"sırtını" - ترجمة من تركي إلى عربي

• ظهرك
• ظهره
• ظهرها
• ظهركِ
• تخلى
• تخلت
• ينقلب
• ظهرة
• تتخلى
• ظهورهم
• ابتعدت
• انقلب
• انقلبت على
• وظهرك
• ضهرك

- Sen istedin. Bir yumruk attığında sırtını dönme.
أنت من جلبته إلى نفسك عندما تلكم لا تدير ظهرك

Ve Don Welbeck'in senin sırtını seyircilere çevirmesine izin verme.
ولا تجعلى دون ويلبيك يدير ظهرك للمشاهدين

- Neden sırtını yıkamama izin vermiyorsun?
إنه رائع. لماذا لا تتركيني أغسل لكِ ظهرك ؟

Bana sırtını döndün ve kendine yeni bir aile kurdun.
أنت من ادار ظهره لي و صنعت لنفسك عائلة جديدة

Ryan gibi ailesine asla sırtını dönemeyecek birini bulduğun için çok şanslısın.
انتِ محظوظة لأن رايان من النوع الذي لا يعطي ظهره لعائلته ابداً

Allah bilir hayat sana ne zaman sırtını dönecek
و الله يعلم يا بنيتي متي ستدير لك الحياه ظهرها

Suya koy. sırtını adam etmek için ihtiyacın var.
ضعها فى الماء, إنك تحتاج إلى شيء ليريح ظهرك

Senin sırtını sıvazladığını gördüm, geliyor ve yemeğini getiriyor.
رأيتها تفرك ظهرك تأتي بسخافه وتحضر طعامك

Olabilir de, olmayabilir de. Her zaman sırtını kollamalısın.
ربما ، و ربما لا فقط من الأفضل دائما أن تغطى ظهرك

sırtını incitebilirsin.
لدي قريب صغير كهذا تعرفين، بإمكان حمله هكذا أن يؤذي ظهرك

Resme sırtını dönüp alette koşuyorsun ondan kaçarmış gibi...
تقفين على محرك السير وتديرين ظهرك لهذه الصورة وكأنك تهربين منه

Şuna ne dersin, her akşam sekizde işten dönünce sevdiğin gibi kibrit kutusu ile sırtını kaşıyacağım.
ماذا عن هذا؟ كل ليلة عندما تعود للمنزل من العمل, سأحك ظهرك بكتاب بالطريقة التي تحبها

Adamı gördüğüm an, radarım sinyal verdi. sırtını kapıya vermedi hiç yalanın belirtisidir.
لقد شككت به منذ رأيته لم يعطي الباب ظهره أبدا دليل على التنبه

Benim tanıdığım profesör yolunu kaybeden birine asla sırtını dönmez.
البروفيسور الذي أعرفه لن يدير ظهره على أحدٍ أضاع طريقه

Bu dünyada bana sırtını dönmemiş tek kişinin yüzünü görmek--
الشخص الوحيد الذي لم يدير ظهره لي في هذا العالم

Istırabını gizlemek için anti depresan haplar yutan türden bir kimseysen ve kocalarına sırtını dönen ve çocuklarını ihmal eden insanlardan isen, Hayattaki bütün muhtemel avantajlara sahip olmasına rağmen terakki etmeyi arzu etmeyen biriysen, ölüm bir sürpriz parti değildir.
.. و تولى ظهرها لزوجها ,و تهمل أولادها بالرغم من وجود فرص فى الحياة و لكن تختار ألا تستغل أي منهم

İnsanların düşünceleri yüzünden arkadaşlarına sırtını dönen türden biri değilim.
لحياتك المهنية الجديدة أنا لست من النوع التي تدير ظهرها لأصدقائها بسبب ما سيظنه الناس

Ve başım ilk kez derde girdiğinde, sana daima destek olan tek insana sırtını dönüyorsun.
وللمره الأولى .. وانا واقعه في مشكله , ادرتِ ظهركِ لي للشخص الوحيد الذي وقف بجانبك

Yukarıda bir Tanrı varsa bile, şimdiye kadar bize sırtını çevirmişti.
إذا كان هناك رب في الأعلى لكان قد تخلى عنّا، الآن

İlginç çünkü benim dünyamda bana sırtını dönen sensin.
هذا مثير للاهتمام لأنه في عالمي، أنت من تخلت عني

Çünkü bana sırtını döndüğü gibi sana da sırtını dönebilir.
لأن بإمكانه أن ينقلب عليك كما انقلب عليّ.

Ben sırtını kıtırdatmaya çalıştıkça o yüzüme dönüp bana göz kırpıyordu.
وأنا إستمررت محاولة تكسير ظهرة وهو إستمر بإنقلاب والغمز في وجهي

Bu insanlar açlıktan ölüyor ve sen onlara sırtını mı dönüyorsun?
هؤلاء الناس يموتون جوعاً, و أنت تتخلى عنهم

Sözde arkadaşımız olanlar da bize sırtını döndü.
في نفس الوقت, أصدقائنا المقربين أداروا لنا ظهورهم

Wall Street'e sırtını döndün ve hayatını Sparta'yı organize etmeye adadın.
لكنك ابتعدت عن عالم البورصة وكرست حياتك لنجاح بطولة اسبرطة.

Ateşler yakılmıştı artık, danışmanlarım bana sırtını döndü. Beni dinliyor musun?
و بعد أن أضرم هذه النار انقلب مستشاريّ ضدي, هل تسمعين؟

Belki sırtını döndün ve birisi seni yere sardı.
لربما تكون قد انقلبت على ظهرك وضربك أحدهم

Sonunda sarıldığında, ve sırtını duvara dayadığında çoğumuz her şeyimizi verip, değiştirmeye çalışırız.
عندما تصل أخيراً إلى المعجبين، وظهرك مسنود، معظمنا يُود أنْ يحفر عميقاً ويحاول التغيير.

Artık geçmişe sırtını dönmek ve... hayatını ve banyonu... 8 yıldır karınla paylaştığını kabul etmen gerek.
حسنا، لقد حان الوقت لتدير ضهرك للماضي وتقبل أنك تشترك في حياتك وحمامك مع زوجتك لسبع سنوات