ويكيبيديا

    "kaçmaya" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الهرب
        
    • الفرار
        
    • تهرب
        
    • للهرب
        
    • للهروب
        
    • يهرب
        
    • الهروب من
        
    • بالهرب
        
    • نهرب
        
    • بالهروب
        
    • الخروج من
        
    • أهرب
        
    • الهُرُوب
        
    • هروب
        
    • الابتعاد
        
    Kılıcının ucu yıkımdan kaçmaya çalışan bir kadının ayağına değiyor. TED يتلاقى طرف سيفه بقدم امرأة أثناء محاولتها الهرب من الدمار.
    Lord Gilbert'in adamları, yakaladıkları rahip kaçmaya çalşırken onu öldürmüşlerdir. Open Subtitles أن احتجز رجاله هذا القسيس عند محاولته الهرب وقاموا بقتله
    kaçmaya, Şerif veya herhangi birisiyle konuşmaya çalışırsan, o kulaklarını keser. Open Subtitles ان حاولت الهرب او الذهاب الي الشيريف او غيرة سيقطع اذنيك
    Bu, Suriye nüfusunun yarısından fazlası kaçmaya zorlandı demek oluyor. TED وهذا يعني أن فوق نصف سكان سوريا أُجبروا على الفرار.
    kaçmaya çalıştım ama zihin güçleriyle beni yakalayıp sarsmaya başladı. Open Subtitles حاولت الهرب منها لكنها رفعتني بقواها البشرية وهزتني مثل الدمية
    kaçmaya çalıştım ama beyin gücüyle beni havaya kaldırıp, salladı. Open Subtitles حاولت الهرب منها لكنها رفعتني بقواها البشرية وهزتني مثل الدمية
    ama iki kere kaçmaya çalıştım. Birincisinde sadece dayak ile kurtuldum. Open Subtitles عندما جيئ بي هنا حاولوا أن يجعلوني مجنون, لذلك حاولت الهرب.
    Pis heriflerin görüntüleri artık elimde, kaçmaya kalkarlarsa, izlerini takip edip enseleyebileceğim. Open Subtitles الأن , لدي أفلام مراقبة للصوص لذا إذا حاول الهرب يمكنني تعقبهم
    Aslında şu anda kaçmaya çalışıyoruz, Ama biraz kavgaya ihtiyacımız var. Open Subtitles في الحقيقة نحن نحاول الهرب الآن و لكني أحتاج إلى شغب
    Sen kaçmaya çalıştın görevlide kendini korumak için seni dizinden vurdu. Open Subtitles فلقد حاولت الهرب كما ترى، وكان يدافع عن نفسه حين أصابك.
    Belki de artık kim olduğundan kaçmaya son vermen gerekiyordur. Open Subtitles ربما يكون من الافضل ان تتوقفي عن الهرب من حقيقتك
    kaçmaya çalıştım, çünkü şu anda bulunduğum bu ölüm yoluna girmek istemedim. Open Subtitles حاولت الهرب لمنع نفسي من القدوم لهذه المسرحية التي أنا بها الآن
    Karısı da mutfakta vurulmuş, yere düşmüş ve kaçmaya çalışmış. Open Subtitles الزوجة تم قتلها في المطبخ . سقطت , حاولت الهرب
    Sana zarar vereceklerini bilseydim asla kaçmaya çalışmazdım. Lütfen inan buna. Open Subtitles لو كنت اعلم أنهم سيؤذوكِ لما حاولت الهرب أبدًا، صدقيني رجاءً
    Hiç kimse kaçmaya, anne, baba ve kardeşlerini geride bırakmaya kalkışmadı. Open Subtitles لم يجرؤ أحدنا على الفرار وترك أبوه، أو أمه، أو أخوه
    Dediğimi unutmayın, Efendi Hawkins, ve bir daha kaçmaya çalışmayın. Open Subtitles استمع لما سأقوله لك يا فتى ولا تهرب مني مجددا
    Merlin geçitlerin, kaçmaya yardım etmesinin yanında suya da açıldığını söylemişti. Open Subtitles ميرلين قال ان هذه المياه تقود للهرب ولكن ايضا الى مياه
    Bir daha böyle kaçmaya çalışırsanız sizi temin ederim buna pişman olursunuz. Open Subtitles محاولة للهروب من هذا القبيل مرة أخرى، وأنا أعدكم سوف يندم عليه.
    kaçmaya, ortadan yok olmaya çalışıyorsa kızını da yanına alırdı. Open Subtitles لو كان هذا الرجل يريد ان يهرب لاخذ ابنته معه
    Ishmael, denize girerek “ruhundaki nemli ve çiseli Kasım”dan kaçmaya hazırlanırken kendi hikayesini anlatmaya başlar. TED بدأ اسماعيل برواية قصّته لنا عندما حاول الهروب من كآبته وعدم سعادته وإحباطه على الأرض بذهابه إلى البحر.
    Konu yer çekiminden kaçmaya geldiğinde bunun ilginç bir yolu var. TED ولكن عندما يتعلق الموضوع بالهرب من الجاذبية، هناك ثغرة.
    Teorim şu, hepimiz bazen kendi gerçekliğimizi incelemek, takdir etmek veya değiştirmek için kaçmaya çabalıyoruz. TED نظريتي هي بأننا جميعًا نعاني أحيانًا لكي نهرب لتحليل واقعنا، إما أن نقدّره أو نغيّره.
    Öykülere ve başka insanların hayatlarından kaçmaya her zaman ilgi duymuşumdur. Open Subtitles إنني مهتمة بالقصص منذ صغري و بالهروب إلى حياة الآخرين أيضاً.
    14 yaşında, bir bovling yolunda, oyun konsolundan çaldığım paralarla binadan kaçmaya çalışırken, güvenlik elemanı kolumu yakaladı ve hızla koştum. TED كان عمري 14 عاماً داخل مركز بولينج، كنت أسرق نقود لعبة أركاد وقبل الخروج من المبنى أمسك حارس الأمن ذراعي، فجريت.
    Geçmişimden kaçmaya çalıştım ama dün bana yetişti. Open Subtitles حاولت أن أهرب من ماضيَّ ولكنه جائنى بالأمس
    Süpheliler kaçmaya çalışıyordu ama, iki tanesini enseledim. Open Subtitles المشتبه بهم كَانوا يُحاولونَ الهُرُوب إعتقلَ إثنان منهم
    South Bronx'tan ve ülkedeki birçok şehirden beyazlar kaçmaya başlamış. Bankalar ayrımcı şekilde borç vermemeye başlamış ve bizim bölgemiz de TED وانتشر هروب البيض في جنوب برونكس وفي مدن كثيرة من الولايات المتحدة استخدمت البنوك الخطوط الحمراء، في بعض الأجزاء من المدينة
    Bir saçak altından diğerine koştum. Yağmurdan kaçmaya çalıştım. Open Subtitles أدخل واخرج الى الطرقات محاولة الابتعاد عن المطر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد