ويكيبيديا

    "hedef" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هدفاً
        
    • يستهدف
        
    • أهداف
        
    • هدفا
        
    • المستهدف
        
    • المستهدفة
        
    • تستهدف
        
    • استهداف
        
    • الهدف هو
        
    • مستهدف
        
    • للهدف
        
    • هدفٌ
        
    • هدفنا
        
    • مستهدفة
        
    • هدفه
        
    Aksini düşündürecek kesin bir durum olmadıkça, içlerinden herhangi birinin hedef olabileceğini varsayacağız. Open Subtitles إن لم نقدر أن نحدد محفزاً واضحاً, سوف نعتبر اي واحد منهم هدفاً.
    Tahminimizce kendisine hedef olarak Gavel Cumhuriyeti'yle yapılacak olan – Open Subtitles ونحن نعتقد انه من المحتمل جداً ان يستهدف المحادثات السريه
    Birisi senin veritabanını kullanarak, kişisel hedef listesi hazırladığından beri. Open Subtitles منذ أخذ أحدهم قاعدة بياناتك وحولها لقائمة أهداف للقتل الشخصي
    FBI benim bir hedef olduğumu söyledi, yani sende öylesin Open Subtitles ومكتب التحقيقات يقولون اني اصبحت هدفا وانت ايضا اصبحت هدفا
    Gördüğün gibi, göçmenlerden veya vajinası olanlardan korkmadığıma göre hedef dinleyicileri ben değilim. Open Subtitles بما أني لا أخاف من أي شـيء لذا أنا لسـت من جمهورهم المستهدف
    hedef bölgesinde 10 ile 100 arasında değişen sivil sayısı. Open Subtitles ما بين عشرة إلى مائة، من المدنيّين في المنطقة المستهدفة
    Ve bence programa bu ismi vermelerinin nedeni toplumsal yapımızı hedef almaları. TED والسبب الذي أعتقد لأجله أنه تمت تسميتهم كذلك لأنها تستهدف بنياتنا التحتية
    Prentiss, sen ve J.J. Allyson'la konuşup Rebecca'nın niye hedef alınabileceğini sorun. Open Subtitles برينتيس انت و جي جي اعرفا من أليسون عن سبب استهداف ريبيكا
    hedef okurluk ve bunu yapanlardır. TED الهدف هو جمهور القراء ومن يقوم على ذلك.
    Adam, hedef tahtası gibi. Sizinkileri de katil zannetmiş. Kusura bakma. Open Subtitles إنه مستهدف وأعتقد بأن اولئك الرجال قتله , أعتذر عن ذلك
    Yine de kimsenin kitabına bir tane bile olsa öncelikli hedef yazdırmak istemeyiz. Open Subtitles مع ذلك, نفضل ألا نزيد هدفاً ذو قيمة كبرى في سجلات أحد ما.
    Güzelliğim, zekam, bikiniye hazır vücudum, beni kolay bir hedef yapıyordu. Open Subtitles جمالي , ذكائي وشكل جسمي في البكيني جعل منِّي هدفاً سهلاً
    Sanırım bunu her kim yaptıysa hem kocanızı hem de beni hedef almıştı. Open Subtitles و أظنّ بأنّ الفاعل كان يستهدف زوجكِ و كذلك أنا لا أعرف السبب
    Lise çocuklarını hedef almış. Aşırı doz alan oyun kurucuyu hatırladın mı? Open Subtitles فهو يستهدف طلاب الثانوية أتذكران لاعب الظهير الرباعي الذي أخذ جرعة زائدة؟
    Hiçbir politik manevraya veya kötü niyetli hedef göstermelere boyun eğmeyeceğim. Open Subtitles لن أرضخ أبداً لأي مناورات سياسية أو تحقيقات ذات أهداف خبيثة.
    Belki ortak nokta yaştır. Kurbanlarını kolay hedef olduklarından seçiyor olabilir. Open Subtitles ربما العمر هو الصلة يمكن أنه يختار ضحاياه لأنهن أهداف أسهل
    Her gün önde gelen bir Alman fabrikatör suikast girişimine hedef olmuyor. Open Subtitles لا يحدث كل يوم أن يكون رائد صناعات ألماني هدفا لمحاولة اغتيال
    Bizim hedef kitlemiz, sadece terörizmi sahneye koyanlar değil, daha önce de dediğim gibi, teröristlerdir. TED جمهورنا المستهدف لايقتصر فقط على منتجي الإرهاب، الإرهابين، كما قلت.
    Ve hedef bölgemizin bir yerinde kesinlikle bir ısı kaynağı var. Open Subtitles و هناك حتما مصدر للحرارة في مكان ما في منطقتنا المستهدفة
    El Zuhari, senin gibi ona zararı dokunacak insanları hedef alıyor. Open Subtitles آل زهري تستهدف الناس تحديدا الذين هم خطر عليه. اشخاص مثلك.
    Dışarıdaki diğer yaratıklardan farklı bir hedef alma algoritmaları vardır. Open Subtitles من الأرجح أنّ لهم خوارزمية استهداف مُغايرة عن الوحوش بالخارج.
    Diyelim ki, hedef zekâ testinden daha iyi yapmak. TED لنقل مثلًا أن الهدف هو الأداء بشكل أفضل في اختبار للذكاء
    Adam, hedef tahtası gibi. Sizinkileri de katil zannetmiş. Kusura bakma. Open Subtitles إنه مستهدف وأعتقد بأن اولئك الرجال قتله , أعتذر عن ذلك
    Kaptan. hedef için en iyi çözüm 120, hız üç deniz mili. Open Subtitles أيها القبطان ، الحل الأفضل لدينا للهدف هو مائه وعشرون.
    Bu çeşit bir hata modu kaçınılmaz görünüyor ve bu da kesin ve net bir hedef konulmasından kaynaklanıyor. TED لايبدو بأنّ تجنّبَ أخطاءٍ كهذهِ أمرٌ ممكن وهذا لأنّ الروبوتَ لديه هدفٌ صريحٌ.
    Üçüncüsü ise, hedef eyaletlerde kimlerin etkin olduğunu tespit etmek. Open Subtitles هدفنا الثالث هو لتحديد مَن الذي يتحكم في الولايات المستهدفة
    CTU'nun elinde, Başkan Suvarov'un helikopterinin hedef olduğunu doğrulayan istihbarat var. Open Subtitles لقد أكدت الوحدة أن المخابرات تقترح أن مروحية الرئيس الروسي مستهدفة
    Ve bunu Başkan Lula'nın herkesin günde üç öğün yemesini kendisine hedef olarak belirlemesinden sonra geniş çapta yapıyorlar. TED وهم يفعلون هذا على مستوى ضخم بعد أن أعلن الرئيس لولا هدفه لضمان أن يحصل كل فرد على ثلاث وجبات باليوم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد