Leda Rossington yaşlı çingene Tadzu Lempke'nin beni ve Cary'yi lanetlediğini düşünüyor. | Open Subtitles | ليدا روزنجتون تظن ان الغجري العجوز تادزو ليمبكي لعنني أنا و كاري |
O ne istediğini, ama ben o gerçekten ne istediğini bilmek olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أتعلمين ، هذا ما تظن أنها تريده ، لكننى أعرف ما تريده حقاً |
Senin mutluluğuna, bir bakıcıya ihtiyaç duyduğumuz için karşı çıktığımızı düşünüyor olamazsın Beatrix. | Open Subtitles | هل تعتقدين اننا نحرمك من السعادة فقط لاننا نحتاج الى ممرضة ؟ ؟ |
İnsanalar deli olduğumu düşünüyor. İlla Yummy marka mı olması gerekiyor? | Open Subtitles | الناس يظنون أنني مجنون هل يجب أن تكون من متجر ياميز؟ |
Hiç, şu sevgilinden ayrılmasaydın, ne olurdu diye düşünüyor musun adı neydi onun? | Open Subtitles | أختِ، ماذا تظنين الشكل الذي كانتستصبحعليهالأوضاعإنبقيتِ مع.. ما إسمه مجددًا؟ |
Hiç yanlış yapmayacağımı düşünüyor ve bastığım yerlere tapıyor adeta. | Open Subtitles | يظنّ أنّه لا أرتكب أخطاءً، ويقدّس الأرض الّتي أمشي عليها. |
Belki de kız arkadaşının teorisine kulak vermeliyiz. Ölümüne seviştiklerini düşünüyor. | Open Subtitles | ربما يجب أن ننظر بنظرية الفتاة تظن أنها نكحته حتى الموت |
Birlikte yaşamanın hala iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musun? | Open Subtitles | أما زلت تظن أن عيشنا سويه هي فكرةٌ جيده ؟ |
Oh, bu Godiva 3000'i artık herhangi birinin isteyeceğini düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | هل تظن حقاً أن أحد قد يرغب بهذا الحوض بعد هذا |
Ama çoğu insan onu haklayan şeyin alemler ve eroin olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | ولكن معظم الناس تظن ان ذلك بسبب الكحول والهيرويين ذلك اذاه جدا |
Hayatına her girip, çıktığında... onun nasıl hissettiğini düşünüyor musun, huh? | Open Subtitles | ألا تظن أنها تشعر بذلك في كل مرة تظهر فيها لحياتها؟ |
Polis bombanın tam olarak patlamasının can kaybına neden olmadığını düşünüyor. | Open Subtitles | تظن الشرطة أن التفجير فشل بما أنها لم تحدث أي ضحايا. |
Bir tanecik kızımın düğününe davetli olmadığım için üzüldüğümü düşünüyor olabilirsiniz. | Open Subtitles | وربما تعتقدين بأنني متضايقة قليلاً بسبب عدم دعوتي لزفاف ابنتي الوحيدة |
Bu son krizde MI6 yönetiminizin yeterli olduğunu düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | تعتقدين أنّ وكلاء الاستخبارات البريطانيّة خلال الأزمة الأخيرة أرادوا التخريب؟ |
Bu lüks yer var çünkü paralı birkaç insan işe yaradığını düşünüyor. | Open Subtitles | هذا الجناح الضخم موجود لأن بعض الناس ذوي المال يظنون أنه ينجح |
- Peki, hala benim bir geri zekalı olduğumu düşünüyor musun? | Open Subtitles | ؟ إذا ، هل ما زلتي تظنين أني متخلف لا لستَ متخلفا |
İnsanlar kendi Batman'lerini bulduklarını düşünüyor. | Open Subtitles | تطلب خدمات السفّاح يظنّ الناس أنّهم وجدوا رجلهم الوطواط الشخصيّ |
Bir kısmı tedaviden umutsuzken, bir kısmı da bu ilacın kendilerini aşağıladığını düşünüyor. | Open Subtitles | البعض منهم هم راغبين جدا به بينما الاخرين مغتاظين من مجرد التفكير به |
Napoli Kralı, önceki evlilikten yeni evliliğe bir yük getirilemeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | يشعر ملك نابولي بأنه لا يستطيع أن يقوم بزواج محمّلة للنهاية |
Tatlım, sana bir şey soracağım, çocuğunun babası Michael'la ilişkin hakkında ne düşünüyor? | Open Subtitles | دعيني اسألك يا عزيزتي ما هو رأي والد الطفلفي خصوص مواعدتك لإبني مايكل؟ |
Birilerinin kendisine bir mesaj gönderdiğini düşünüyor. | Open Subtitles | تظنّ أنّ أحداً ما, يحاول أن يوجّه رسائل إليها أو شيئاً ما. |
Bir hayali kıskanıyor gibi olmak istemiyorum ama herhalde bu adamı çok fazla düşünüyor olmalısın ha? | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو غيوراً من الهلوسه لكن لابد أنكِ تفكرين بذلك الشخص كثيراً أليس كذلك ؟ |
O zaman, origaminin ruhunda, arka koltuğunu yatak yapmayı hiç düşünüyor musun, Kitt? | Open Subtitles | حسنا حسنا ، إذن وفقا لروح الأوريجامى هل فكرت بتحويل المقعد الخلفي لديك |
Söylentilere göre, resmiyetin dışında çok eğlenceliymiş. Gitmeyi düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | ليس حفلاً رسمياً لكنه ممتع هل تعتقد أنك ستذهب ؟ |
- Cuma günü bayram konseri provasına gitmeyi düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل تخطط إلى الذهاب إلى تدريب حفل العطلة ليلة الجمعة؟ |
Bu sadece bir kurgu. Ayrıca çocuğun ondan olmadığını da düşünüyor. | Open Subtitles | الآن هى مجرد أوهام أنها أيضا تعتقد أن الطفل ليس ابنها |
Mostow'un gizli galerisini bulmamızın Patterson'dan şüphe için yeterli olmadığını düşünüyor. | Open Subtitles | يفكّر إيجادنا موستو المعرض السري لن يعمل ه أيّ حسنات مع باتيرسون. |