Temel elementler evreni oluşturan maddelerdir, ...temel yapı malzemeleridir tabi ya! | Open Subtitles | العناصر الأساسية هي التي تكون الكون إنها وحدات البناء الأساسية بالطبع |
Onlara verdiğiniz elementler ve bunları veriş sıranız seyircinin ilgisini çekmek için en önemlu unsur. | TED | العناصر التي توفرها والترتيب الذي تجعلها عليه هي حتمية في مدى نجاحك أو فشلك في إشراك الجمهور. |
Bu üç yerde de göreceğiniz şey Honolulu, Oakland ve Mexico City'de kentsel hack çekirdeğindeki elementler. | TED | وذلك ما تراه في هذه الأماكن الثلاثة، في هونولولو وفي أوكلاند، وفي مكسيكو سيتي، هي العناصر الأساسية في القرصنة المدنية. |
Bir kimyasal reaksiyonda elementler yeni bileşenler meydana getirmek üzere tekrar bir araya gelir. | TED | في التفاعلات الكيميائية، العناصر تتفاعل لتكون مركبات جديدة. |
Yıldız ölümleri olmadan oksijen açığa çıkamaz. Hidrojen ve helyumdan ağır diğer elementler oluşamaz. Bu durumda yaşam da mümkün olmaz. | TED | لذلك بدون موت نجمي؛ لن يكون هنالك أكسجين أو عناصر أخرى أثقل من الهيدروجين والهيليوم، ومن ثم لن تكون هناك حياة. |
Oksijen ve nitrojen gibi elementler ile sayısız toz parçacığı çevremizdeki havayı oluşturur. | TED | العناصر مثل الأوكسجين والنيتروجين، حتى جزيئات الغبار التي لا تحصى يشكلون الهواء من حولنا |
Yıldızların tayfında büyük miktarda oksijen ve diğer elementler gördüm ve iki hafta uyuyamadım. | TED | ثم لم أستطع النوم لمدة اسبوعين عندما شاهدت الكمية الهائلة من غاز الأوكسجين وبقية العناصر داخل أطياف النجوم |
Ve inanıyoruz ki hala keşfedilmemiş elementler var | Open Subtitles | ونحن نعتقد أن هناك بعض العناصر لا يزال غير معروف |
Bu kayıp elementler halihazırda bildiklerimiz ile aynı karakterde. | Open Subtitles | هذه العناصر المفقودة لها نفس الطابع مثل تلك نعرفه. |
Bu da aynı Yunan trajedileri gibi, Senatör tüm elementler yere düşecek... | Open Subtitles | انه يشبه تلك المآسي اليونانيه ايها السيناتور جميع العناصر سوف تكون في مكانها |
elementler insanların eline geçmesin diye seni uyardım. | Open Subtitles | لقد حذرتك من أن تقع العناصر في أيدي البشر |
Elektron kaybeden elementler o elementin atomundan daha küçük, pozitif iyon haline gelirler. | Open Subtitles | العناصر التي تفقد الإلكترونات تصبح أيونات موجبة و هي أصغر من الذرات الأخري لنفس العنصر |
Radyum ve uranyum gibi kararsız elementler daha kararlı olmak için sürekli olarak çok daha küçük elementlere ayrışmaya devam eder. | Open Subtitles | العناصر غير المستقرّة كالرّاديوم واليورانيوم تنشطر باستمرار إلى عناصر أصغر لتصير أكثر استقراراً. |
Vücudumuzdaki elementler... | Open Subtitles | العناصر الموجود فى جسدك ليس بشكل عام و إنما بالأخص |
Yalnızca genel anlamda değil özel anlamda da vücudumuzu oluşturan hidrojen ve helyumdan ağır elementler uzun zaman önce ölmüş yıldızlardan geldi. | Open Subtitles | العناصر الموجودة في جسدك الأثقل من الهيدروجين والهيليوم جائوا من نجوم ماتت منذ زمن بعيد |
elementler davranış kurallarına uymak zorundadırlar yollarını kaybetmeden ve yalan söylemeden... ya da dövüşmeden. | Open Subtitles | العناصر لاتبتعد عن قواعدها وسلوكها بدون كذب او تضليل أَو قتال. |
Ödevin LowBrow komedisi izle ve de LowBrow'u oluşturan elementler hakkında bir kompozisyon... | Open Subtitles | إذا واجبكم سيكون مشاهدة كوميديا هزيلة الأداء وكتابة مقال عن العناصر التي جعلتها كذلك |
...tarz kendini veren elementler sinema'nın türü gibi karakteristikdir, | Open Subtitles | العناصر التي تعطي الأسلوب صفاته المميزة، كالسينما صادقة الأداء |
Öyle şiddetli ki, bir nükleer reaksiyonlar zincirini tetikleyip atomları birleştirerek yeni elementler yaratıyor... | Open Subtitles | وقد كان عنيفاً لدرجة أنه اشعل فتيل سلسلة من التفاعلات النووية مجبراً العناصر على الإندماج خالقة عناصر جديدة |
Karbon, oksijen ya da azot gibi elementler yoktu. | TED | لم تكن عناصر مثل الكربون، أو الأكسجين أو النيتروجين موجودة. |
Tüm bilinen elementler üzerinde testler yaptım ama hiçbiri Paladyum çekirdeğine uygun bir alternatif değil. | Open Subtitles | لدي حساب على كل عنصر غير محسوب و لا يوجد أي بديل للعنصر |
Yaşam için gerekli tüm elementler güneş sistemine dağılmış. | Open Subtitles | النظام الشمسي مليء بالعناصر اللازمة للحياة |