Seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum. | Open Subtitles | أنا أحببتك منذ اللحظة الأولى التي رأيتك بها |
Hep seni ilk gördüğüm anı düşünüyorum bana dikkat etmeyeceğini nasıl düşündüysem. | Open Subtitles | أنا دائما أفكر بشأن المرة الأولي التي رأيتك فيها وهكذا إعتقدت أنك لم تنتبهي لي |
Seni ilk gördüğüm andan beri. | Open Subtitles | أنا أشعر بهذا تجاهك منذ أول مرة رأيتك فيها |
Seni ilk gördüğüm andan beri sana aşığım. | Open Subtitles | أنا مغرم بكِ منذ اللحظة التي وقعت عيني عليكِ |
Seni ilk gördüğüm andan beri böyle düşünüyorum. | Open Subtitles | ولطالما اعتقدت هذا منذ المرة الأولى التي رأيتك في المطعم |
Ve doğrusu, seni ilk gördüğüm andan beri seninle evlenmek istiyordum. | Open Subtitles | ولقد رغبت بالزواج بك منذ اللحظة الأولى التي رأيتك بها، كل ذلك صحيح |
Sende özel olan bir şeyler var. Seni ilk gördüğüm anda anladım. | Open Subtitles | هناك شىء مختلف بك، عرفت هذا من اللحظة التي رأيتك فيها |
Seni ilk gördüğüm anda çarpıldım ben. | Open Subtitles | من اللحظه التي رأيتك فيها كنت منشغل البال عنك |
Benim de ilk gördüğüm kişi sen olsaydın çılgınlar gibi işerdim. | Open Subtitles | كنت سأتبول كالمجانين في أول مرة رأيتك فيها |
Seni ilk gördüğüm andan beri sana âşığım. | Open Subtitles | أنا مغرم بكِ منذ أن وقعت عيني عليكِ أول مرة |
Çünkü ilk gördüğüm anda aşık olduğum ... kişiyle yakınlaşmak istedim .... | Open Subtitles | لأنني أردت التقرب لشخص وقعت في حبه من أول نظرة |
Her şey seni ilk gördüğüm günkü gibi sanırsam. | Open Subtitles | واو حسنا, يبدوا أن كل شيء كما هو منذ آخر مرة رأيتك فيها |
Seni ilk gördüğüm anı, yaşadıklarımızın tuhaflığını, ama seni düşünmeyi bırakamadığımı... | Open Subtitles | لقد أخبرتها كيف وقعنا في الحب من اللحظة التي رأيتكِ فيها و كم كان غريبا ذلك |
Bu kilisede seni ilk gördüğüm anı hâlâ hatırlıyorum. | Open Subtitles | لا زلت أذكر أول ما رأيتك هنا في هذا المعبد. |
Seni ilk gördüğüm zamanı hatırlıyorum. 13 yaşında falandın. | Open Subtitles | أتذكر أول مرّة رأيتكِ فيها، كنتِ بالثالثة عشر من عمرك |
Benim için tek kadın olduğuna, seni Twelve Oaks'da ilk gördüğüm gün karar verdim. | Open Subtitles | لقد حزمت أمري يا سكارليت، بأنكِ المرأة الوحيدة التي تناسبني منذ أول يوم رأيتك فيه |
Onu ilk gördüğüm günden ben ölene kadar tek aşkım o olacak. | Open Subtitles | ومنذ اليوم الأول الذي رأيتها فيه إلى يوم مماتي هي الوحيدة |
Babanı filmlerde ilk gördüğüm seferi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكّر المرة الأولى التي رأيت فيها والدك في فيلم |
Onu ilk gördüğüm zamanı unutamayacağım. Bana ne olduğunu anlayamamıştım. | Open Subtitles | لم أنسى اللحظة الأولى التي رأيتها فيه لم أعلم مالذي أصابني |
Patroniçe, seni ilk gördüğüm gece yaptığım gibi ulaştım sana. | Open Subtitles | سيدة رئيسة لقد غنيت لكِ مثل ما رأيتك أول مرة |
O her zaman ilk gördüğüm gibi küçük bir- çocuk olacak... değerli ve parlak. | Open Subtitles | سيكون دائماً كما رأيته أول مرة كطفل صغير ... بإندفاعه وبسالته |