ويكيبيديا

    "kese" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كيس
        
    • الكيس
        
    • جراب
        
    • تفجرت
        
    • بكيسين
        
    • المثانة
        
    • صرة
        
    • الحويصلة
        
    • الكمادة
        
    • ستوقفنى
        
    Amniyotik kese zarar görseydi anne doğuma girer ya da çocuğu düşürürdü. Open Subtitles لو كان كيس الحمل مقطوع سوف تدخل الأم في المخاض أو تجهض
    Fener balığı orada kendisi ışıldayamaz ve onun yerine ışıldayan bakterilerden bir kese tutar. TED فسمكة أبو الشص لا تستطيع ان تضئ بمفردها، و لهذا فهى تحمل كيس من البكتريا المضيئة.
    - Şey, aslında yarım. - Aslında bu sadece bir kese kağıdı. Open Subtitles في الواقع، إنه مجرد كيس كانت المسافة طويلة من محل الورود
    Kalbinin etrafındaki perikardiyal kese iltihaplanmış ve kalbe de sirayet etmeye başlamış. Open Subtitles الكيس الشغافي حول قلبها ملتهب و ذلك بدأ يؤثر على القلب
    - Deri, sanırım. - Küçük bir deri kese. Open Subtitles مِن الجلد، على ما أظن- جراب صغير من الجلد-
    - Oh,hiç ayrılmadım. Bir ölü doğum opreasyonu yaptım, kopuk kese damar baloncuğu. Open Subtitles لم أرحل لقد قمت بحج قحف على كيس دموي ممزق
    Bir kese kağıdına nefes almadan ultrasona bile bakamıyorken, nasıl bir çocukla ilgilenebilirim ki? Open Subtitles لو أنني لا أستطيع تحمل صورة فوق صوتية , بدون التنفس في كيس هوائي فكيف سأتولى مسؤولية طفل؟
    Her yengeç kıymetli yumurtalarla dolu bir kese taşır. Open Subtitles كُلّ سرطان بحري يَحْملُ كيس البيضِ الثمينِ
    kese kağıdından çıkışı bile bulamaz. Open Subtitles هو لا يستطيع يجد طريق الخروج من كيس الورق
    Az kalsın unutuyordum. Sana Yunanistan'dan bir hediye getirdim. Bir kese zeytin. Open Subtitles لقد أحضرت لك تذكراً من اليونان كيس من الزيتون
    Aman Tanrım, çok heyecanlandım. kese kağıdı gerekebilir. Open Subtitles ياالهي , أنا متحمسة جدا لدرجة اني قد أحتاج الى كيس ورقي
    Başarılı bir yöntem, kese kağıdının içine dışkılayıp verandaya koyarak... Open Subtitles كان عندي نجاح عظيم بالتغوط كيس ورقي وضعتها على الشرفة هذا فعال جدا
    Banka, süslü duvarları olan kese kâğıdından başka bir şey değildir. Hepsi bu. Open Subtitles المصرف هو مجرد كيس من الاوراق لكن مع جدران افخم
    Eğer yapsaydı, o zaman Apollo Mercer'i öldüren kese çalışmasının başarısını göstermiş olurdu. Open Subtitles اذا كان كذلك فإن الكيس قتل أبولو ميرسر يمثل أكبر مجموعة لجهوده
    Kalp zarını açmak üzere, kalbin etrafındaki kese. Open Subtitles انه على وشك الكشف على التامور, الكيس حول القلب
    Çoğu kişi bu olmadan önce mesane kontrolünü kaybeder, ama ender durumlarda, - insanın idrara çıkma ihtiyacını hissetmediği gibi - kese acı verici bir şekilde parçalanıp kişiyi ameliyatlık edebilir. TED سيفقد معظم الناس السيطرة على المثانة قبل أن يحدث ذلك، ولكن في حالات نادرة جدًا، مثل عندما لا يستطيع الشخص الإحساس بحاجته إلى التبول، فيمكن أن يتمزق الكيس بشكل مؤلم ويتطلب ذلك عملية جراحية لعلاجه.
    İzci için bir kese var. Open Subtitles لديه جراب من أجل المتعقب
    kese kanla dolmuş. Open Subtitles تفجرت الدماء
    Eğer bana önceden iki kese altın vermezsen tabii. Open Subtitles حتى تدفع إلى بكيسين من الذهب مقدما
    Majesteleri için de hazine odasından bir kese altın vermeliyiz. Open Subtitles وعلينا أن نعثر على صرة من الذهب من غرفة الكنز لسموه.
    Kalbin etrafindaki kese gibi bir sey. Open Subtitles هذه هي الحويصلة التي تشدّ القلب.
    Bu kese yastığının altında bulundu. Open Subtitles لقد وجدت هذه الكمادة أسفل وسادتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد