ويكيبيديا

    "denizi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البحر
        
    • بحر
        
    • البحار
        
    • المحيط
        
    • ببحر
        
    • للبحر
        
    • البحرَ
        
    • لبحر
        
    • كبحر
        
    • بحرٌ
        
    • البحرّ
        
    Fakat çöküşü iki yıl sonra dar Manş denizi'nin karşısındaki birinden kaynaklandı. TED و لكن يأتي الطوفان فقط بعد سنتين عبر البحر الضيق للقناة الإنجليزية.
    Peş peşe gelen gök gürültüleri sanki yamaçları ve denizi uykudan uyandırıyor. Open Subtitles دوي وراء دوي كما لو كان الرعد يوقظ البحر و سفوح التلال
    Sana emreden O'dur. O ki, denizi ve fırtınayı yatıştırdı. Open Subtitles أنه هو من يأمرك انه هو الذي هدأ البحر والعواصف
    Ama Kuzey denizi'ni görmedim. Haydi gel, benimle kalırsın. Bir çaresine bakarız! Open Subtitles لكني لم أرى بحر الشمال تعال يمكنك أن تبقى معي، سنتدير الأمر
    Benim önerim, Mercan denizi savaşından sonra tekrar görüşmek olacak. Open Subtitles انا اقترح ان نجتمع مجددا بعد حملتنا فى بحر كورال
    Böylece ben dönene kadar denizi izleyebilirsin. Hadi git,bir dene. Open Subtitles حتى يمكنك مشاهدة البحر حتى أعود ، هيا ، جربيه
    Biz burada zaman kazanırken, siz, Lord Byakuran, denizi aşabilirsiniz. Open Subtitles بعد أن ننتهي من الطقوس سوف نغادر عن طريق البحر
    Bizim donanmanın bırakıp gittiğini ve Japonların denizi kontrol ettiğini biliyorduk. Open Subtitles علمنا أن أسطولنا قد غادر وأن اليابانيون استعادوا السيطرة على البحر
    Sonra Japon denizi'ne gitmek için gece treninde kaldılar ve geceyi birlikte geçirdiler. Open Subtitles وحتى انهما قد استقلا قطار الليل الى البحر الشرقى و امضيا الليلة معا
    Eksodos kitabında Tanrı Musa'ta emrediyor Kızıl denizi ikiye böl falan filan. Open Subtitles اتعلم في كتاب الهجرة والرب امر موسي بان يشق البحر الخ الخ.
    Bu sırada Doğu denizi'nin doğu ve batı kısımlarında da olsun. Open Subtitles في حين البحر الشرقي يطوق لهم في كل من الجنوب والشرق.
    Çünkü bence, çok basit bir şey olan denizi görmeyi öğrenmek hepimizin yararına olabilir. TED لأنني أعتقد أن بإمكاننا جميعاً أن نستفيد من فعل شيء ما بسيط جداً، و هو تعلم رؤية البحر.
    Bu da küçük bir topluluğa, neredeyse denizi savunan büyük bir insan hareketine dönüştü. TED فكبر الأمر حتى أصبح تجمعًا صغيرًا، إلى أن صار حركة كاملة من الناس الذين يدافعون عن البحر.
    Nükleer bir denizaltı, 5 gün önce, Beaufort denizi'nde, onun aracını buldu. Open Subtitles أي حدّدت غوّاصة نووية مكان حرفته في بحر بيوفورت قبل خمسة أيام.
    Kuzey'in nükleer program yürüttüğü şüpheleri ve ABD donanmasının Güney denizi'ne ilerleyişi arasında ülkede gergin bir hava hakim. Open Subtitles التوتر بلغ أعلى مستوياته وسط شكوك من كوريا الشمالية بشأن برنامجها النووي وتقدم سفن الولايات المتحدة في بحر الشرق.
    Hadi! Kuzey denizi'ne sakladığınız bir uzay geminiz var. Sinyal gönderiyor. Open Subtitles لديكم سفينة فضائية مخبأة فى بحر الشمال وهي تقوم ببث إشارة
    Benim en büyük vurgunum, Güney Çin denizi'nden, adalara petrol taşıdığımız zaman gerçekleşti. Open Subtitles أكبر نجاحاتي كانت عندما كنا نحمل البترول إلى الجزر في جنوب بحر الصيني
    Kuzey denizi'nde Danimarka'nın 3 tane mevcut petrol rezervleri bulunuyor. Open Subtitles انها حالياً ثلاث مرات أحتياطيات نفط الدنمارك في بحر الشمال
    Aşırı karbondioksit, küresel ısınma dışında da sorunlara neden oluyor. Okyanusun kimyasını değiştiriyor, denizi daha asitli hâle getiriyor. TED ثاني أوكسيد الكربون الزائد ليس فقط يقود الى الإحتباس الحراري، لكنه أيضاً يغير كيمياء المحيطات، جاعلاً البحار أكثر ملوحةً.
    Kasım'ın sonlarında Kuzey Buz denizi bir kere daha buzla kaplanır. Open Subtitles بحلول أواخر شهر نوفمبر .يعود المحيط المتجمد الشمالي للإغلاق مرة أخرى
    Bütün mürettebatı Güney Çin denizi açıklarında bir yerde Endonezyalı korsanlar esir aldı. Open Subtitles تمَّ اجتياح طاقمها من قِبل قراصنة إندوسيّين بمكان ما ببحر الصين الجنوبيّ.
    Şapkamın altından manzarayı, denizi ve güneşi hayranlıkla seyrediyordum. Open Subtitles استلقيت هناك وأنا أسترق النظر من تحت قبعتي أستمتع بالمنظر الطبيعي للبحر وللشمس
    Ve sığ denizi zengin bir balık yatağına dönüştürür. Open Subtitles وهي تُحوّلَ هذا البحرَ الضحلَ إلى أرض صيدِ سمك غنيةِ
    USS Ronald Reagan geminiz, Japon denizi'ne doğru gidiyor ve destroyeriniz USS Lassen de, rotasını Sarı Deniz'e çevirdi. Open Subtitles ظابطك رونالد ريجان صنع طريقا لبحر اليابان... ومدمرينك.الظابط لاسين فى طريقه الى البحر الاصفر
    düğün alayı yavaşça geldiğinde bir hüzün denizi kaplar gözlerini. Open Subtitles "حينما وصل موكب زفافها" "ببطئ. كبحر من الحزن"
    İş yerinden biri lezbiyen denizi gibi olacak dedi. Open Subtitles أحدهم بالعمل أخبرني , أنه بحرٌ من السحاقيات.
    Karayip denizi dediler. Open Subtitles لقد ذكروا البحرّ الكاريبي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد