ويكيبيديا

    "inanç" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإيمان
        
    • إيمان
        
    • الايمان
        
    • الدين
        
    • الأيمان
        
    • بالإيمان
        
    • فايث
        
    • إيمانك
        
    • الدينية
        
    • ايمان
        
    • ثقة
        
    • الإعتقاد
        
    • مؤمن
        
    • العقيدة
        
    • للإيمان
        
    "İnanç"ın web sitesindeki yazılara göre polisin elinde bir şüpheli varmış, Darryl Cotton, ve onlara sen yardımcı olmuşsun. Open Subtitles المقالات من موقع الإيمان مجرد قصص منشورة قائلةً بأن الشرطة مشتبهة بـ\ داريل كوتون و هذا ما أوصلهم إليه
    Kutsal ve inanç prensipleri dediği şeylerle bizimle dalga geçiyor. Open Subtitles إنه يحاول أن يهدم مجتمعنا بما يسميه بمبادئ الإيمان والقداسة
    İnanç mı? İnanç görebilecek kadar aydınlık ama kör edecek kadar karanlıktır. Open Subtitles بالكاد هناك ضوء في الإيمان يكفي لترى ولكن الظُلمة‏ كافية كي تعميكَ
    Herkesin kendi düşüncesi uyarınca ibadet etme hakkı olduğuna inanıyoruz, fakat inanç özgürlüğü, insanların inanışlarını suiistimal etme hakkı vermez! Open Subtitles نحن نعتقد أن كل شخص لديه الحق في العبادة وفقا لضميره لكن حرية الدين ليست رخصة للاعتداء على إيمان الشعب
    Ve inanç sorgulanır da, senin gibi bir melek anlamazsa... Open Subtitles وماذا سيحدث اذا تم امتحان هذا الايمان وملاك مثلك تماما
    Eğitim karşıtı ruhban, simya karşıtı klise, bilgiye karşı inanç Open Subtitles رجال الدين ضد التعليم, والكنيسة ضد الخيمياء, الإيمان مقابل المعرفة.
    Son paramı buraya gelmek için tek yön bilete harcadım, ve sen bana inanç üzerinden iyileşmekten mi söz ediyorsun? Open Subtitles لقد أنفقت الدولار الأخير المتبقي لدي للوصول إلى هنا في تذكرة ذهاب فقط، و أنت تخبرينني بالشفاء عن طريق الإيمان
    İnanç ile varabileceğiniz yer olağanüstüdür. TED و هذا شئ استثنائي لأي مدى يمكن أن يقودنا الإيمان.
    Bu, inanç sayesinde kabul ettiğimiz bir model. Ve bu sorun değil. TED إنه نموذج تقبلناه بكثير من الإيمان. و هذا حسن.
    İnanç beni ve kardeşlerimi üniversite öğrencileri bizi kilise okuluna davet etmek için evimize geldiklerinde buldu. TED وجد الإيمان طريقه إليّ وإلى أشقائي عندما حضر طلاب الجامعة إلى منزلنا لدعوتنا إلى مدرسة يوم الأحد.
    İnanç yolunu takip ettiğimizde ve el ele vererek birçok sorunumuzu çözmeye çalışırken fark edilebilecek kadar potansiyel olduğuna inanıyorum. TED وأعتقد يمكنُ تحقيق أكثر من ذلك بكثير عندما نسيرُ عبر فجوة الإيمان جنبًا إلى جنب في محاولة لحل العديد من المشاكل.
    MT: Kurgudaki bu inanç, herhangi bir tür temsilî deneyim için gereklidir. TED ماركو: هذا الإيمان بالخيال هو جوهري لأي نوع من التجارب المسرحية.
    Bu ayrıca, politik mekanizmada bir onur gücü olarak da inanç ifadesidir. TED هي كذلك تعبيراً عن الإيمان بالآلة السياسية كقوة للشرف.
    Keşke başka şeyler hissedebilsem bebek, benimle olduğun için heyecan ya da iyi bir anne olacağıma inanç gibi. Open Subtitles أتمنى لو كنت أشعر بشيء مختلف مثل، أنني مسرورة لأنك معي الان. أو إيمان بأنني سوف أكون أما صالحة.
    Ama güven olmadığı zamanlarda bile her zaman inanç var. Open Subtitles ولكن حتى عندما لا يكون هناك ثقة فهناك دائماً إيمان
    Fakat her müzisyen inanç ve mantık, içgüdü ve zeka arasında farklı bir denge kurar. TED لكن لكل موسيقي توزانه الخاص بين الايمان و المنطق، الغريزة و الذكاء
    Eğer karar vermek için zaman alacağını ister inanç İstediğiniz bir şey mi? Open Subtitles هلا أخذتِ وقتكِ لتقرري في ما إذا كان هذا الأيمان الشي الذي تريدينه؟
    Eski inanç toplum kuruyor, bir ordu çocuk yapıyor ve ahırını tepeleme dolduruyor. Open Subtitles وأقيموا مجتمعاً مليئاً بالإيمان إبنوا منزلاً تستطيعون فيه إعداد جيش واملئوا المكان بالماشية
    Ah , ah ... İnanç , biraz Bir sorun . Open Subtitles يا للهول, (فايث) هناك مشكلة صغيرة
    Tüm inanç sisteminiz buna sahip olan birine dayanmıyor mu? Open Subtitles ألا يعتمد إيمانك بأكمله على شخص واحد يمكنه فعل ذلك؟
    Bu fonların kullanım kaynaklarını kontrol etmeli ve inanç temelli organizasyonlarda aşırılıkları önlemeliyiz. TED علينا التحقق من مصادر استخدام هذه الأموال وضبط التجاوزات من قبل مؤسـساتنا الدينية.
    Bugüne kadar içimdeki tek inanç beni bir rahip olarak görmeleri imajıydı. Open Subtitles كل ما كنت املكه حقا اي ايمان لصورتى ككاهن ، و عليه
    Gene, inanç, kanıt yokluğunda dahi bir şeyin doğru olduğuna inanmaktır. Open Subtitles جين، الإيمان هو الإعتقاد بشيء بصدق حتى في عدم وجود دليل على ذلك
    Bu inanç devam ettiği sürece halkımızdan kimse savaşmayacak. Open Subtitles هل سيتبقى أى مسيحى مؤمن إذا لم يقاتل شعبنا من اجل ذلك ؟
    Ben şefkat hakkında islami bir bakış açısıyla konuşuyorum ve belki de benim inancım şefkat ile temellenmiş bir inanç olarak tasavvur edilenlerden biri değil. TED انا اتحدث عن الشفقة والرحمة من وجهة نظر إسلامية ، مع أن لا يعتقد الكثير من الناس وجود علاقة وطيدة بين العقيدة الاسلامية و الرحمة
    Müslümanların büyük çoğunluğu için cihad, inanç için içsel bir mücadeledir. TED بالنسبة للغالبية العظمى من المسلمين المتدينين، الجهاد هو نضال داخلى للإيمان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد