ويكيبيديا

    "kocaman bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كبيرة
        
    • كبير
        
    • عملاق
        
    • كبيراً
        
    • ضخم
        
    • عملاقة
        
    • ضخمة في
        
    • ضخمه
        
    • بكاملها
        
    • هائلة في
        
    • يوجد الكثير من الفضلات
        
    • كبيرًا
        
    • ضخماَ
        
    • عملاقه
        
    • بحجم العالم كله
        
    Örneğin, belki de gerçeklik, bilinçli deneyimlere neden olan kocaman bir makinedir. TED مثلا ، يجوز أن يكون الواقع ماكنة كبيرة تتسبب في خبرتنا الواعية
    Orada hala kocaman bir balık var, ağzı şu büyüklükte olan bir balık. Open Subtitles أنت ما زِلتَ تُخرجُ كمية كبيرة من السمكِ هناك مَع فَمّ بهذا الكبرِ.
    Haydi neşelenin biraz. Kim kocaman bir kase dolusu yağsız süt ister? Open Subtitles هيا أيها الكئيبون، من يريد طاسة كبيرة من الحليب المجمد منزوع الدسم؟
    Her şeyi büyük özenle yerleştiriyor. Biri kocaman bir bıçak bırakmış. Open Subtitles انها تضع الأشياء بعناية فائقة شخص ما ترك سكين كبير خارج
    kocaman bir yatağa uzanıp iki gün boyunca uyumayı ve anne olmayı düşünüyorum. Open Subtitles إنني أفكر في التمدد على سرير كبير والنوم لحوالي يومين وأفكر في الإنجاب
    Dışarıda kocaman bir kilit varken, neden buna ihtiyaç duyalım ki? Open Subtitles لِمَ نحتاج إلى قفله وهناك قفل عملاق في الباب الخارجي ؟
    nasıl kaza olabilir ki bu senin hatan bayan, bu kocaman bir kamyon Open Subtitles كان يمكن أن يقع حادث إنه خطأك يا سيدتي ، إنها شاحنة كبيرة
    Buralarda dolanıyorsun, bu kocaman bir şakaymış ve Hollywood'dan Sam'in gelip seni kurtaracakmış, ama bu olmayacak değil mi? Open Subtitles لقد كنت تحومين حول المكان وكأنها مزحة كبيرة منتظرة سام الهوليودي كي ينقذك ولكن لن يحدث الآن، أليس كذلك؟
    İşte geliyorlar. Giderken John Amca'ya kocaman bir öpücük ver. Open Subtitles لقد جاءوا، أعط قبلة كبيرة إلى العم قبل أن يذهب
    Sonra ertesi gün adamın kapısında üzerlerinde ha var ha yok giysilerle belirip yanağına kocaman bir öpücük kondurur. Open Subtitles يظهرن على باب الشاب وهن يرتدين شيئا شفافا ويضعن قبلة كبيرة على وجهه وسيسامحها انا لا احب هؤلاء الفتيات
    İçinizden birisi, açılmayı bekleyen kocaman bir başarısızlık kutusu gibi! Open Subtitles وأحدكم ليس إلا علبة كبيرة من الفشل تنتظر أن تُفتح
    ...elimde sevdiğin çiçeklerden oluşan kocaman bir buket ile evde olacağım. Open Subtitles .. فسوف أكون في المنزل ومعي باقة كبيرة من ورودكِ المفضّلة
    ayrıca biri bana af dilemenin ... kimseyi küçültmeyeceğini... ve affedenin sevgi dolu kocaman bir yüreği olduğunu söylemişti. Open Subtitles بالمناسبة هناك شخص ما قال ان الاعتذار لا يقلل من قيمة الشخص و الذي يَغْفرُ له يَمتلكُ قلب كبير.
    kocaman bir kase patlamış mısırla kanepeye uzanıp arabaların korna çalmasını dinleyeceğim. Open Subtitles سأتكور علي الأريكة مع وعاء كبير من الفشار ,واستمع إلي تزمير السيارات؟
    Organı sülfür kokuyordu... ve kocaman bir fare kuyruğu vardı. Open Subtitles عضوه تفوح منه رائحة الكبريت وكان لديه ذيل جرد كبير
    kocaman bir yata sahip olup yüzdürecek göl bulamamak gibi. Open Subtitles إنه مثل أمتلاك قارب كبير ولا توجد بحيرة لتبحر فيها
    Daha sonra eve geldim ve annemden kocaman bir güvenoyu aldım. Open Subtitles وعندما ذهبتُ للمنزل وحصلتُ على صوت كبير مِن الثقة مِن والدتي.
    Karşıya yapılan büyük inşaatın kocaman bir et dükkânı olacağını duydum. Open Subtitles لقد سمعت أن البناية الكبيرة التي أمامنا ستفتح محل شواء كبير
    Işıldak gibi parıldayan dört ayaklı kocaman bir hayvan tarafından. Open Subtitles بواسطة حيوان عملاق ذو اربع ارجل والذي كان مضيئا كمصباح.
    Hem bütçemizi dengeler, hem de vatandaşlarımıza kocaman bir çek veririz. Open Subtitles سيكون ذلك كافياً لمعادلة الميزانيّة و إعطاء كلّ مواطن شيكاً كبيراً
    Bu komik. Onun kocaman bir burnu var ve senin... Open Subtitles ذلك مضحك هو يكون لديه أنف ضخم و أنت لديك
    Bence bu kocaman bir kamera. Küçük el kamerasına ne oldu? Open Subtitles أعتقد أن هذه كاميرا عملاقة ماذا حدث للكاميرات من الحجم الصغير
    kocaman bir A Listesi Hollywood partisine gidiyor ve bir röportaj bile yapamıyorsunuz. Open Subtitles لقد ذهبت الى حفلة ضخمة في هوليود ونحن لم نحصل على لقاء معها تعلىق
    1957 yılında bir sabah, beyin cerrahı Walter Penfield kendini böyle gördü, kocaman elleriyle tuhaf acaip bir yaratık, kocaman bir ağız, ve küçük bir popo. TED ذات صباح ، في العام 1957 جراح الاعصاب والتر بينفيلد رأي نفسه هكذا مخلوق شاذ غريب بايادي ضخمه فم ضخم وعجيزة صغيره
    Önümüzde daha kocaman bir hafta sonu var. Harika olacak. Open Subtitles لدينا عطلة الأسبوع بكاملها لنتطلع اليها سيكون الأمر رائعا
    Bugün duyuruyoruz, her türlü ihaleyi İnternet'e koyacağız, böylece herkes yüksek miktarda para ve ve aynı zamanda da, inanıyorum ki, refahta kocaman bir artış elde etmenin koşulları ve şartlarının neler olduğunu görebilecek, TED سوف نجعل كل العقود, ونعلن هذا اليوم متاحاً على الإنترنت, لكي يراها أي شخص ما هي الشروط, وما هي الظروف سوف تستمد قيمة كبيرة للمال ولكن باعتقادي كذلك, زيادة هائلة في الرفاهية كذلك
    Böylece, ona ilk tasarladığım set kocaman albüm etiketinin olduğu kocaman bir ışık kutusu oldu. TED كانت أول مجموعة مشاهد صممتها صندوقًا كبيرًا يشعُ ضوءًا يشمل اسمه وملصقًا بسجلاته.
    kocaman bir yılan görmüşler. Open Subtitles يقولون أنهم رأوا ثعباناَ ضخماَ
    N.O.R.A.D. kendisi için kocaman bir sıçrama elde etti. Open Subtitles مركز القيادة الفضائية أخذ قفزةً عملاقه نحو الأمام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد