ويكيبيديا

    "kırıklığı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خيبة
        
    • للآمال
        
    • الإحباط
        
    • بخيبة
        
    • محبط
        
    • ظنك
        
    • خيبت
        
    • أملي
        
    • أخيب
        
    • يخيب
        
    • تحطم
        
    • إحباط
        
    • احباط
        
    • الآمال
        
    • سيخيب
        
    Bazen, oraya gittiğinizde, hemen hemen bir hayal kırıklığı vardır. TED بعض الأحيان حينما تصل، هناك ما يقرب من خيبة أمل.
    Mars yerine Amerikan bayrağı olması biraz hayal kırıklığı mı yarattı? Open Subtitles إنها خيبة أمل أن تكون أميركية العلم بدلا من علم المريخ
    Ölümsüz olduğunda insanların nasıl değiştiklerini görmek hayal kırıklığı yaratıyor. Open Subtitles عندما تعييش للأبد سيكون مخيب للآمال أن ترى البشر يتغيرون
    Tüm hayal kırıklığı, korku ve yalnızlık, bir zamanlar hissettiğim ... TED اذ ان كل الإحباط والخوف والشعور بالوحدة والذي كنت أشعر به
    birer yetişkin olarak birbirimizi tanıyamadığımız için hayal kırıklığı duyuyorum. TED اشعر بخيبة امل انه لم يكن لدينا الفرصة لنتعارف كبالغين.
    Şu anda seni eve götüremediğim için düş kırıklığı yaşıyorum. Open Subtitles أنا محبط فقط لأنني لا أستطيع أخذك للمنزل في هذه اللحظة.
    Hayal kırıklığı için kusura bakma. Gelecek sefer, pencereden geleceğim. Open Subtitles حسناً ، انا اسف لتخييب ظنك في المرة المقبلة سأدخل من خلال النافذة ، حسنا ؟
    Lemon ordövrlerde hayal kırıklığı yaşanmamasını garantiye almak için geldi. Open Subtitles أنه لتتأكد أتت ليمون الطعام في أمل خيبة يوجد لا
    Haklısın. Bizimkilerin 14 çocuğu var. Hatta birkaçı şimdiden hayal kırıklığı yarattı. Open Subtitles هذا صحيح انجب والداي 14 طفلا اثنين منهم كانوا خيبة امل هائلة
    Canım ya, şey hayal kırıklığı çok daha fazla seviyeye çıkmak üzere. Open Subtitles 42,765 ..حسنا إذا خيبة أمله على وشك ان تسوء 466 00: 20:
    Ama afet olmadı, çok büyük bir düş kırıklığı oldu. Open Subtitles لكنها لم تصبح جميلة، وهو ما كان مخيباً جداً للآمال.
    Kar ne kadar derinse avı tespit etmek o kadar zor olur ve bu çabanın ödülü hayal kırıklığı yaratabilir. Open Subtitles كلما كان الثلج عميقا ، و كلما كان من الصعب الكشف عن فريسة، ومكافآت للجهد يمكن أن تكون مخيبة للآمال.
    Hükümetin tüm bu olanları yapmış olması ve bizden gizlemiş olması büyük bir hayal kırıklığı. TED بالنسبة لي، أعتقد أنه من المخيب للآمال فعلا أن الحكومة قد قامت سرا بكل تلك الأشياء ولم تخبرنا.
    CA: Sizin konuştuğunuz bu dili seven, buradaki seyirciler gibi bir çok insanın yaşadığı hayal kırıklığı da bu bence. TED كريس: و لكنني أعتقد أنه الإحباط الذي يصيب الكثيرون، منهم الحاضرون هنا، هو الذي يجعلنا نتشوق إلى ما تتحدث عنه.
    Ve yine çok uzun zaman, bu çocuklar ve aileleri gereksiz hüsranlar ve hayal kırıklığı yaşamak zorunda kaldılar TED ولمدة طويلة, هؤلاء الأطفال وذويهم عانوا من الإحباط المفرط واليأس.
    Bu duygusal hayal kırıklığı ifadesini değiştirmek için ne gerekirse. Open Subtitles سأفعل أي شيء لتغيير هذا التعبير المليء بخيبة الأمل العاطفية.
    Bunu hep yapıyorum, son anda parti vermeye karar verip kimse gelmeyince de hayal kırıklığı yaşıyorum. Open Subtitles أنظم هذا في وقت متأخر جدا وانا محبط جدا لأنه لم يأتي احد لابأس، نحن نمرح
    Şimdi hayal kırıklığı yaşayacaksın, çünkü sadece şeker var. Open Subtitles حسناً، الآن سيكون ظنك خائب، لأنها مجرد حلوى.
    Düş kırıklığı için özür dilerim. Yaşayıp hayatın nimetlerini tadacaksın. Open Subtitles آسف أنني خيبت أملك، لكنك ستعيش لتستمتع بكل ثمار الحياة
    Senden ve senin küçülmenden hayal kırıklığı duyuyorum. Open Subtitles لقد خيبت أملي كثيراً بك, وبتفكيرك الصغير
    Hayal kırıklığı yaratmak istemem ama savaş bile var sayılmaz. Open Subtitles أكره أن أخيب أملك إذن ولكنها لا تعتبر حتى حربا
    Bazen teklifleri geri çevirmek, hayal kırıklığı yaşamaktan iyidir. - Başka birine teklif götürdün mü? Open Subtitles في بعض الأحيان أنه من الأفضل إيقاف تشغيل عروض، حتى لا يخيب.
    Gerçeğin arkasından koşmaları için onları cesaretlendirmem onları riske atmaktı -- zulüm ve hayal kırıklığı riskine. TED كنت بتشجيعهم لملاحقة الحقيقة اعرضهم للخطر خطر الاضطهاد، خطر تحطم قلوبهم.
    Şimdi, eğer Japonya'da bir iş yapmaya çalışıyor olsaydım bu sonsuz bir hayal kırıklığı olurdu. TED إن حاولت أن تبدأ عملك الخاص في اليابان، سوف يؤدي بك هذا الأمر إلى إحباط لا ينتهي.
    Hala kafasını sallıyor ve bunun kendi profesyonel kariyeri için bir hayal kırıklığı olduğunu söylüyordu. Open Subtitles وهو لا يزال يهزّ رأسه مردداً بأن ذلك أعظم احباط طوال مسيرته المهنية.
    Sürekli hayal kırıklığı yaratmanın bu kadar öngörü gerektirdiğini fark etmemiştim hiç. Open Subtitles لم أردك من قبل كمية التدبر التي تدخل في تخييب الآمال.
    Eve varınca nasıl bir hayal kırıklığı yaşayacağını düşünsene. Open Subtitles فكر فى كم سيخيب أمله عندما يصل الى المنزل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد