Dünyamız değişiyor. Şu anda farklı bir dünyada yaşıyoruz ve bir zamanlar kişisel olan sorunlar şimdilerde hepimiz için dünya çapında sorunlar oldu. | TED | إن عالمنا يتغير. نعيش في عالم مختلف الآن، و ما كان مرة مشاكل فردية هي الآن في الحقيقة مشاكل عالمية بالنسبة لنا جميعاً. |
Programlanabilir bir dünyada, bu döngüden insanları ve kuruluşları çıkartabiliriz. | TED | في عالم قابل للبرمجة، نحذف البشر و المؤسسات من الحلقة. |
Beyinlerimizin tamamen şeffaf olduğu bir dünyada kim politik muhalif düşünceye cesaret ederdi? | TED | في عالم تسوده شفافية العقل، من قد يجرؤ على تبني فكر منشق سياسيًا؟ |
3 boyutlu bir dünyada yaşıyoruz, üçüncü boyutu tabi ki kullanabiliriz. | TED | نحن نعيش في عالم ثلاثي الأبعاد، فلما لا نستخدم البعد الثالث. |
Ve tüm yasalar insanlar tarafından yapılıncaya kadar... yüksek merciler tarafından yapılan yasalarla muvafık mı kalacağız, sadece bir dünyada mı | TED | وليس حتى تصبح جميع القوانين الموضوعة من قبل البشر متناغمة مع تلك الموضوعة من قبل الله حينها سنعيش في عالم عادل. |
Sonuçta, şu anda, tüketimle değil katılımla tanımlanmış bir dünyada yaşıyoruz. | TED | بالنهاية، نحن نعيش في عالم لا يحكمه الاستهلاك، وإنما التفاعل والمشاركة. |
Hala telefon, akü, tabanca ve çinkoyla yapılan daha birçok şeyle.. dolu bir dünyada yaşadığım için şükürler olsun. | Open Subtitles | الحمد لله أني لا أزال أعيش في عالم به هواتف، بطاريات سيارات، مسدسات، وعدة أشياء أخرى، مصنوعة من الزنك. |
O saf bembeyaz manzarada yabancı, uzak bir dünyada gibi hissedersin. | Open Subtitles | في ذلك المنظر الابيض الصافي تشعر وكأنك في عالم غريب بعيد |
Herkesin aradığı şeyi buldunuz: korku dolu, hastalıklı bir dünyada güçlü olmak. | Open Subtitles | لقد عرفتكم كلكم ما يبحث عنه الآخرين القوة في عالم خائف ومدمر |
Evet ama erkeklerin olmadığı bir dünyada yaşamayı kim ister ki? | Open Subtitles | نعم، ولكن الذي يريد أن يعيش في عالم خال من الرجال؟ |
E Hayat. 3 boyutlu gerçeklikteki bir dünyada yaşabileceğimiz ve oyun oynayabileceğimiz yer. | Open Subtitles | أ الحياة، حيث يمكننا أن نعمل ونلعب في عالم حيّ حقيقي ثلاثي الأبعاد |
Tamam,senin antikalar,hayaletler ve ölülerle dolu bir dünyada yaşadığını biliyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أنت تعيشين في عالم الأثريات والأشياء والأشخاص الأموات |
Başka bir dünyada, başka bir zamanda olsaydık beni sevebilir miydin? | Open Subtitles | ، في عالم آخر في زمن آخر هل كنت لتحبني ؟ |
Eşyaların ve insanların bir anda kaybolduğu bir dünyada yaşadığını görüyor... | Open Subtitles | وهو يرى أنه يعيش في عالم حيث تختفي الأشياء والناس فعلاً |
Ölümün olmadığı bir dünyada yaşamak için. Yeterince ölüm gördüm. | Open Subtitles | لأعيش في عالم بدون موت لقد رأيك بما يكفي منه |
Peki, mükemmel bir dünyada yaşasaydık, seninle gurur duyduğunu söylerdi. | Open Subtitles | في عالم مثالي لكانت ستقول لكِ كم هي فخورة بكِ |
Yıllar boyunca, bizim gibilerin avlandığı, katledildiği, kullanıldığı bir dünyada yaşadım. | Open Subtitles | في عالم الأناس مثلنا يتم ملاحقتهم , و ذبحهم و استغلالهم |
Bölge kodu 818 olarak bilinen, başka bir dünyada. Neden? | Open Subtitles | فى عالم آخر يعرف ب منطقة الكود 818 , لماذا؟ |
Almanya Devleti'nin insanları idam ettiği bir dünyada yaşamak nasıl olurdu, hele bu insanlar büyük ölçüde Musevi olsalardı? | TED | كيف سيكون شعور العيش في عالمٍ لو أن الأمة الألمانية كانت تُعدم الناس ، خاصةً لو أنهم يهود غير لائقين ؟ |
Ancak, eğer bu gezegenlerden birinde olsaydınız daima geceyi yaşayan bir dünyada olurdunuz. | Open Subtitles | لكن لو كنا على إحدى تلك الكواكب لكنا في عالم من ليلٍ سرمدي |
Eğer o şey reaktörün içine girseydi, acı dolu bir dünyada olurduk. | Open Subtitles | فإن حدث ووصل هذا الشئ للمفاعل لكنا الآن نعيش بعالم من الإصابات |
Karmaşık bir dünyada var olan karmaşık sorunları çözemeyiz demeye çalışmıyorum. | TED | ولا احاول ان اقول انه من غير الممكن حل المشكلات المعقدة في هذا العالم المعقد |
İdeal bir dünyada herkes aşk için evlenecek ama dünya kusursuz değil. | Open Subtitles | فى العالم المثالى كل شخص , يمكنه أن يتزوج ممن يحب . لكن العالم ليس مثالياً |
"Herkesin olduğundan başka kimliklere büründüğü bir dünyada yaşıyorum. | Open Subtitles | أني أعيش في عالم مليء وأتظاهر بأني شخص لا يمت لي بصلة |
İyi diyorsun da Karanlık Olan, ama büyünün olmadığı, her şeyin bu kadar zor olduğu bir dünyada bunu nasıl yapacaksın? | Open Subtitles | إنّك تمضي في خطّة كبيرة أيّها القاتم لكنْ أتستطيع تنفيذها في عالَم بلا سحر؟ حيث أنّ مجرّد السير يبدو مستعصياً عليك |
Anlaşılan "rulet çemberimiz" kötü bir iklimsel felaket yaşayan bir dünyada durmuş. | Open Subtitles | اعتقد ان عجلة البوابات انزلتنا على عالم يعانى من كارثة فظيعة جدا. |
Kendi içinde taşıdığı bir dünyada kaybolmuş, fakat şatafatlı bir dış dünyayla çevrili. | Open Subtitles | تائهة .. في عالمٍ خاص تحمله بداخلها لكنها محاطةٌ بعالمٍ من الرفاهية |
Çalışma anlamında öylesine hızla değişen bir dünyada yaşıyoruz ki. | TED | وجدنا أنفسنا في عصر من العالم حيث يشهد فيه العالم تغييراً سريعاً في العمل. |