ويكيبيديا

    "dijital" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الرقمية
        
    • الرقمي
        
    • رقمية
        
    • رقمي
        
    • رقمياً
        
    • رقميّة
        
    • الرقميّة
        
    • رقميا
        
    • الرقميه
        
    • رقمى
        
    • إلكترونية
        
    • رقميًا
        
    • ديجيتال
        
    • الرقمى
        
    • الرقميّ
        
    dijital ilişkilerin bu genel çeşitliliği bağlamında güvenli bir şekilde ‘’yabancılığı’’ aramak bu yenilik için çok iyi bir temel olacaktır. TED وفي سياق هذا النطاق العريض من العلاقات الرقمية, البحث عن الغرابة بشكل آمن قد يكون وبشكل حسن أساس جديد لذلك الإبتكار
    Tuğla ve harçtan okul binalarından dijital yurtlara geçmek zorundayız TED يجب ان ننتقل من المباني الدراسية الحجرية الى الداخليات الرقمية.
    dijital dünya bize kendimizi daima meşgul, ebediyen meşgul olarak hissetmemiz için planlanmış. TED يتآمر العالم الرقمي ليجعلنا نشعر بأننا مشغولون إلى ما لا نهاية، مشغولون دائمًا
    Şu an üretimde olan şey, dijital üretimdeki dijital ip adı verilen şey. TED حاليا، في التصنيع، ما يحدث هو، ما يسمى بالخيط الرقمي في الصناعة الرقمية.
    Fakat Braille dijital kitaplardan yıllar önce dijitale geçti, 1980 yılların sonunda o hazırdı, neredeyse 30 yıl önce. TED ولكن لغة برايل أصحبت رقمية منذ سنين خلت قبل الكتب الرقمية، في بداية الثمانينات، أي قبل 30 سنة تقريبا.
    İyi haber şu ki, bizi tasarımlarımıza bağlayacak dijital sinir sistemi üzerinde çalışıyoruz. TED الأخبار الجيدة هى أننا نعمل على جهاز عصبي رقمي يربطنا بالأشياء التي نصممها.
    dijital bağlantı, yiyecekten bağışlara kadar her şey için kullanıldı. TED استخدمت التغطية الرقمية فى كل شيء بدءً بالطعام وصولًا للتبرعات.
    Bütün bir dijital bilgi katmanını gerçek dünyaya koymaya başlayacağız. TED سنبدأ بوضع طبقة كاملة من المعلومات الرقمية على أرض الواقع.
    Böylece bir anlamda, bu bir çeşit dijital bilgi tipiydi. TED إذاً إنها في أحسن تقدير نوع ما من المعلومات الرقمية.
    Beni yanlış anlamayın, bize büyük fayda sağladıkları için dijital platformları kullanıyoruz. TED والآن لا تسيئوا فهمي، نحن نستخدم المنصات الرقمية لأنها تزودنا بفائدة كبيرة.
    Firmanın konsepti ise geçmişte yapılmış olan analog süreçleri zurbağa zıplayışı ile geçecektik ve dosdoğru dijital prodüksiyonun içine dalacaktık. TED وكان هدف الشركة ومفهومها ان نقفز فوق الماضي قفزات كبيرة بأن نتجاوز التصوير البصري وهكذا .. الى الصناعة الرقمية مباشرة
    Birkaç sene önce, dijital ortama geçiş yapmak isteyen bir bankayla çalışıyordum. TED قبل عدة سنوات، كنت أعمل في بنك، أراد الشروع في التحول الرقمي.
    Bu örneklerin hepsindeki ortak nokta ise alıcı ve satıcıyı gerçek dünyadan alıp dijital dünyada buluşturma işlevini yerine getirmesi. TED ما تشترك به هذه الأمثلة هي نقل هذه الخاصية الأساسية من توافق البائعين والمشترين من العالم الحقيقي إلى العالم الرقمي.
    Öyle mi? dijital zoomu olan kaç kamera vardır? 5.000? Open Subtitles كم عدد كاميرات التقريب الرقمي عشرة ألاف ، خمسة ألاف؟
    Zavitz'in dairesinde dijital sıkıştırma araçları vardı. Bu şeylerin içine yüklemiş olabilir. Open Subtitles زافيتش لديه معدات رقمية متطورة بشقتة ربما يكون حملها على أى شئ.
    Birkaç karton yumurta, sprey boya ve bir dijital videoyla birlikte. Open Subtitles كذلك معه بعض صناديق البيض وعلب بخاخات الالوان وكاميرا فيديو رقمية
    Eğer dijital kameram olsaydı bu kadar ışıklandırma ekipmanına ihtiyacım olmazdı. Open Subtitles لو كانت عندي كاميرا رقمية لما احتجت الى كثرة اجهزة الاضاءة
    Fakat borç almak için çıksalar bile dijital dünyadaki analog oyuncularsınız. Open Subtitles لكن هذه ليست منطقتكم اصبحتم لصوص قديمي الطراز في عالم رقمي
    bunun sebebi tarihsel kayıtların büyük bir hızla dijital ortama geçiyor olması. TED والسبب في ذلك هو أن السجل التاريخي يتم تحويله رقمياً بسرعة كبيرة.
    Ona yepyeni bir dijital kamera aldım. Durmadan resim çekiyor. Open Subtitles ‫اشتريت له كاميرا رقميّة جديدة ‫والآن لا يمكنه التوقف
    Ayrıca evin dijital emisyonlarının internet servis sağlayıcısı için nasıl göründüğünü de merak ediyorduk. TED لكن كنا أيضاً مهتمّين بفهم كيف تبدو انبعاثات المنزل الرقميّة لمزوّدي خدمة الإنترنت.
    Erkeklerin beyinleri, dijital olarak şunlara göre yeniden döşeniyor: değişime, yeniliğe, heyecana ve devamlı uyarılmışlığa. TED أدمغة الأولاد تتم إعادة ربطها رقميا بطريقة جديدة بالكامل من أجل التغيير والتجديد والإثارة والاستثارة الدائمة.
    Gıcır gıcır dijital kameramızı test etmek için iyi bir fırsat olabilir. Open Subtitles اعتقد انها فرصه لكى نختبر الكاميرا الرقميه الجديده
    Gördüğümüz şeylerin büyük çoğunluğu dijital saçmalıklar, fakat sonra bunu fark ettim. Open Subtitles معظم ما رأيناه كان مجرد هراء رقمى ولكنى بعد ذلك لاحظت هذا
    1962'de dijital saatler yoktu. Open Subtitles تعمل بالرياضيات. هم ما كان عندهم ساعات إلكترونية في 962 1.
    dijital olarak dışlanmış insanlar, rekabet edemeyecekler geleceğin iş dünyasında, iletişime geçemeyecekler, daha az bilgi sahibi olacaklar daha az etkileşim, ve daha az sorumlulukları olacak. TED حسنا، إن المستعبدين رقميًا لن يكون بإمكانهم المنافسة في سوق العمل في المستقبل، سيكونون أقل ارتباطًا بالعالم وأقل إطلاعًا على المعلومات وأقل إلهامًا ويكونوا أقل مسؤولية.
    Tabii hepsi dijital olacak ki, tanıtım için vaktinde hazır olsun. Open Subtitles حملة كلها ديجيتال, بالطبع لكي يكون كل شيء جاهزاً لإطلاق المُنتج
    Öğrenci Olmeyer her bir öğretmeninin dijital video ve grafik dalında uzman olduğunu belirtti. Open Subtitles الطالب العسكرى أولميير أقر بها كل واحد من مدربيه قال انه سيكون خبيرآ فى رسومات الفيديو الرقمى والجرافيك
    Bu iki ay içinde, evin içinde bir saat bile dijital sessizlik olmadı, bir hafta şehir dışına çıktığımızda bile. TED خلال هذين الشهرين لم تكن هناك ساعة واحدة من الصمت الرقميّ في المنزل، ولا حتى عندما غبنا لأسبوع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد