ويكيبيديا

    "okuyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تقرأ
        
    • يدرس
        
    • تدرس
        
    • يقرأون
        
    • قراءة
        
    • تقرأين
        
    • قرأ
        
    • ويقرأ
        
    • يقرأها
        
    • القراءة
        
    • بقراءة
        
    • تقرأها
        
    • تخصص
        
    • يدرسون
        
    • تقرأي
        
    Ölüm ilanları sayfasını okuyor musun? Ölümden korkman için yeter. Open Subtitles هل تقرأ صفحة الوفيات ، انها كافية لتخيفك حتى الموت
    Her iki eldeki ivme ölçer Accelerometer el pozisyonunu okuyor. TED مقياسات تسارع على كل يد تقرأ وضعية اليد
    Ailemin hepsi hala orada, fakat Rodrigo Londra'da okuyor Hector da Cenevre'de. Open Subtitles عائلتي جميعها لاتزال هناك لكن رودريغو يدرس في لندن وهكتور في جنيف
    "Müzelerde resim Senfoni Sarayı'nda dans okuyor. " Open Subtitles تدرس الرسم في المتاحف والرقص في القاعة السيمفونية
    Yani, başkalarıda kitap okuyor. Ben de okuyorum. Open Subtitles أعني ، الكثير من الأشخاص يقرأون أنا أستطيع القراءة
    Şimdi de Helena Robertson'ın ismini şahit diye gazetelerde okuyor. Open Subtitles الآن هو قراءة اسم هيلانة روبرتسون مثل أنها هي الشاهد.
    Mary siyah-beyaz bir odada yaşıyor, sadece siyah-beyaz kitapları okuyor ve monitörü sadece siyah-beyaz gösteriyor. TED تعيش ماري في غرفة سوداء و بيضاء، وكانت تقرأ فقط كتب بالأبيض و الأسود، و الشاشات تعرض لها الأبيض و الأسود فقط.
    Yani, diski kullanıyor, ve diskin bölümlerindeki veriyi okuyor, ve bilgisayar açılıyor; yükleniyor gibi aslında. TED و هي تحمل القرص و تقرأ البيانات عن المقاطع في القرص و الكمبيوتر يشتغل
    Kadın arkada oturmuş İncili okuyor. Adam da hâlâ motorla uğraşıyor. Open Subtitles انها تستلقى على ظهرها , تقرأ الانجيل هو لازال يعمل فى المحرك
    Okuma bilmiyorum. Bu yüzden bana o okuyor. Open Subtitles لا استطيع القراءة ، لذا فهي تقرأ ليّ أعني كانت تقرأ ليّ
    108 IQ'su var ve 5. sınıf ayarında okuyor. Open Subtitles ،حاصلة على معدل ذكاء 108 تقرأ كُتب الصف الخامس
    Hukuk okuyor ama hiç ders çalıştığını görmedim. Open Subtitles هو طالب في كلية الحقوق لكنه لا يدرس ابداً
    New York Üniversitesi'nde işletme okuyor. Open Subtitles أنه يدرس أدارة ألاعمال في جامعة نيويورك اليس كذلك ؟
    Senfoni Sarayı'nda resim ve dans okuyor. Open Subtitles إنها تدرس الرسم والرقص في القاعة السيمفونية
    Ortadoğu'da, antropoloji okuyor. Neden sordun? Open Subtitles إنها في الشرق الأوسط تدرس علم الإنسان، لماذا؟
    Bir gazeteyi kaç kişi okuyor Biliyor musun? Open Subtitles أتعرف متوسط عدد الناس الذين يقرأون النسخه الواحده ؟
    Ve keşke bu kitabı ilk defa okuyor olsaydım. Open Subtitles لو اعتزمت قراءة هذا الكتاب مرة أخرى وكأنها أول مرة
    Sen benden çok daha fazla okuyor ve düşünüyorsun. Open Subtitles لقد كنت تقرأين أكثر مني وتفكرين بأكثر مما أفعل أنا
    Hey, kaplan. Bir gerçeği biliyorum ki, Tanrı senin mektuplarını okuyor. Open Subtitles تايلر ، أنا أعلم بالتأكيد ان الله قرأ هذه الرسائل.
    İşte oturuyor ve okuyor bunlar da nefes alış-verişi. TED لذا فهو يجلس ويقرأ وهذا هو شهيقه وزفيره.
    Bu kadar tehlikeli olmalarına rağmen neden bazı insanlar hala okuyor? Open Subtitles إذن لماذا بعض الناس لا يزال يقرأها على الرغم من أنه أمر خطير جدا؟
    Kalan zamanda okuyor ve sevgilime mektup yazıyordum. Open Subtitles قضيت بقية الوقت في القراءة ومراسلة صديقتـي.
    - Molly, ben-- ...sikik kitaplarını okuyor ve kendini akıllı sanıyorsun ama değilsin. Open Subtitles تقوم بقراءة الكتب اللعينة و تظن نفسك أنك شخص ذكي لكنك لست كذلك
    İnsanlar bunları okuyor. Bu, onları gerçek hayatlarında mutsuz yapıyor. Open Subtitles تجعل الناس التي تقرأها تعساء وغير راضين عن حياتهم الخاصة
    Jung Yeonin Üniversitesi'nde İşletme okuyor. Open Subtitles جونغ يرتادُ جامعة يونين، تخصص إدارة الأعمال.
    Neden mahalle arkadaşlarım benim iki ya da üç sene önce okuduğum ders kitaplarını okuyor? TED لماذا كان أصدقائي في الحي يدرسون ويقرأون مواد انتهيتُ منها منذ سنتين أو ثلاث؟
    Sen dini kitaplar da okuyor musun? Open Subtitles هل تقرأي الكتب الدينية أيضا؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد