ويكيبيديا

    "eldivenleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • القفازات
        
    • القفاز
        
    • تلامسا
        
    • القفازين
        
    • بالقفازات
        
    • القفّازات
        
    • قفاز
        
    • قفازاته
        
    • قفازه
        
    • قفازا
        
    • قفازاتك
        
    • قفّازات
        
    • القفازِ
        
    • وقفازات
        
    • والقفازات
        
    O zaman bulaşık yıkarken giy diye aldığım plastik eldivenleri niye takmıyorsun? Open Subtitles حسناً، إذاً لماذا لا ترتدي القفازات التي أحضرتها لك، عندما تجلي الصحون؟
    Kullanılmış eldivenleri ve kağıt havluları, tıbbi atık poşetine atın. Open Subtitles تخلصوا من القفازات المستعملة ومناشف الورق .في كيس نفايات طبي
    Görüyorsun, Stanley, bu eldivenleri okul tatilleri sırasında ata binerken giyerdim. Open Subtitles انظر يا ستانلى كنت ارتدى هذه القفازات عندما اقود اثناء عطلاتى من المدرسة
    Albay, eldivenleri giymeden önce kurbanlardan birine dokunduğunuzu söylemiştiniz, değil mi? Open Subtitles كولونيل، قلت انك لمست احد الضحايا قبل ان تضع القفاز
    Eve git, eldivenleri al ve benim yerime geri gel. Open Subtitles الآن عودى لمنزلك,واحضرى القفازات وتعالى الى منزلى
    Belki bu eldivenleri atsan daha iyi olur. Open Subtitles ربما يكون من الأفضل التخلص من هذه القفازات
    eldivenleri giydiğin sürece basın o adamın efsanesiyle peşinde olur. Open Subtitles الصحافة سوف تربط بهذا الرجل طالما ترتدى القفازات
    Tom, eldivenleri boşver. Eve gelmek istedi. Open Subtitles .توم، لقد نسيت القفازات وهو يريد العودة للمنزل
    Hiç haberim yoktu. eldivenleri elinden hiç çıkarmıyordu. Open Subtitles . أولاً أنا على علم بذلك . هو أبداً لم يرتدي القفازات
    Buraya gelince eldivenleri çıkarıp gerçek yüzlerini ortaya çıkaracağım. Open Subtitles وعندما يكونون بحوزتنا أخلع تلك القفازات وأكتشف حقيقتهم
    Ki bu iyi bir şey çünkü normal gözükmek için o kocaman eldivenleri giymek zorunda değilsin. Open Subtitles لأنك ليس عليك ارتداء تلك القفازات الضخمة من أجل التعويض
    Veya eldivenleri vitrine koydukları o seramik el kalıpları gibi. Open Subtitles أو إحدى تلك الأيدي الخزفية التي تُستعمل لعرض القفازات.
    Bence çok güzel. Kabloları veya eldivenleri görmüyorum. Open Subtitles أعني إنه جميل في ذهني لأني لا أر الأسلاك أو القفازات أو الموصلات.
    Örneğin bulaşmasını engellemek için, şu eldivenleri takmanı rica ediyorum. Open Subtitles اود وضع أحد هذه القفازات لك لتفادي تلوّث العيّنة
    Belki de şu ekstra eldivenleri giymelisin Benim ellerim terledi. Open Subtitles خذ هذه القفازات الخارقة . يداي تشعران بالدفئ الان .
    Bu eldivenleri kullanmanızı öneririm. Tedavi altındaki cüzzamın bulaşıcı olmadığı bir gerçek, ama rahibeler bu konuda çok titiz. Open Subtitles أقترح بأنّ ترتدى هذه القفازات أنا أعلم أن مرض الجذام تحت العلاج ليس معدي
    Sanırım bu, eldivenleri çıkarma vaktinin geldiğinin bir işareti. Open Subtitles أظن أن هذه إشارة ربما أنه وقت لأعلق القفاز
    Sorunuz yoksa eldivenleri vurun, köşelerinize çekilin ve işaretimi bekleyin. Open Subtitles تلامسا إذا لم يكن لديكما أسئلة, وتراجعا.
    Delinin biri çırılçıplak dolaşır, sadece şapkası ve eldivenleri var. Open Subtitles ثمة رجل في مستشفى المجانين يسير عارياً بأستثناء القفازين و القبعه
    Ama ben eldivenleri hep buna koyarım. Daha derindedir belki. Open Subtitles ولكن هنا حيث احتفظ دائما بالقفازات ربما لو بحثت أعمق
    Bunlar sanığın Aris marka eldivenleri birçok futbol maçında giyerken görüntüleri. Open Subtitles هنا صوراً للمتّهم وهو يرتدي القفّازات من نوع أريس بعديد من مباريات كرة القدم.
    Görsel gerçeklik eldivenleri. Seksenlerden beri varlar. Hiç tutmadı. Open Subtitles قفاز يحاكي الحركات الواقعية متداول منذ الثمانينيات ولازال متداولاً.
    Ölmesi iyi bir şey çünkü bu eldivenleri almak istiyordum... dolamak istiyordum onun... Open Subtitles شيء جيد هو ميتُ لكي أخذ قفازاته إنها الجولة الاخيرة .. صح
    Oraya ulaşmam tam olarak onun ellerini yıkayıp eldivenleri girme süresi kadar. Open Subtitles الوقت الذى استغرقته للانتقال الى هناك .. هو بالضبط الوقت الذى يستغرقه ليفرك يديه و يرتدى قفازه
    Fırın eldivenleri mi? Open Subtitles قفازا فرن؟
    eldivenleri çıkarma tatlım. Open Subtitles من الأفضل أن تظلي مرتدية قفازاتك يا عزيزتي
    Lateks eldivenleri her zaman yanında olan bir adli tıp elemanı. Open Subtitles مختصّ الجنائيّات الذي يحمل قفّازات لبن الشجر معه دائماً
    Lou Filippo eldivenleri temizliyor. Open Subtitles لو فيليبو هناك لمَسْح القفازِ.
    Uzun boylu, mavi gözlü. Kareli paltosu, şapkası, atkısı ve eldivenleri vardı. Open Subtitles هو طويل عيناه زرقاوين يرتدي معطف وقبعة وشاح وقفازات
    O sandelyede otururken üzerimde o vardı ve eldivenleri takmıştım, Open Subtitles لقد كنت ارتديه والقفازات عندما كنت جالسة على هذا الكرسى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد