"mesajı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• الرساله
• الرسائل
• الرسالة
• رساله
• رسالتي
• رسائل
• رسالته
• رسالتك
• البريد
• رسالة
• النص
• بالرسالة
• رسالتها
• لرسالة
• برسالة

Ah, selam söylediğimi söylersin. Ona bu mesajı sonra iletirim.
أخبره أني أقول له مرحبا سأدعوه لاحقا مع هذه الرساله

Geçen hafta doğum günü mesajı attı, o zamandan beri biraz mesajlaşıyoruz.
أرسلت لي رسالة إلكترونية الأسبوع الماضي في عيد ميلادي، وأخذنا نتبادل الرسائل.

Bu mesajı bütün Dünya uluslarına iletmeniz için ısrar ediyorum.
واني أحثكم على أن تحيلو هذه الرسالة إلى أمم الأرض.

Otobüse biner, telefonu açar ona mesajı gönderir ve kapatırız.
ممكن ان نركب اتوبيس ونرسل له رساله نشغله , ونغلقه

- Miniğim, geldin. mesajı aldığından emin değildim. - Eh, tabii ki geldim.
ــ عزيزتي، أتيتِ، لم أكن واثقاً أنِك تلقيتِ رسالتي ــ حسناً، بالطيع أتيت

Bu yüzden çok fazla tepki mesajı almış gibi görünüyor.
و يبدو أنها تلقت الكثير من رسائل الكراهية بسبب هذا

mesajı iletir iletmez salya sümük ağlamaya başladı ve kaçtı.
انفجر هذا واحده في البكاء وهرب والثاني قام بتسليم رسالته

- Telesekretere bıraktığın mesajı aldım. - Bir tür tuhaflıklar gecesiydi.
لقد وصلتني رسالتك على ماكينة الرد لقد كانت ليله غريبه

Geçen geçe danstan sonra bana o mesajı attığın için.
لإرسالك لي تلك الرساله في تلك الليله بعد حفل الرقص

Demokrasi, annenizin bana bıraktığı ve, size iletmeyi unuttuğum bir mesajı gibidir.
الديمقراطية ، هي ان امك اتصلت اليوم الفائت ونسيتُ ان اعطيك الرساله.

U-Boat'ı gördüğümüzde şu mesajı donanma karargahına şifrele.
عندما تكشف هذه الغواصه عن نواياها شفر هذه الرساله إلى عمليات الأسطول

Birkaç Facebook, ve Twitter mesajı yolladım, ve insanlara 2011'de yapacağım TEDTalk'ımın (TED Konuşması) isim haklarını satın alma fırsatını verdim.
بعثت بعض الرسائل من الفيس بوك ورسائل من تويتر وأعطيت الناس الفرصة لشراء حقوق الإسم لمحادثتي في تيد ٢٠١١

Tamam, şimdi de geriye doğru, bakalım buradaki sözde gizli mesajı duyabilecek misiniz?
حسنا، هذا هو الاستماع بالعكس، لنرى ما اذا كان يمكنك سماع الرسائل الخفية التي من المفترض أن تكون هنا في الداخل.

Eğer rakip yine de mesajı almazsa asıl erkek biraz gövde gösterisi yapar.
الذكر المنافس يعرض فقط قليلا من عضلاته اذا فشل الآخر في تلقي الرسالة

Benimki sadece bir düşünce ama, eğer ben cennette olsaydım mesajı doğru anladıkları sürece İncil in içindekiler umurumda bile olmazdı.
ربما هذا لانى اتكلم ولكن اذا كنت انا فى الجنة انا لااريد ان يقول هذاالانجيل طالما هم فهموا الرسالة بشكل صيحيح

Son mesajı bu belki de bu yüzden Joey'i bıraktı.
هذه اخر رساله هنا لكن ربما لذلك هي تركت جوي

Mucize olur da bu mesajı alırsan... dikkatlice dinlemeni istiyorum.
إذا وصلتكِ رسالتي بمعجزة ما أريدكِ أن تستمعي لها بدقة

Yani hepsi değil ve bana nefret mesajı gönderenler de ama şaşırırsınız.
أعني، ليست كلهم وليس أؤلئك الذين يرسلون لي رسائل كُره لكن ستكون متفاجئ.

Ama bu onun sadece var olma sebebi değil aynı zamanda mesajı idi.
ولكن المحور ليس فحسب ما كان يهدف اليه .. بل رسالته

Evet, mesajı aldım. Aslında çok meşguldüm.
نعم، وصلتني رسالتك في الحقيقة، لقد كنت مشغولاً جداً

Ve biri posta kutunuzu açtığında size haber gelir, iPhone'unuza bir uyarı mesajı düşer.
وما ان يقوم ساعي البريد بفتحه حتى يتم اشعار صاحبه بذلك عن طريق رسالة تنبيه ترسل الى الآي فون خاصته

Önemli sağlık mesajı: blog yazma sağlığınız için tehlikeli olabilir, özellikle de erkekseniz.
رسالة صحية مهمة: التدوين قد يكون خطرا على صحتك، خصوصاً إذا انت مُذكر.

Bana gönderdiği güzel mesajı okumayı önemsemezdim.
وأضطر أن أتجاهل قراءة هذا النص الجميل الذي أرسلته لي.

Bu çocuklara verdiğiniz mesajı gerçekten düşünmeniz gerek.
يجب أن تهتموا بالرسالة التي توصلونها لهؤلاء الشباب

Sonra o da verdiği mesajı değiştirme ve değerini müşterilere aktarma sorumluluğunu alma yolunda adım attı.
وهكذا بدأت رحلتها بتحمل المسؤولية لتوصيل قيمتها للعملاء وتغيير رسالتها.

Neden mesajı attıktan sonra gitmeme izin vermedin ki? .
انا لا اعرف لماذا لم تدعني ان ارسل لرسالة للرجل

Şimdi, tüm şerefli sayılan şeyler adına onlara bir barış mesajı vereceğiz, sonra ateş edeceğiz.
سنتصل برئيس الكوكب المحايد برسالة سلام, ثم سنطلق النار