"ne yapacağımı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• ماذا افعل
• ما أفعل
• ما العمل
• ما أفعله
• ما سأفعله
• ما سأفعل
• ما الذي سأفعله
• مالذي سأفعله
• بما سأفعله
• ما افعل
• ما علي فعله
• ما يجب القيام به
• ما عليّ فعله
• ماذا سافعل
• بما أفعل

Benden ne yapmamı istiyorsun Shaun? İnan Ne yapacağımı bilmiyorum.
ماذا تريدني ان افعل يا شون لا ادري ماذا افعل

Şimdi, eğer uçak suya inerse Ne yapacağımı bilmiyor olacağım.
الان لو هبطت الطائرة فى الماء لن اعرف ماذا افعل

Bununla Ne yapacağımı bilmiyorum ama belki Isolus gördüğünde gemisine atlar.
لا أعرف ما أفعل به، لكن ربما يركب عليها الآيسولوس فحسب

Bunla ilgili Ne yapacağımı bilmiyorum. Eğer çocuklara bir tehlike varsa...
لا أعرف ما العمل حول هذا إذا هناك خطر على الأطفال

Özellikle de birkaç ufaklığın Ne yapacağımı söylemesinden hiç hoş...
وأنا خاصة أكره أن يملى علي ما أفعله من صغير

O halde, bombaların yerini söylemezsen sana Ne yapacağımı da biliyorsundur.
اذاً أنت تعرف ما سأفعله لك اذا لم تخبرنى بمكان القنبلتين

ama, ama sonunda Ne yapacağımı bilmiyorum. Son sayfayı okumama izin vermedin.
لكني لا أعلم ما سأفعل في النهاية لم تدعيني أقرأ الصفحة الأخيرة

Ben sadece Ne yapacağımı bilmiyordum.
. ا مجرد اننى لم اكن اعرف ماذا افعل, ثم قررت بعدها ان انزل للطابق السفلى

Öyle korktumki Ne yapacağımı bilemedim.
لقد كنت مرعوبة لدرجة اننى لم اعرف ماذا افعل

Başka Ne yapacağımı bilmiyorum.
لا أعرف ماذا افعل الصبي كاثوليكي ، مثلكم

Basit bir hizmetkardan başka bir şey değilsin. Bana Ne yapacağımı söyleyemezsin.
انت لست شيئ ألا خادم تافه أياك أن تملي عليّ ما أفعل

Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailenin karnını doyurmalıyım.
حسناً ، لا أعرف ما أفعل ، لدىّ عائلة لأطعمها

Ne yapacağımı bilemiyorum. Böyle adama karşı nasıl dava oluşturursun?
لا أعرف ما العمل كيف تبني قضيّة تجاه رجل كهذا؟

Ne yapacağımı bilmiyorum.
تعرف بدأ الأمر يخرج عن السيطرة وأنا لا أعرف ما العمل

Dinle, Herr Mac, kimlerle uğraşmaya alışık olduğunu bilmiyorum, ama kimse benim yerimde bana Ne yapacağımı söyleyemez.
إسمع أيها الحاذق لا أعْرفُ ما هو نوع الناس الذين تعوّدت التعامل معهم لكن لا أحد يُملِي عليّ ما أفعله في مكاني

Henüz o çocukken başlamıştı. Ne yapacağımı bilemiyordum.
بدأ الأمر كله عندما كان طفلاً لم أعلم ما أفعله

O yüzden ya zamanımı onunla konuşarak harcarım ya da o vakti onu açtığımda Ne yapacağımı düşünmek için kullanırım.
لذا يمكنني قضاء الوقت في التحدث معه أو يمكنني الاستفادة من ذلك الوقت في معرفة ما سأفعله عندما أفتح بطنه.

Henüz Ne yapacağımı bilmiyorum ama etrafa bakmak çok vaktimi alacak.
أنا لا أعرف تحديداً ما سأفعله و لكننى سآخذ وقتاً كافياً للبحث

Zaten ta başından bu boka senin yüzünden battım. Yani affedersin, bana Ne yapacağımı söyleyemezsin.
أنتِ السبب بالمقام الأول لكوني هنا بهذا المكان، لذا ليس من حقكِ إملاء عليّ ما سأفعل.

Tanrım, seni öyle seviyorum ki, Ne yapacağımı bilmiyorum, seni çok seviyorum.
يا الهي أحبك كثيرا, لا أعرف ما الذي سأفعله في نفسي,أحبك كثيرا

Çocukların sana Ne yapacağımı görmesi son derece uygunsuz olurdu.
لا أعتقد إنه مناسب للأطفال كي يروا مالذي سأفعله بك

Sana Ne yapacağımı söyleyeyim. Sabah seni aldırmak için bu adrese bir araba göndereceğim.
سأخبرك بما سأفعله سأرسل سيارة إلى هذا العنوان

Burada boş boş oturmamam gerektiğini düşünüyorum fakat Ne yapacağımı da bilmiyorum.
اشعر انني اجلس هنا لا افعل شيئا لكني لا ادري ما افعل

Ama Ne yapacağımı bilmiyorum. Berbat olduğunu biliyorum ama aksi hâlde onu kaybedeceğim.
أعرف، و لكن لا أعرف ما علي فعله هنا أعرف أن الأمر سيء

Felç geçirmişti ve gerçekten çok hastaydı. Bu yüzden bana Ne yapacağımı söyleyemiyordu.
حصل السكتة دماغية، وأنه كان حقاً، حقاً مريضة، حتى أنه حقاً لا يمكن أن يقول لي ما يجب القيام به المرة المقبلة.

Sana yalan söylediğim için üzgünüm. Başka Ne yapacağımı bilemedim.
آسفة لأني كذبت عليك لم أكن أعرف ما عليّ فعله

Hayır. Özür dilemeyeceğim, Paul. Ne yapacağımı söyleyeyim.
لا , انا لن اعتذر له , بول لكن ساقول لك ماذا سافعل

Tanrım,insanların bana Ne yapacağımı söylemelerine ihtiyacım yok.
يا إلهي لا أحتاج الناس أن يخبرونني بما أفعل