Emerald City'nin ortak alanına portatif yatakları koyabiliriz. | Open Subtitles | فكرتُ أنهُ يُمكننا وضع بضعة أسِرَّة نقالَة في الغُرفة المُشتركة لمدينة الزمرد |
Beni delikten çıkarttığın ve Emerald City'e geri dönmemi ayarladığın için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شُكراً لإخراجي من الحَجز و لترتيبكَ عودتي إلى مدينة الزمرد |
Neden hala Emerald City'nin işe yarayacağını düşünüyorsun? | Open Subtitles | لماذا ما زِلتَ تعتقِد أنَ مدينة الزُمُرُد ستنجَح؟ |
Emerald City Konseyinin ilk toplantısını başlatıyorum. | Open Subtitles | حسناً، أدعوا الاجتماعَ الأَول لمَجلِس مدينة الزُمُرُد للانعقاد |
Emerald'ın ilgilendiği tek şey kaptırdığım mallar. | Open Subtitles | كلّ ما يهم زمرد هو الأغراض التى سرقت منى |
Emerald City'e kaçak mal soktuğuna dair söylentiler var. | Open Subtitles | هناك شائعةً بأنكِ تهربين مواد ممنوعة إلى (إيمرالد سيتي). |
İkinci olarak Emerald City'ye dönmek istemeni anlıyorum. | Open Subtitles | و ثانياً، فهِمتُ أنكَ تودُ العودةَ لمدينة الزمرد |
Emerald City'deki en iyi huylu mahkûm olacağım. | Open Subtitles | سأكون الرجُل صاحب أفضَل سلوك في مدينة الزمرد |
Güzel, yalnız Emerald City'ye dönmüyorsun. | Open Subtitles | سيكون هذا جيداً. لكنكَ لَن تعود إلى مدينة الزمرد |
Seni Emerald City'ye geri gönderiyor olmam tamamen iyileştiğin anlamına gelmiyor veya kendine iyi bakmaman demek değil. | Open Subtitles | مُجرّد أني أُعيدكَ إلى مدينة الزمرد لا يعني أنكَ تعافيت تماماً أو أنهُ يُمكنكَ التوقّف عن الاعتناءِ بنفسكَ مُجدداً |
Birçok insan "Emerald City"yi bir daha açamayacağımızı düşünüyordu. | Open Subtitles | ظنَ الكثير منَ الناس أننا لَن نُعيد افتتاح مدينة الزمرد أبداً |
Ama hiçbirimiz memleketimiz Emerald adasını unutmadı. | Open Subtitles | ولكن لم ينسى أي منَا أصله القادم من تلك الأرض .. أرض الزمرد |
Bizim de Emerald City'de aynı talebimiz olacak. | Open Subtitles | سيكونُ لدينا نَفس المُطلبات في مدينة الزُمُرُد |
Ryan O'Reily bugün Emerald City'e dönüyor. | Open Subtitles | سيعودُ رايان أورايلي إلى مدينة الزُمُرُد اليوم |
Oz, Aylarca süren gerginlikten sonra isyanın çıktığı yer. "Emerald City" olarak bilinen bölüm mahkûmlar tarafından ele geçirildi. | Open Subtitles | أوز، حيثُ بعدَ أشهرٍ من التوتر، اندلعَ الشَغَب الوَحدة المعروفَة بمدينة الزُمُرُد تمَت السيطرة عليها من قِبَل السُجناء |
Emerald City'nin kurucusu söylendiğine göre yere tosladı. | Open Subtitles | الذي أوجدَ مدينة الزُمُرُد و يقول البَعض سبَّبَ خَرابَها |
Emerald City'deki son görevinle karşılaştırılınca burası oldukça sessiz. | Open Subtitles | حسناً، مقارنةً بموقعكَ الأخير في مدينة الزُمُرُد هذا هادئٌ جداً |
Geçen akşam kulüpte Emerald'i gördüm. | Open Subtitles | رأيت زمرد بالعرض الليلة البارحة |
Emerald'dan biriktirdiğim bir ikilik var. | Open Subtitles | لدى حوالى 2000 ادخرتها من عملى مع زمرد |
Treadstone, Black Briar Outcome, LARX, tüm beta programlar ve bu da ta Emerald Lake'e kadar götürüyorsun demek. | Open Subtitles | (تريدستون) و(بلاك بريار) (آوتكوم) و(لاركس). جميع البرامج التمهيدية، ممَّ يعني أن تكون البداية (إيمرالد لايك). |
South Emerald'daki apartmanından dağıtımı yapıyor. | Open Subtitles | يتعامل خارج شقّة على الزمردة الجنوبية. |
Gen Pop'dan Emerald City'ye gidebilecek kadar güçlü bağlantıları olan kişi. | Open Subtitles | هو ذات الرجل الذي استخدم معارفه لينتقل من العنبر العام إلى (إيميرالد سيتي). |
Biz düşündük ki Lonny'nin anısına, Emerald koyuna gidebiliriz. | Open Subtitles | اعتقدنا أنه من الممكن أن نذهب الى خليج إمرلاند فى ذكرى لونى |
- Bana Emerald Eagle'ı anlat. | Open Subtitles | -أطلعيني على مهمة (أيمرلد آيغل ) |
Kesinlikle Emerald City değil. | Open Subtitles | حسنا... بالتأكيد هى ليست مدينة زمردة. |