İnsanlarla çok fazla vakit geçirdiğin için mi bu hale geldin? | Open Subtitles | هل قضيت الكثير من الوقت مع البشر لذا أصبحت تتصرف مثلهم؟ |
Acı çektiğin bitkinlik dolu günleri yatakta geçirdiğin için şanslıydın. | Open Subtitles | محظوظ لأنك قضيت . تلك الأشهر المملة في الفراش |
Bu çocuklarla zamanını nasıl geçirdiğin hakkında kafalarda soru var. | Open Subtitles | هناك أيضا أسئلة حول كيف تقضي وقتك مع أولئك الأولاد |
Senin geçmişine ve içeride geçirdiğin zamana bakarak kim sana düzgün bir iş teklifi sunar? | Open Subtitles | نظراً لسجلك الأجرامى والوقت الذى قضيته هنا من الذى سيعرض عليك عمل لائق ؟ |
Burada geçirdiğin dört yıllık zaman diliminde, hep uslu davrandın. | Open Subtitles | خـلال السـنوات الأربـع التي قضيتها أنتَ هنا، كنت ولد جيّد |
Orada geçirdiğin zaman ceza sürenden çok. | Open Subtitles | تقْضي هناك وقتَا أكثرَ مما تقضيه في التقييد |
Arkadaşlarınla birlikte geçirdiğin zamanı kutlamak değil mi? | Open Subtitles | . . ألم تكن عن الإحتفال بالوقت اللي قضيتيه سابقا مع اصدقائك ؟ |
Affedersin, ama uzun zamandır birlikte zaman geçirdiğin kişi aslında benim planımdı. | Open Subtitles | سامحيني، لكن الشخص الذي كنت تقضين معه الوقت حتى الآن زرعته أنا |
Burada, ömür boyu mahkûmiyetinin 30 yılını geçirdiğin yazıyor. | Open Subtitles | أجلس هذا التقرير يقول أنك قضيت ثلاثين عاما من مدة عقوبتك |
Üç yıl geçirdiğin hücrede ne kadar ışık vardı? | Open Subtitles | ماهى كمية الضوء التى كانت تدخل الى الحجرة التى قضيت بها الثلاث سنوات؟ |
Otur. Üç yıl geçirdiğin hücrede ne kadar ışık vardı? | Open Subtitles | ماهى كميه الضوء التى كانت تدخل الى الحجره التى قضيت بها الثلاث سنوات؟ |
Arkadaşlarını ekip babanla vakit geçirdiğin için minnettarım. | Open Subtitles | أنا أقدر بالفعل تركك لأصدقائك حتى تقضي بعض الوقت مع رجلك العجوز |
Onu seversin sandım. Zeki, hoş zaman geçirdiğin diğer kadınlar gibi değil. | Open Subtitles | ظننت أنك قد تعجب بها هي ذكية و لطيفة و ليس مثل الأخريات التي تقضي وقتك معهن |
Burada öyle zamanlar geçirdiğin ki, yaşadıklarınız çoğu zaman ölümden beterdi. | Open Subtitles | الوقت الكثير الذي قضيته أنتَ هنا ينبغي أن يكون أسوأ من الموت |
Onunla konuşarak geçirdiğin zamana imreniyorum. | Open Subtitles | أنني أحسدك على الوقت الذي قضيته و أنت تتحدث معه |
Bana kardeşin olmadan geçirdiğin aylardan bahset. | Open Subtitles | أخبرني عن الشهور التي , قضيتها بدون شقيقك |
Bana kardeşin olmadan geçirdiğin aylardan bahset. | Open Subtitles | أخبرني عن تلك الشهور . . التي قضيتها بدون شقيقك |
Tahminim başkasıyla zaman geçirdiğin için onunla zaman geçirmediğini düşünüyor. | Open Subtitles | تخميني أنّها تحسبكَ لا تريد قضاء الوقت معها لأنّكَ تقضيه مع شخصٍ آخر |
Reno'daki küçük yerde striptiz yaparak geçirdiğin ay? | Open Subtitles | ذلك الشهر الذي قضيتيه تتعرين في ذلك المكان في رينو ؟ |
Başını birinin apış arasına sokup geçirdiğin zaman... iki durumda da değişmiyor. | Open Subtitles | ...... أنت مازلت تقضين نفس الوقت ورأسك عالقه بين رجلي شخص ما |
Ama çoğu gün onlarla geçirdiğin her dakika için teşekkür edersin. | Open Subtitles | ولكن في أغلب الأحيان... ستشكر آلهتك. على كل دقيقة تقضيها برفقتهم. |
Umarım, bizimle geçirdiğin zamanı ve yaptığın işi nasıl beğendiğimi biliyorsundur. | Open Subtitles | .. كم أقدّر لك الوقت الذي أمضيته معنا والعمل الذي قمت به |
Her şeyi bir kenara atmadan önce onlarla geçirdiğin saatleri, birlikte yaptığınız şeyleri? | Open Subtitles | ..الأوقات التي أمضيتها معهم والأشياء التي فعلتموها معاً قبل أن تتخلى عنها؟ |
İşte geçirdiğin onca zamandan sonra en azından seni bir bara götürüp kusuncaya kadar içirebiliriz. | Open Subtitles | حسناً, بعد كل هذا الوقت الذي قضيتهُ في العمل أقل شيء يمكن عملهُ أن نأخذكَ الى حانة و نقيم لكَ حفلة لائقة |
- Elbette bu. Çalışarak, güçlenerek geçirdiğin onca saatler... Sen bir avcı olabilirsin Elena. | Open Subtitles | جلّ الساعات التي قضيتِها بالتدريب لتقوي، بوسعكِ الغدوّ صيّادة يا (إيلينا). |
Bugün geçirdiğin günden sonra bunu hak ettin. | Open Subtitles | بعد ما مررت به من احداث لليوم. فإنك تستحق هذه. |
Yani gerçekten benimle zaman geçirdiğin için para almıyor musun? | Open Subtitles | اذا أنت فى الحقيقه لا تجنى أى شئ مقابل قضائك الوقت معى |
geçirdiğin kazadan sonra bunun hakkında konuşalı daha birkaç ay oldu. | Open Subtitles | لم يمض سوى شهرين منذ الحادث الذي تعرضت له وقد تحدثنا بشأنه |