapmamanın aslı, Sayın Bakan, çok az şey biliyor oluşunuz. Open Subtitles السبب يا سعادة الوزيرة.. هو أن ما نعرفه قليل جدا لحد الآن
    Hocam, Bakan Ji çok hasta ve saraydan elini çekti. Open Subtitles معلمي الوزير جي كان مريضا جدا وتقاعد من المجلس لسنوات
    Bakan seni yemeğe götürmesi için saat 8'de bir araba gönderecek. Open Subtitles سيرسل لك السيّد الوزير سيّارة تقلّك للعشاء عند الساعة الـ8: 00.
    İki şirket ve Bakan belgeyi imzalayınca bütün hukuki prosedür yerine gelecektir. Open Subtitles نحتاج لتوقيع كِلا الطرفين، سيوقع الوزير بنفسه بعدها سيكون كل شيء قانوني
    Bakan seninle tanismak istedi ama goremedik seni hicbir yerde. Open Subtitles الوزير يريد مقابلتك لكن، لم يُعثر على اي اثر لك
    Bakan bey gelemedi ancak, en derin hayranlığını ve tebriklerini sunduğunu size iletmemi istedi. Open Subtitles الوزير لم يتمكن من الحضور، لكنه طلب مني نقل إعجابه وتهانيه الحارة إنها الطائرة من قامت بهذا
    Bakan senin işini çok takdir ediyor mükafat olarak seni Kyoto'ya davet etmek istediğini söyledi. Open Subtitles الوزير يقدّر عملك كثيراً.. وهو يفكّر في دعوتك إلى كيوتو كمكافأة.
    Efendi Sansho Bakan tarafından görevlendirilmiştir adeta bir memur gibidir. Open Subtitles سانشو مسؤولٌ معين من قِبل الوزير شخصياً.
    Yarın bu kadar küstah olamayacaksın. Bakan seni mahvedecek. Open Subtitles ستغني نغمة أخرى غداً عندما يصل الوزير إليك.
    Efendim, Bakan sizi görmek istiyor. Open Subtitles الوزير البريطاني يرغب أن يراك، سيدي اخبرني لاقول لك بأن وزيرك ماكسويل, في المستشفى
    Sayın Bakan ve eşi rahatsız olduysa çok üzülürüm. Open Subtitles انا اسف بشدة لو سيادة الوزير وزوجتة قد أنزعجوا
    Burası İçişleri Bakan Yardımcısı'nın gelmesi için çok uzun bir yol, hepsi bu. Open Subtitles إنها طريقٌ طويلة بـالنسبة لـنائب وزير الـداخلية للقدوم , هذا كل مافي الأمر.
    Kim bir Bakan'ı fidye için aramaya cesaret eder ki? Open Subtitles من الذي يجرؤ على إجراء مكالمة فدية إلى وزير الداخلية؟
    - Bakan Hanım, bir uzmana karşılık uluslararası bir yara açmak isteyeceğinizi sanmıyorum. Open Subtitles .سيدتي الوزيرة ، لا أظن انك .تريدين فتح جرح دولي .من اجل عالمة
    Sayın Bakan, gözlemlerime göre Dünya'da da, başka gezegenlerde de gelişmiş teknolojiye sahip kültürler bunu paylaşmama eğiliminde. Open Subtitles جلب أكثر من فقط التوابل الغريبة سيدى الأمين , مع بعض ملاحظتى , تلك مها كان الذى فى الخارج هنا أو على الأرض أو ..
    Kafasını şarap kadehinden kaldırınca odanın karşı tarafından kendisine Bakan Ölümü görür. Open Subtitles ينظر من على النبيذ ، ويرى الموت يحدق في وجهه عبر الغرفة
    O ve Tom Central Park'a yukarıdan Bakan bir teras katı satın aldılar. Open Subtitles هي و توم سرعان ما اشتريا شقة علوية تطل على حديقة سنترال بارك
    Bana Bakan bir erkeğim var. Open Subtitles لست بحاجة إليك لدي رجل يعتني بي لست مثلك أيها القرصان
    Havadis buydu demek. Bakan olacağına dair söylentiler dolaşıyordu zaten. Open Subtitles هذا هو الخبر، هناك أخبار بأنك ستصبح في مجلس الوزراء
    Sana yan Bakan olursa, o sikik ağızlarına yumruğu basarım. Open Subtitles وان نظر اي احد إلى جوانبك ساألكُمه في فمه اللعين
    Kyle, Bakan Gibbons davasındaki gelişmeleri öğrenmek istedi. Open Subtitles كايل هذا السكرتير ديكيرت يريد معرفة أي شيء عن قضية غيوبنز
    Sana Bakan hemşire kaçıncı kattaydı? Open Subtitles بأي طابق كانت تلك الممرضة التي تعتني بكِ؟
    2008 yılında, Rwanda Tarım Bakanlığı'nda çalışıyordum, müdürüm Bakan olması için desteklenmişti. TED في عام 2008 كنت أعمل في وزارة الزراعة في رواندا وقد حصلت رئيستي توًا على ترقية لتصبح وزيرة
    Arkama döndüm ve dolaptan bana Bakan bir çift göz gördüm. Open Subtitles إلتففت حولى و رأيت تلك العيون تحدق إلى من خزانة الملابس
    Mr. Tozai'nin, Bakan'ın yakın arkadaşı olduğunu da söyle. Open Subtitles أخبره أيضاً بأن السيد توزي صديق شخصي للوزير
    Bakan, uzlaşması olanaksız Beyaz Saray ile bugüne kadar gördüğümüz en büyük politik bahislerden birine girdi. Open Subtitles بالبيت الأبيض العنيد وضعت السكرتيرة أحد أقوى الرهانات السياسية التي شهدناها على الطرح

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد