ويكيبيديا

    "buhar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البخار
        
    • بخار
        
    • البخارية
        
    • بخارية
        
    • البخاري
        
    • بالبخار
        
    • يتبخر
        
    • وبخار
        
    • بخارِ
        
    • دخان
        
    • الأبخرة
        
    • التبخير
        
    • تبخير
        
    • كبخار
        
    • متبخر
        
    buhar, sudan 1000 kat fazla hacme sahiptir bu nedenle muhafaza binalarının boyutları rektöre göre çok daha büyüktür. TED يأخذ البخار حيزاً أكبر من الماء السائل ب1000 مرة لذا تصبح بناية الاحتواء النووي كبيرةً جداً مقارنة بحجم المفاعل.
    Babbage, tabii ki, kanıtlanmış teknoloji kullanmak istedi, buhar ve diğer şeyler. TED لكن باباج، بالطبع، أراد استخدام تكنولوجيا موثوقة، أي البخار وما إلى ذلك.
    buhar bulutlarından, kaynayan denizlerden ve patlayan volkanlardan başka bir şeyin olmadığı. Open Subtitles لا شئ بخلاف السحاب و البخار البحار التي تغلي و البراكين المتفجرة
    Adamlar günde bir sıcak öğün yiyordu: Bir kâse buhar. Open Subtitles يحصل الرجال على وجبة طعام ساخنة في اليوم وعاء بخار
    Kendimi işe kaptırdığımda, herhangi bir buhar makinasından daha hızlı olurum. Open Subtitles عندما أعمل يمكنني أن أتحرك بسرعة أسرع من أي ماكنة بخار.
    Verimliliği düşük, geniş buhar tirbünlerine gerek kalmaz. TED ولن نحتاج للتوربينات البخارية الضخمة منخفضة الكفاءة.
    buhar odasında bir kaç dakika geçir. Rahatlamana yardım edecektir. - Evet... Open Subtitles . إقضِ بضعة دقائق في غرفة البخار . إنها ستساعدك على الاسترخاء
    buhar kabarcıkları suyun içinde şekillenir, sonra yayılarak sıvıyı gaza çevirir. TED تتشكل فقاعات من البخار داخل الماء, و من ثم تتمدد, محولة السائل الى غاز.
    Ama yaşamak için suya buz ya da buhar halinde değil, sıvı halinde ihtiyacımız var ve bu daha az yaygın. TED لكن الحياة تحتاج الماء بحالته السائلة، لا الجليد ولا البخار ووجوده هكذا أقلّ شيوعًا.
    Otonom dokuma tezgâhları yaratmak için buhar makineli dokuma tezgâhı ile evlenen Fransız bir dokumacı ve tüccardı. TED وهو تاجر ونسّاج فرنسيّ، والذي دمج بين المنوال ومحرّك البخار لينتج عنه منوال أوتوماتيكيّ.
    Kendinizi buhar banyosundaki iki milyoner gibi düşünün. Open Subtitles تخيلا فقط أنكما مليونيران فى حمام البخار الخاص بكما
    buhar motorunu icat eden adam da su ısıtıcısını izliyormuş. Open Subtitles والذي اخترع محرك البخار كان قد شاهد غلاية الشاي.
    Sonra ona yaklaşıyorum, ama buhar yüzünden kızı bulmak zor. Open Subtitles المهم مشيت ناحيتها لكن البخار كان مالي المكان
    Babam benim yaşımdayken buhar borusu ustasıymış. Open Subtitles عندما كان أبى فى سنى كان يصلح ماسورة البخار.
    Şimdi, binanın doğu tarafındaki borudan gelen buhar kolaylıkla görülebiliyor. Open Subtitles و الآن بإمكان الجميع رؤية البخار الخارج من الصمامات في الجهة الشرقية من المبنى
    Bu yüzden, bu arada masaja gideceğim ve Mandy ve Michaela ile buluşup, onların misafirperverliğinden faydalanarak buhar banyosu yapacağım. Open Subtitles لذا في الوقت الحالي سأذهب للنادي الصحي وأقابل ماندي وميكايل من المضيفة لنأخذ حمام بخار , هل ستاتي معي ؟
    Ancak Encleladus'ta aynı zamanda sık sık uzaya küçük buz taneleri ve buhar çıkaran gayzerler var. TED إلّا أنّ إنسيلادوس يمتلك ينابيع مياه حارّة أيضًا والتي تنفث بخار الماء وذرّات صغيرة من الجليد في الفضاء.
    Sıcak suyun soğuk olması ya da soğuk suyun sıcak olması değil, suyun kaynatılarak buhar olması. TED ليس كتحول الماء الساخن الى البارد او البارد الى ساخن ولكن كتحول الماء الساخن الى بخار
    Hatta, o kadar varlar ki bir Stanley buhar arabası için yeni parçalar alabilirsiniz. TED في الواقع، إنها تحيط بنا بكثرة بحيث يمكنك شراء قطع غيار جديدة لسيارة أستنالي البخارية.
    Verimliliği arttırmak için bir buhar makinası satın aldım. Open Subtitles إني إشتريت حتي ماكنة بخارية لضمان الناتج.
    buhar makinesi 19. yüzyılın ortalarında, seri üretim modeli 20. yüzyılın başlarında -- teşekkürler Bay Ford. TED المحرك البخاري في منتصف القرن التاسع عشر نموذج إنتاج المادة في بداية القرن العشرين الشكر للسيد فورد
    Bu noktadan, kafe penceresi dört, dört buçuk ayaktan buhar yüzünden belirsizleşmişti. Open Subtitles من هذه النقطة، نافذة المقهى محجوبة الى حد اربعة ونصف الى خمسة اقدام بالبخار
    sorum şuydu buhar olup uçabilecek bir şeyi yani mutluluğu yaratmayı ve ölçmeyi nasıl başarıyorsunuz? TED سالته: كيف يمكنك ان تصنع و تقيس شيء يتبخر بعبارة اخرى السعادة؟
    Sadece birazcık sıcak su ve buhar! Ne kadar kötü olabilir ki? Open Subtitles إنها مجرد مياة ساخنة وبخار ما السيئ الذى فى هذه؟
    Romadaki herkes ya buhar odalarında yada vomitariumda. Open Subtitles كُلّ شخص في روما أمّا في a غرفة بخارِ أَو a vomitarium.
    Şerefsizler, tahmin ettiğimiz tüm karlarımız buhar olup gidiyor. Open Subtitles الأنذال , كما كانت متوقعاً الأرباح تتحول الى دخان
    Sonra sıcaklık düştü ve havadaki buhar yoğunlaşarak yeryüzünün en büyük su baskınlarını oluşturdu. Open Subtitles الذي احترّ تحت ضغط لأكثر من 700 درجة ثم بردت النار وتكثفت الأبخرة
    Annen her zamanki gibi erken kalkıp buhar kanallarındaki mantarları toplamaya gitmişti. Open Subtitles كانت أمك قد خرجت باكراً كما كانت تفعل عادة لقطف الفطر فهو ينمو بفضل أجهزة التبخير
    En işi şansımız hareket detektörünü etkisiz hale getirip tüm sokak buhar olmadan patlama engelleme aracına koymak. Open Subtitles أفضل طريقة هي إبطال عمل مستشعر الحركة ونأخذها من هذا الموقع إلى مكان ما لنحتوي الإنفجار قبل ان يتم تبخير الكتلة
    Yaz havasında buhar gibi havada Open Subtitles # يتحرك كبخار الماء في نسيم الصيف
    Bir saat içinde, bir ortağım birkaç mikrogram Botulinum'ı, buhar makinesi kullanarak alışveriş merkezinde havaya yayacak. Open Subtitles في غضون الساعه, عميل لي سيقوم بنثر القليل من ميكروغرامات "البتلونيوم", أضافة لمسحوق متبخر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد