ويكيبيديا

    "portakal" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • برتقال
        
    • برتقالي
        
    • البرتقالي
        
    • البرتقالة
        
    • البرتقالية
        
    • البرتقال
        
    • البرتقاله
        
    • برتقالاً
        
    • برتقالية
        
    • وبرتقال
        
    • بالبرتقال
        
    • برتقاله
        
    • أورانج
        
    • فاكهة
        
    • للبرتقال
        
    Eğer portakal yiyen bir adam görmek isteseydim, portakal yeme dersine girerdim. Open Subtitles لو كنت أريد أن أرى رجل يأكل برتقال لألتحقت بفصل أكل البرتقال
    Her neyse, ikiniz için taze portakal suyu, o nerede? Open Subtitles على أية حال، عصير برتقال لكما انتما الاثنان اين هو؟
    portakal suyu, yulaf ezmesi, pastırmalı yumurta, bir tarafı kızaracak, ama çok değil. Open Subtitles عصير برتقال وشوفان ولحم مقدد وبيض مقلي من جهه واحده ولكن ليس كثيراً
    Yani şimdi bir portakal sandığının üstünde oturuyorum. Open Subtitles فلهذا إني أجلس الآن على صندوق برتقالي اللون
    Buradaki sarı çubuk, oto koltuklarını temsil ederken portakal rengi karın-omuz kemerini, ve kırmızı ise sadece karın emniyet kemerini gösteriyor. TED الشريط الأصفر يمثل مقاعد السيارة ، اللون البرتقالي حزام الخاصرة والكتف, والأحمر حزام الخاصرة فقط
    portakal suyu, yulaf ezmesi, pastırmalı yumurta, bir tarafı kızaracak, ama çok değil. Open Subtitles عصير برتقال وشوفان ولحم مقدد وبيض مقلي من جهه واحده ولكن ليس كثيراً
    Son olarak, yapmak istediğimiz bir şey de kloroz başlangıcını erkenden tespit etmek -- ve bu bir portakal ağacı -- bu aslında yaprakların sararmasından anlaşılabilir. TED وأخيرًا، شيء نحن مهتمون به وهو الكشف المبكر عن الإصابة في الإخضرار. هذه شجرة برتقال كما ترون إصفرار الأوراق.
    Buna rağmen, bu kara delik bizden çok uzakta ki dünyadan bu halka olağanüstü küçük görülüyor -ayın üzerindeki portakal gibi. TED إلا أنّ الثقب الأسود على بعد كبير من مكاننا، فمن الأرض تبدو تلك الحلقات صغيرة جداً كحجم ثمرة برتقال على سطح القمر.
    Git sen de bağışla. Sonra portakal, muz veriyorlar. Open Subtitles اذهب وتبرع بـ الدماء وستحصل على برتقال وموز
    portakal kabuğuna basıp kaydım desen? Open Subtitles إفترض أن تقول أنك تزحلقت على قشرة برتقال
    Donmuş portakal suyundan milyonlarca dolar kazanmak üzereyiz, sen tutmuş insan doğasından bahsediyorsun. Open Subtitles نحن على وشك ربح الملايين من عصير برتقال مثلج وأنت تتحدث عن طبيعة البشر
    Kutu portakal sularından alsanıza. Çok daha kolay. Open Subtitles ،أعتقد أنه يجب عليك أن تشتري عصير برتقال في علب أنها أسهل
    - Kahve karışık yumurta, kizarmış ekmek ve portakal suyu. Open Subtitles وبيض مقلي و توست قمح وعصير برتقال لو سمحت
    Şey, yutkunurken boğazı acıyor özellikle portakal suyu içerken. Open Subtitles يتألم عند الابتلاع وخاصة عندما يشرب عصير برتقال.
    Ben hala bize neden bir torba portakal verdiklerini anlamaya çalışıyorum. Üzgünüm. Open Subtitles ما زلت أحاول أن أفهم لماذا أعطونا كيس برتقال.
    Um, bu portakal, gerçek Seville portakallarından yapılma Open Subtitles هذه تم اعدادها باستخدام حبات برتقال حقيقية
    Şu "portakal" olayı yüzünden, yedek Kumandan Jeremiah da liderliğini kaybetti. Open Subtitles بعد أن قال كلمة "برتقالي" , تغير جيرميا بعدها تماماً
    portakal esansı, Vietnam savaşı sırasında kullanılan ve bitkilerin yapraklarını dökmeye yarayan ve bu sayede Vietkong ve Kuzey Vietnam ordusunun gizlenmesini engelleyen bir ilaçtı. TED العامل البرتقالي كانت أوراق النباتات التي أستخدمت خلال حرب فيتنام لرفض التغطية لالفيتكونغ والجيش الفيتنامي الشمالي.
    Çok da zor değil; hani var ya, "bu elma, bu portakal... "...Dünya bunun etrafında dönüyor" falan? TED و الآن هي ليست بهذه الصعوبة, ها هي التفاحة, ها هي البرتقالة, تعرفون, الأرض تدور, و بهذا الشكل.
    Bu portakal rengi etiketler de neyin nesi? Open Subtitles ما هؤلاء الملاحظات البرتقالية الصغيرة اللاصقة؟
    portakal ile araba ön camını karşılaştırmak isterseniz ne yaparsınız? TED إذا أردت أن تقارن بين البرتقال والزجاج الأمامي، فماذا تفعل؟
    Şu portakal tozunu araçların üzerine koyup yaptıkları kârlar. Open Subtitles الارباح التي حصلت عليها من وضع هذه البرتقاله
    Sipariş verdiğiniz meyve suyu portakal mı olacak yoksa greyfurt mu? Open Subtitles العصير الذي طَلبتَ يَجِبُ أَنْ يَكُونَ برتقالاً أَو فاكهة كريب؟
    Ve ben beş yaşındayken, ailem bana portakal rengi "Schwinn Stingray" marka bir bisiklet aldı. TED وعندما كنت في الخامسة عمري اشترى لي والدي دراجة هوائية برتقالية اللون
    Büfe tabağı 12.50 dolar. Şeftali, erik, portakal ve muz var. Open Subtitles الطبق الواحد يكلف 12.5 دولار فيه خوخ وبرتقال وموز
    Arenaya çıktığı zaman üstüne... çürümüş portakal ve kedi leşi yağacağını düşünüyorum. Open Subtitles ...وأتنبأ بأنه سوف يكتب نهايتة بنفسه وسوف يقذفونه بالبرتقال الفاسد وسيكون كالقط النافق
    Ya da bir portakal piramidinden portakal çekerdi ama nasıl oluyorsa o piramit dağılmazdı. Open Subtitles وكان يأخذ برتقاله من هرم البرتقال وبطريقة او بإخرى ، لم يقع الهرم لم اكترث بما كانت تقول اللوحة في المدخل
    Florida'yi vuran o tropik firtinadan sonra aldigin portakal hisseleri tavan yapti. Open Subtitles ارتفعت في "أورانج فيوتشرز" بعد هذه العواصف الاستوائية في "فلوريدا"،
    Bir portakal kasesi ve üç karşı konulmaz... Open Subtitles أخبرها أنه كأس فاكهة و ثلاثه من العزاب المحترمون في لندن
    portakal üreticisi ülkelerden alınan ortalamaların hesaplanması sonrası, şu sonuçlara vardık... Open Subtitles بعد حساب التكاليف من مختلف الولايات المنتجة للبرتقال إستنتجنا الآتي:

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد