ويكيبيديا

    "duruşma" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المحاكمة
        
    • المحكمة
        
    • الجلسة
        
    • للمحاكمة
        
    • جلسة الإستماع
        
    • المحاكمه
        
    • جلسة استماع
        
    • المحاكمات
        
    • بمحاكمة
        
    • المُحاكمة
        
    • جلسة إستماع
        
    • جلسات
        
    • محاكمتي
        
    • محاكمه
        
    • للمحكمة
        
    Mahkeme. duruşma gibi. Adalet ve hukuk konularının karara bağlandığı yer. Open Subtitles المحاكمة إنها مثل القضاء , مكان حيث العدالة والقانون يتم تطبيقهم
    Bree, ilk duruşma ile ilgili her şeyi çıkartmanı istiyorum. Open Subtitles بري, أريدك أن تسحبى كل شىء لدينا من المحاكمة الأولي
    Sayın hakim, duruşma başlamadan önce yazılı bir erteleme talebinde bulunmuştum. Open Subtitles قبل أن تبدأ هذه المحاكمة لقد كتبت طلب للحصول على تأجيل
    Şartlı tahliyede veya hapiste olan insanlar var, bazen yıllarca duruşma için bekliyorlar. TED لأنه هناك أشخاص تحت المراقبة أو بالسجن، ينتظرون عرضهم على المحكمة لسنوات أحيانًا.
    İkincisi, duruşma Pazartesi günü devam ediyor. Doktorlar ile konuştum. Open Subtitles ثانيا ,سيتم استكمال الجلسة يوم الاثنين لقد تحدثت مع الاطباء
    - duruşma 2004 senesindeki Demokratik Ulusal Kongre esnasında gerçekleşti. Open Subtitles المحاكمة جرت في عام 2004 وذلك خلال المؤتمر الوطني الديمقراطي
    Eyalet duruşma tarihinin en erken tarih olmasını talep etmektedir. Open Subtitles حسنا .. طلب الولاية لتقديم موعد المحاكمة قد تم قبوله
    Suçlamaya dair duruşma senatoda olur. TED المحاكمة الفعلية التي تلي الاتهام تنعقد في مجلس الشيوخ.
    Gözaltında olup olmasanız da, sistemimizde duruşma süreniz, ne kadar tehlikeli olduğunuza ya da kaçış riskinizin ne kadar olduğuna bağlı değil. TED في نظامنا، سواء كنت محتجزًا أم لا، انتظار المحاكمة ليس متعلقًا بمدى خطورتك أو نسبة احتمال فرارك.
    Burada, San Francisco'da San Francisco hapishanesindeki mahkûmların yüzde 85'i ön duruşma tutuklusu. TED هنا في سان فرانسيسكو، 85 في المئة من السجناء في سجننا في سان فرانسيسكو عبارة عن محتجزين ينتظرون المحاكمة.
    Bu San Francisco'nun 80 milyon dolar gibi bir rakamı her yıl ön duruşma hapsine harcadığı anlamına geliyor. TED وهذا يعني أن سان فرانسيسكو تنفق حوالي 80 مليون دولار سنويًّا لتمويل احتجازات ما قبل المحاكمة.
    Birisi havalandırma sisteminden duruşma salonuna doğru giden yiyecek izleri bırakmış. Open Subtitles شخص ما ترك أثر الغذاء فى نظام التهوية المؤدى لقاعة المحكمة
    Ayrıca, davranışlarında değişmeler görmek istiyoruz, hem duruşma salonunda hem de dışında. Open Subtitles وأيضاً نتوقع ان هنالك تغيير في سلوكك سواء بداخل المحكمة او خارجها
    Eminim ki burdaki herkes duruşma sonrası kalıp nutkunuzu dinlemek isteyecektir. Open Subtitles أنا متأكد من أن الجميع هنا سوف يرغبون فى البقاء بعد أن أجلت المحكمة لسماع خطبتك
    Aşırı sıcaklar nedeniyle duruşma yarın sabah ona ertelenmiştir. Open Subtitles بسبب الحرارة المفرطة سوف تؤجل الجلسة إلى العاشرة من صباح الغد
    Bu duruşma, sanıkların ucuz oyunlarıyla,gürültü patırtıyla ve sanıkların başka yöntemlerle davayı baltalamaya çalışmasıyla öne çıkan bir duruşma oldu. Open Subtitles هذه الجلسة تميزت بالتمثيل المسرحي والاستهزاء وتصنّعات أخرى.. استعملت من قبل المتّهمين.
    Ona bir duruşma vermek zorundayız ama hangi yasaya göre? Open Subtitles يجب أن نقدمه للمحاكمة , ولكن تحت أي قانون ؟
    duruşma yaklaşıyor ve bu olayların sonunda ne olacak Allah bilir. Open Subtitles جلسة الإستماع إقتربت، و الله وحده يعلم أين سينتهي الوضع برمته.
    Şu an yok, ama amacım duruşma esnasında bu kanıtı bulmak. Open Subtitles ليس هذه المره يا سيدى ، لكنه فى نيتى ان افعل هذا اثناء مسار المحاكمه
    Bay Gardner ve müvekkilimiz aleyhindeki duruşma için devam etme niyetindeyiz. Open Subtitles نحن نطلب جلسة استماع للنظر في تحيزك ضد السيد غاردنر وموكلتنا
    Mahkemede bir kargaşa yaşanmış ya da saldırgan mahkemede kendini göstermiştir diye kurbanların duruşma kayıtlarından kopya almaya çalışıyorum. Open Subtitles انا هنا للحصول على نصوص المحاكمات الاصلية للضحايا ظننت انه قد يوجد اضطراب في المحكمة او عرف المجرم عن نفسه.
    Bu bir duruşma değil. Yanında bulunmaya hakkım var. Open Subtitles هذه ليست بمحاكمة لدي كل الحق لأكون هنا معها
    Bu duruşma filoyu çökertecek. Open Subtitles هذه المُحاكمة ستقوم بإسقاط الأسطول بأكمله
    Adil bir duruşma istiyorum. Bana en azından bunu hak görün. Open Subtitles أطلب جلسة إستماع عادلة، إضمن لي هذا على الأقل
    Bir çok politik analist Saray Yargı Komitesi'nin iddianamelerinin duruşma başlatacağını öngördü. Open Subtitles عدد من المحللين السياسيين توقعوا أن اللجنة القضائية للمجلس ستبدأ جلسات الإستماع إلى بنود الإتهام. دعينا نتوقف هنا.
    Önce kamuoyumu çaldı, sonra avukatımı, duruşma günümü, ve şimdi de kahrolası jartiyerimi çaldı. Open Subtitles في أول الأمر سرقت شهرتي .. ثم المحامي ثم موعد محاكمتي والآن سرقت دوري
    Adil bir duruşma olacak, ama, bunula beraber, o bir katil. Open Subtitles سيحصل على محاكمه عادله، ولكن بالرغم من هذا هو قاتل
    - duruşma için hırsızlığın sanal canlandırmasını yapmamız için yardımın gerekiyor. Open Subtitles نريـد مسـاعدتك في عمـل جلسـة محاكاة للجريمة للمحكمة على المتهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد