ويكيبيديا

    "destek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للدعم
        
    • مساندة
        
    • لدعم
        
    • دعماً
        
    • المساعدة
        
    • الدعم
        
    • المساندة
        
    • تعزيزات
        
    • التعزيزات
        
    • مساعدة
        
    • بالدعم
        
    • دعم
        
    • دعمك
        
    • داعمة
        
    • تدعم
        
    Erzak ve tıbbi yardım, artı istikrarı tekrar sağlamanıza yardım için destek personel. Open Subtitles طعام , وإمدادات طبية إضافة للدعم بأشخاص للمساعدة في إستقرار الوضع على كوكبك
    General Boutwell tüm ulustan büyük bir destek almışa benziyor. Open Subtitles يبدو أن الجنيرال بوتويل لديه مساندة من جميع أنحاء الولايه
    Bu, alışılmadık bir ilişki ve destek gurubu da bunu için var. Open Subtitles هذه علاقة غير طبيعية بشكل كبير ولهذا هذه المجموعة موجودة لدعم ذلك
    Ön tarafta acil olarak destek gerektiren bir durum var. Open Subtitles لدينا وضع خطر في المقدمة يتطلب دعماً فورياً هيا بنا
    Sandığımdan kötü durumdasın. Seni destek alacağın bir yere götüreceğim. Open Subtitles يالهى , هذا اسوء مما اعتقدت سأخذك لتحصل على المساعدة
    Rehberlik yoluyla zaman ve bilgi paylaşımı, akademik destek, ihtiyacı olanlara işletme eğitimi. TED مشاركة الوقت والمعرفة عن طريق الإرشاد، الدعم الأكاديمي، تدريب على الأعمال للأخريات المحتاجات.
    Lt şimdi, destek, rağmen bir çok sağlamaz değil mi? Open Subtitles لكنه لا يعطى المساندة الكافية الآن ، أليس كذلك ؟
    Endişelenme. Bir ikisi yaralı. destek gelene kadar bir yere ayrılmazlar. Open Subtitles لا بأس، عدد من الخصوم جُرحوا، لن يتحرّكوا قبلما تردهم تعزيزات.
    Benimle, binanın doğu bölümünde destek kuvvetle birlikte buluşmanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تقابلني عند الجانب الشرقي من المبنى ومعك التعزيزات
    Ona biraz destek olup... bunu saçma bir erkek-darbesi olayına dönüştürmesen ? Open Subtitles أيمكنك أن تكوني مساعدة ولا تعيدي هذا التهجم على هذا الغبي ؟
    Takımının her bir üyesi her an destek olabileceği kadar destek oluyor klinikteki kadınlara. TED كل عضو من فريقها وكل دقيقة تمضيها المرأة فى عيادتها تحظى بالدعم قدر الإمكان.
    Yine de politik eşitlik için daha geniş destek elde etmekte zorlanıyorlardı. TED ومع ذلك ، كانت تكافحن لتأمين دعم أوسع للمساواة السياسية بين الجنسين.
    destek göndermek istediği için onu suçlayamazsın. Seninle ilgili bir şey değil. Open Subtitles أنت تعلمين لاتستطيعين لومه , لإرادته للدعم أنا متأكد أن لاعلاقة لذلك
    Ben, Leslie Knope duygusal destek görev gücü'nün ilk kuralı nedir? Open Subtitles بين , ماهي اول مهمة لفرقة ليزلي نوب للدعم المعنوي ؟
    Yemin ederim, Tom, ben destek olmaya çalışıyorum, ama bu olayı anlamakta zorlanıyorum. Open Subtitles أقسم توم أنني أحاول أن أكون مساندة لكنني أجد صعوبة في فهم الأمر
    Herhalde ailesine destek olmak için haftada 80 saat çalışmak herkesin hayalidir. Open Subtitles أعتقد بأن حلم كل شخص أن يعمل 80 ساعة أسبوعيًا لدعم عائلة
    fakat yetkililerin gösterileri kırmadaki çabalarına rağmen, öğrenci hareketlerinin çok hızlı ve büyük bir destek, kazandığı da görülüyor. Open Subtitles لكن على الرغم من تصميم السلطات بمحاولات لسحق هذا الثورة، يبدو ان حركة الطلاب، تكتسب دعماً شعبياً عارماً سريع.
    Şey, tek yol bu, bayım. Veya destek hattını arayın. Open Subtitles هكذا تسير الأمور، يا سيدي، أو يمكنك الاتصال بخطّ المساعدة.
    Seninle tartışmak burada değilim. Sana destek olmak için buradayım. Open Subtitles أنا لست هنا لاتجادل معك انا هنا لتقديم الدعم لك
    Anlaşıldı. destek ekiplerine bu teröristleri canlı ele geçirmenin önemini hatırlatın. Open Subtitles أخبر فرق المساندة أن الأولوية هي القبض على هؤلاء الإرهابيين أحياء
    Bu,bir tarım vergisiyle yarışma değil... ...aslında bir destek. TED انها ليست منافسة، مع المزارعين الريفيين، انها حقيقة تعزيزات.
    Akıncılar görüldüğünde destek birlikleri gelene kadar, ateş ve duman sinyalleri kuleleri arasında gidip gelirdi. TED عند رؤية الغزاة، إشارات النار و الدخان تنقلت بين الأبراج حتى تصل التعزيزات العسكرية.
    Tutkularından biri de genç yazarlara destek olmaktı. Network Burs Programı'na yerleştirmişti beni. Open Subtitles أحد هواياتها كانت مساعدة الكُتّاب الشباب وأحضرت لي وظيفة في شبكة برنامج المنح
    İmparatorun da bunu sonlandırmaya ya da sonlanmasına destek olmaya cesareti yoktu. Open Subtitles ولم يكن لدى الأمبراطور الشجاعة الكافية ليأمرهم بالتوقف أو بمعنى أدق لم يكن ليحظى بالدعم الكافى ليأمرهم بالتوقف
    İşinde elde ettiği kazançlar sayesinde; kardeşlerine, üç yeğeni ile topluluğundaki diğer çocuklara okula gidebilmeleri için destek olabildi. TED من خلال أرباح أعمالها، كانت قادرة على دعم أشقائها، ثلاث بنات وأبناء وأطفال آخرين في مجتمعها للذهاب إلي المدرسة.
    Yani avantaj elde edeceğin fırsatı yakalayana kadar ona destek oluyormuşsun gibi gözükeceksin. Open Subtitles لذا ستنتظرين فرصة لتستخدمي أفضليتك بينما في نفس الوقت ستظهرين دعمك. أهذه نصيحتك؟
    Son 22 yıldır, Senato'da hiç bu kadar çok destek mektubu almamıştım. Open Subtitles لم أحظى برسائل داعمة لى على مدى 22 عاماً كما حدث الآن
    Umarım bundan sonra da bir aktris olarak bana destek olursunuz. Open Subtitles وآمل أنك سوف تدعم لي أبذل قصارى جهدي كممثلة المجند جديد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد