ويكيبيديا

    "etik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أخلاقياً
        
    • إيثيك
        
    • اخلاقي
        
    • الأخلاقية
        
    • أخلاق
        
    • أخلاقية
        
    • أخلاقيا
        
    • الأخلاقيّة
        
    • أخلاقيّ
        
    • أخلاقيّة
        
    • الأخلاق
        
    • أخلاقي
        
    • الاخلاق
        
    • اخلاقية
        
    • الأخلاقي
        
    Dünyada etik olarak hareket eden şirketlerin, böyle yapmayanlara göre daha iyi performans gösterdiklerini görüyoruz. TED نرى أنَّ الشركات التى تلتزم أخلاقياً في هذا العالم تفوق نظيراتها اللائي لا يفعلن ذلك.
    etik ve Hedge, kaçmak için gardiyanların nöbetlerindeki kusursuz anı beklerler. TED انتظر إيثيك وهيدج حتى اللحظة الموائمة عند استدارة الحارس وقاما بالهرب.
    O halde 450 ppm değerini hedefleyip, iklim müzakerelerinde iki derecelik artışı seçerek aslında etik bir tercihte bulunmuş oluyoruz. TED لذلك فان اختيار هدف 450 جزء لكل مليون واختيار درجتين لمفاوضات المناخ ما فعلناه اننا عملنا خيار اخلاقي
    Tüketiciler etik üretim süreçleri ve temiz enerji kullanan şirketleri desteklemelidir. TED وعلى المشترين دعم الشركات التي تستخدم الطاقة البديلة وعمليات التصنيع الأخلاقية.
    Süpermen ahlaklı biri. etik değerleri var. Open Subtitles سوبرمان لديه أخلاق حميدة, لديه أداب المهنة.
    Ve şimdi, tedarik zincirinin bağımsız cumhuriyeti... bizi tatmin edecek şekilde... ...yönetilmemekte olan etik tüketim... ...ve ticaretiyle uğraşabiliriz. TED والآن جمهورية سلسلة التوريد المستقلة هذه لا يتم حكمها بطريقة ترضينا بأن تشارك في تجارة أخلاقية أو استهلاك أخلاقي
    O zaman, sanırım o kadar da etik birisi değilsin. Open Subtitles اذا لربما أنت لست أخلاقيا تماما في نهاية المطاف نعم
    Yani, açıkçası, birçok alandaki insanlar etik beklentilerin altında kalmakta. Open Subtitles أقصد، من الواضح، في أيّ مهنة، الناس يُقصّرون عن بلوغ هدف العلامة الأخلاقيّة.
    Dahası etik olarak, şu anki bilgilerle elimizden araştırmalarımızı sürdürmekten başka bir şey gelmez. Open Subtitles علاوة على ذلك، وفى ضوء المعلومات الأخيرة فنحن مضطرين أخلاقياً إلى الإستمرار فى أبحاث البعثة
    Okul idare kurulundaki o dediğim dedik pislikler, hangi hakla Callie Roberts'in etik değerlerini yargılıyor? Open Subtitles هل هؤلاء الأوغاد البؤساء بإدارة التعليم لديهم الحق أن يصدروا حكماً أخلاقياً على كالي روبرتس؟
    etik, Güç Düğümünü güvende tutması için Hedge'e verdiğinde inanılmaz bir şey oluyor. TED حين أعطت إيثيك العقدة إلى هيدج ليحفظه بشكل آمن، حدث شيءٌ لا يصدق.
    Komadan çıktıktan sonra etik, üç talihsiz sürprizle karşılaşır. TED خلال الخروج من الركود، كانت إيثيك هي المتلقي الأقل حظاً لثلاث مفاجآت
    Hastalarımdan herhangi birinin kimliğini açıklamadan önce, etik uyarınca arama izninizi sormak zorundayım. Open Subtitles أنا مقيد بشكل اخلاقي أن أطلب منكما مذكرة رسمية قبل ان أكشف عن هوية أيٍ من مرضاي إذاً:
    Hemşiresiyle nasıl birlikte olabilir ki? etik diye bir şey yok mu? Open Subtitles كيف يمكنه ان يواعد ممرضته الا يوجد شيء اخلاقي في الامر
    Ona zarar verirler. Valiliğin etik sorunlarından dolayı bir müvekkil kaybetmiştim. Open Subtitles بل تضر لقد فقدت عميل بسبب القضايا الأخلاقية من مكتب المحافظ.
    Sorun şu ki, etik bir kurs. Bir tartışmalar dizisi. Open Subtitles المشكلة هي أنها مادة أخلاق وتتحدث عن الجدل
    Her iki şekilde de bize gösterilen... ...büyük bir ahlaki ve etik ikilemdir. TED على جميع الاحوال هم يعرضون علينا منظومة قيمية و أخلاقية ضخمة
    etik davranırsam işler yürümez sanayi sektörü insanlığa hizmet eder derseniz...bu doğru olmaz etik olmaya güçleri yetmez sisteminiz insanların hayrına çalışmak için tasarlanmamıştır. Open Subtitles لو كنت أخلاقيا ,سأفشل. عندماتقولأنّالصناعةتهتم بالناس،انهذاغيرصحيح. إنهملايتحملونأنيكونواأخلاقيين.
    etik değerler asla belirgin değildir ve asla kaybolmazlar. Open Subtitles القضايا الأخلاقيّة لا تكون واضحة أبدًا ولا تبتعد أبدًا
    Yapma! Bu sadece etik dışı değil, müstehcen de. Open Subtitles بالله عليك، ليس الأمر أنه غير أخلاقيّ فحسب، إنه فجور
    İhtiyacımız olan şey etik bir devrim, çünkü ancak bu sayede bu muazzam kaynakları dünyayı geliştirmek adına nasıl kullanacağımızı anlarız. TED وما نحتاجه هو ثورة أخلاقيّة لكي نستطيع إيجاد طريقة لاستخدام هذه الهبة الضخمة من الموارد لتحسين العالم.
    etik ve psikoloji arasındaki bu kesişim tramvay problemini ilginç kılan şeydir. TED وما يثير انتباهنا حول معضلة الترولي؛ أنها تمثل نقطة تقاطع بين علم الأخلاق وعلم النفس.
    Ama yaralanmamın en önemli nedeni etik değerlerdi. Open Subtitles كانت الاخلاق هى ما جعلتنى اجرح فى المقام الاول
    Hiç etik olmayan bir şekilde, bu yüzden lisansımı kaybedebilirim. Open Subtitles بطريقة غير اخلاقية بالكامل قد افقد رخصتي بمثل تلك الطريقة
    - etik kuruluna çıkmak zorundayım ve tanık olarak gelmeniz çok işime yarayabilir. Open Subtitles عليّ المثول أمام المجلس الأخلاقي و يمكنني حقا الإستفادة من شهادتكم يا رفاق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد