ويكيبيديا

    "sırada" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عندما
        
    • الوقت
        
    • بينما
        
    • التالية
        
    • حين
        
    • القادم
        
    • تالياً
        
    • المركز
        
    • التالى
        
    • حينما
        
    • وقتها
        
    • الطابور
        
    • حينها
        
    • الترتيب
        
    • أحياناً
        
    Bu sırada savaş devam ediyordu ve babam 15 yaşındayken annesi öldürülmüştü. TED واثناء فترة الحرب توفيت والدته عندما كان بلغ ال 15 من عمره
    Sanırım biraz aceleci davranıyorum. Savaş olduğu sırada çetenin piyade erlerine iki kat fazla para ödedikleri ortaya çıkıyor. TED فاتضح أن ـ أنا استبق نفسي. فاتضح أن في العصابة عندما يكون هناك حرب، فهم يدفعون للجنود ضعف أجورهم.
    Hayatımdaki en önemli şey de bu sırada meydana geldi. TED وهو أهم شيء في حياتي حدث أيضاً في ذلك الوقت.
    Yani işe yaradı. sırada bunu Riverside'dan dışarıya çıkarmak vardı. TED اذاً, انها ناجحة. فقد حان الوقت الآن لأخذها خارج الريفرسايد.
    Tekrardan, mavi kutunun anısını yeniden canlandırdık ve bu sırada hafif bir ayak şoku verildi ve hayvan birden dondu. TED من جديد، لقد نشطنا ذاكرة الصندوق الأزرق بينما تعرض الحيوان إلى بضع صعقات خفيفة للأقدام، و الآن يتجمد الحيوان فجأة.
    Bu sırada aynı yıl Bell Labaratuvarları'nda bir sonraki devrim açıklanmak üzereydi, bir sonraki yapı taşı. TED وفي هذا الأثناء من نفس السنة بالضبط، في مختبرات بيل كانت الثورة الموالية على وشك أن يعلن عنها، وحدات البناء التالية.
    Bu iki gün önce, şu dışarıdaki sırada... beklemeye başladığım zaman adresim idi. Open Subtitles هذا كان عنواني، حتى ما قبل يومين.. حين بدأت الوقوف في الطابور هناك..
    O sırada annem gelip bana kilise okulundaki öğretmenimin öldürüldüğünü söyledi. Open Subtitles عندما أمّي جاءت فيها وأخبرتني تلك معلّم الأحد كان قد قتل.
    O sırada ben bir banyo arıyordum ve yanlışlıkla sete girmişim. Open Subtitles ولكن عندما كان يبحدث عن الحمام بالصدفة دخلت الى الغرفة ..
    O sırada parası yetmedi. Ev, tekrar satılığa çıkınca onu aradınız. Open Subtitles ولم أتحمل ذلك، آه اتصلت به عندما كان عائدا إلى السوق
    Hatta dostum Sovyetlerle savaştıkları sırada Afganistan'a bile mal götürdüm. Open Subtitles اننى حتى وردت الى افغانستان عندما كانوا يقاتلوا السوفييت امثالي
    Amelia'dan bu yana Elphberg siması, bizden birinde arada sırada ortaya çıkmıştı. Open Subtitles و هناك وجه مشابه لعائلة الفبرج يبرز فجأه من ذلك الوقت فصاعدا
    Bu sırada sen de sakin durmalısın. Böyle etrafta istediğin gibi gezemezsin. Open Subtitles في نفس الوقت يجب عليك أن تستريح لا يمكنك التجول في الخارج
    Bir şeyler düşüneceğim sen de bu sırada bornozu çıkar, onlar 60 dolardı. Open Subtitles سوف أفكر في حل وفي الوقت الحالي، اخلع الرداء إنه يكلف 60 دولار
    O sırada ben de onlara akordeon çalıyordum.... ...çıplak olarak. Open Subtitles بينما أعزفُ لهم أغنية جميلة بـ الأكورديون. و أنا عريان.
    Kimliğini bulma arayışı gelecek planları yapmak bu sırada zıvanadan çıkmış hormonlarınla uğraşmak. Open Subtitles تحاولين معرفة من تكونين ،ومالذي ستفعلينه طوال حياتك بينما تزور جسمك الهرمونات الهائجة
    Ve ben ölümün bu halini etrafımda hissettim çünkü annem aynı zamanda benim sırada olduğumu, ve kendisinin de sonra geleceğini düşünürdü. TED ولهذا كانت فكرة الموت حولي لأن امي ايضا تعتقد انني ساكون التالية وهي التالية
    Her neyse, benim için evi arada sırada kontrol etmeni isteyecektim. Open Subtitles على أية حال، كنت أتمنّى أن تتفقدي البيت من حين لآخر
    Bunu hazırlayacak 1 sene var ve şimdiden, umarım size biraz sonra gösterebilirim, şimdiden 25 kadar müthiş konuşmacı sırada. TED هناك عام لفعل هذا وبالفعل، كما أرجو لعرض القليل لاحقاً، هناك 25 متحدث رائعين يصطفون للعام القادم.
    sırada ne var, hareketli önlük mü? Open Subtitles ما الذي سيفله تالياً ، فرفة مقدّمة البدلة؟
    Ve ülkelerin karbon emisyonları listesine gemi taşımacılığı emisyonlarını koyarsanız, yaklaşık altıncı sırada gelir, Almanya'ya yakın bir yerde. TED و إذا وضعت انبعاثات النقل البحري على قائمة انبعاثات الكربون للدول، ستأتي تقريبا في المركز السادس، قريبا من ألمانيا.
    - Meraklanma,sırada o var. - Ona gidin, ona, tamam mı? Open Subtitles هو التالى , لا تقلق اذهب له , اذهب له, موافق؟
    Bir atış köprücükkemiğinin oraya, ve diğeri koşarak uzaklaştığı sırada direk arkadan. Open Subtitles طلقة واحدة عبر الترقوة وطلقتين على ظهره مباشرة حينما كان يركض هارباً
    Bir kadının kocasını öldürdüğünü, o sırada çıldırdığını ileri sürdüğünü duymuştum. Open Subtitles لقد سمعت عن امرأة قتلت زوجها, وأدّعت انها مجنونة فى وقتها
    Bu olduğu sırada C-4 satışı yapılmış ve adamları tutuklamışlardı. Open Subtitles لقد أنهوا صفقةِ بيعٍ لمتفجراتٍ وإعتقلوا حينها بينما حدثَ هذا
    Bu yüzden "Niçin onu oluşturduğumuz sırada bunu yapmayalım ki?" TED لذلك فكّرت، لما لا يكون بنفس الترتيب الذي أدخلته به؟
    Ayrıca konuştuğumuz gibi, arada sırada iç çamaşırı giymek çok rahatmış. Open Subtitles عدى إرتدائي لملابسك الداخلية أحياناً والذي كما تناقشنا ، يريحني جداً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد