ويكيبيديا

    "bilgisayar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الكمبيوتر
        
    • الحاسوب
        
    • التداخل
        
    • الحاسب
        
    • الفيديو
        
    • حاسوب
        
    • الكومبيوتر
        
    • حواسيب
        
    • حاسب
        
    • حاسوبي
        
    • كومبيوتر
        
    • فيديو
        
    • حاسوباً
        
    • للكمبيوتر
        
    • كمبيوتر
        
    Üniversitede gerçekten çok çalıştım ve üniversitemdeki çok az sayıda kadın bilgisayar bilimi mezunu arasında olmaktan gurur duydum. TED انا درست بجد شديد في الكليه , وكنت متفائله بكوني واحده من خريجين علم الكمبيوتر النساء الاقلاء في كليتي
    Bir şekilde elinize bir bilgisayar tutuştururlar ve sonra sizi yuvadan salıverirler. TED أنها مجرد تعطيك جهاز الكمبيوتر الخاص بك ومن ثم تطردك خارج العش.
    Bu günlerde bilgisayar gizli servisin şifre kırmada kullandığı bir şeydi. TED كان الحاسوب في تلك الأيام شيئا تستعمله أجهزة المخابرات لفك الشيفرة.
    Böylesi sorunlar için uzmanlara danışmaya değer, yani bilgisayar bilimcilere. TED من أجل تلك المشكلات، يستحق الأمر استشارة الخبراء: علماء الحاسوب.
    Ve bulduklarında, sahip olduğumuz tüm Dayanak ajanı bilgisayar'ın Chuck olduğunu bilecekler. Open Subtitles وعندما يفعلون كل عميل فولكرم لدينا سوف يعلم ان تشاك هو التداخل
    Ve oldukça uzun süre önce ilk başarılı bilgisayar virüsünü yazdığımda başladı. TED وبدأ منذ فترة وجيزة عندما كتب أحدهم أحد أنجح فيروسات الحاسب الاَلي
    Michael'ın babası bilgisayar adı verilen bir şey üzerine çalışıyordu. TED وقد كان والد ميشيل يعمل على الكمبيوتر في تلك الاثناء
    Çünkü ne Nikki ne de Angelo bilgisayar kullanmayı bilmiyorlar Open Subtitles لانه لا انجيلو و لا نيكي يعلموا كيفية استخدام الكمبيوتر
    Clark, basın kartını geri verdiğinde tüm bilgisayar imtiyazlarını yok ettin. Open Subtitles كلارك عندما سلمت تصريحك الصحفي فقد تخليت عن أمتيازاتك لأستخدام الكمبيوتر
    Linda Ryan'ı oyalarken, ben de aşağıya yani şuraya Lem'le Phil'in kapısında bekliyor olacakları ana bilgisayar odasına ineceğim. Open Subtitles عندما تفعل ليندا ذلك أنا سأحضر الشارة الى هنا حيث أن ليم و فيل ينتظرون خارج غرفة الكمبيوتر الكبرى
    Gary sen de cep telefonuyla bilgisayar aktarımına bakar mısın? Open Subtitles و غاري ، ستبحث في الهواتف الخلويه و وحدات الكمبيوتر
    Böyle durumlarda dahi bilgisayar bilimi bazen stratejiler ve belki bazı teselliler sunabilir. TED لكن في تلك الحالات، بإمكان علوم الحاسوب تقديم بعض الاستراتيجيات وربّما بعض المواساة.
    Makine öğrenme yüz tanımada kullanılır ama bilgisayar görüş alanının ötesine de uzanıyor. TED التعلم الآلي يستخدم في التعرف على الوجه، لكنه أيضا يتجاوز حدود رؤية الحاسوب.
    Fakat kuantum bilgisayar daha iyisini yapabilir, çünkü simule etmeye çalıştıkları moleküller gibi aynı kuantum özellikleri kullanarak işlemektedir. TED ولكن قد يعمل الحاسوب الكمي بشكل أفضل، لأنه يعمل باستخدام الخصائص الكمية ذاتها كما يحاول الجزيء أن يقلد ذلك.
    Şimdi bir de bunun üstüne bilgisayar destekli bir görev yönlendirme katmanı ekleyin. TED الآن تخيّل أن بإمكانك وضع طبقة في مسارات أجهزة الحاسوب في ما فوقها.
    Seni yeni bilgisayar ajanımız yapmak için milyonlarca dolar harcadık. Open Subtitles أنفقنا الملايين من الدولارات لإعدادك و استخدامك كعميل التداخل الجديد
    Kâğıt hakkında epey konuştum ama çöken bilgisayar sistemlerinden de bahsetmek istiyorum. TED تحدثت كثيراً عن الورق، ولكننا أيضًا استطعنا إصلاح نُظم الحاسب التي تعطلت.
    Açıkçası, aksiyon bilgisayar oyunlarına gelince, ekran süresi görme yetinizi daha kötü yapmaz. TED ويتضح لنا أن ألعاب الفيديو التفاعلية، والمكوث أمام الشاشة لا يؤدي لضعف البصر.
    Ve ilk defa bilgisayar laboratuarımızın gerçek bir bilgisayarı olacak. Open Subtitles و لأول مرة ، معمل الحاسوب سيكون به حاسوب حقيقي
    Ve bu anlayışlara sahip olunca bilgisayar anlayışına da sahip olacağım. Open Subtitles و عندما يصبح لدي تفهُم لهم سيكون لدي تفهم لأجهزة الكومبيوتر
    Tüm aramalar brülör hücreler üzerinden olacak; bilgisayar kullanımı yok. Open Subtitles ستجري كل الإتصالات في هواتف ذات الإستعمال الواحد، وبدون حواسيب.
    Nitekim bilgisayar koduna baktığımızda anlam yüklemek çok daha zor oluyor. Open Subtitles لذا من الصعب جداً إتهام أحد عندما يتعلق الأمر بشفرة حاسب
    Bugün kendine özgü 250.000 yeni bilgisayar virüsü çıkacak. TED اليوم، سنرى 250.000 فايروس حاسوبي جديد.
    Bunun mümkün olmadığını düşünüyorum çünkü o bir bilgisayar çipi takıyordu. Open Subtitles أظن أنّ هذا غير ممكن لأنه كان يحمل معه رقاقة كومبيوتر
    Öğrenciler TDP'yi seviyor. Onlar onun yeni bir bilgisayar oyunu olduğunu düşünüyorlar. TED ان الطلاب يحبون هذا الاسم .. انهم يظنون انه اسم لعبة فيديو
    Sonrasında sanattan etkilenmeye başladım tabi bu 20 yıl önceydi. İnsanlardan bir bilgisayar yaptım. TED وتأثرت بأداء فني كان ذلك منذ 20 سنة. صنعت حاسوباً من البشر
    Penelope, Mississippi'nin bu yakasındaki en iyi bilgisayar teknisyeni nasıl? Open Subtitles بينلوبي,كيف حال أفضل تقنية للكمبيوتر على هذه الجهة من الميسيسبي؟
    Böylece İskoçya'da kişiselleştirilmiş bilgisayar sesleri yaratan bir şirketle iletişime geçtik. TED لذا تواصلت مع شركة في استكلندا والتي تصنع اصوات كمبيوتر خاصة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد