ويكيبيديا

    "sahipler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لديهم
        
    • يمتلكون
        
    • لديها
        
    • الأسياد
        
    • إنهم يملكون
        
    • ولديهم
        
    • عِنْدَهُمْ
        
    • فلديهم
        
    • المالكين
        
    • بحوزتهم
        
    • لدى
        
    • أسيادها
        
    • يمتلكان
        
    Şimdi bu durum onlar için hoş değil ama "işte ölçtüğümüz şeyler bunlar" diyebilecek özgüvene ve cesarete sahipler. TED الان تلك لم تكن وضعية سعيدة بالنسبة لهم لكن كان لديهم الثقة والشجاعة للقدوم نحوي والقول هذه هي تقديراتنا
    Aynı zamanda,insan olmayan primatlar arasında en karışık sesli iletişime sahipler. Open Subtitles لديهم أيضا اللفظيات الأكثر تعقيداً من أي من الرئيسيات غير البشرية.
    İdealistler ama şüpheyi saf dışı eden ezici bir kesinliğe sahipler. Open Subtitles ولكن لديهم هذا اليقين القاطع الذى لا يَدَع أى مجالٍ للشك.
    Böylece güç onlardaydı. Yani onlar bir çocuğu okuldan uzaklaştırma veya atma yetkisine sahipler ve kullanıyorlar. Yani okulculuk oynamıyorsunuz. TED الأن هم يمتلكون السلطة، وهو ما يعني، أن في وسعهم القيام بتعليق وطرد الاطفال لذلك فنحن لا ندير المدرسة بل هم من يقررون.
    Burada kadın başına çok bebek sayısına sahip ülkeler oldukça düşük gelire sahipler. TED البلدان التي لديها العديد من الأطفال لكل امرأة هنا، لديها دخل منخفض جداً.
    Üst seviye atletlerin sahip olduğu kardiyovaskülere ve dayanıklı kaslara sahipler. Open Subtitles لديهم أوعيةُ وقوة تحمل عضلاتِ كتلك التي يتمتع بها نُخبة الرياضيين
    Ve bu programı dışarı taşır ve çocuklarına veririseniz dışarı çıkıp iyi bir şeyler yapmak için çok iyi bir şansları olacak, çünkü sizin gibi ebeveynlere sahipler. TED وإذا رافقت هذا البرنامج، ومنحته لأطفالك، سيحصلون على فرصة جيدة للخروج وفعل عمل جيد، لأن لديهم والدين مثلكم.
    Bu kişiler, adeta gerçekleri görmelerini engelleyecek ve bizlere yanlış tavsiyelerde bulunduracak dürtülere sahipler. TED لديهم فقط الحوافز التي تعميهم عن الواقع فيعطوننا نصيحة منحازة أصلا.
    Ev görünümünde iç yapıya ve canlı kent yaşamına sahipler. TED لديهم بنية تحتية مصنعة منزليا وحياة حضرية حيوية
    Küresel hanehalkı gelirinin yüzde 90'ından fazlasına sahipler. TED لديهم أكثر من تسعين بالمائة من الدخل العالمي للأسرة.
    Ayrıca şu anda YouTube üzerinde 36.000 izleyicisi bulunan kendi haber ağlarına da sahipler. TED لديهم كذلك شبكة أخبارهم الخاصة على اليوتيوب ب 36,000 مشاهد لحد الآن.
    Ayrıca şunu da biliyoruz ki esneme bulaşıcılığına hassas olan insanlar oldukça empatiye sahipler. TED وكذلك، فإن الناس الذين لديهم الكثير من عدوى التثاؤب هم متعاطفون للغاية.
    reçetenin yanında yemeleri gereken yiyeceklere sahipler mi, TED هل لديهم طعام لتناوله مع الوصفة الطبية؟
    Animasyon, yazılım, film oluşturma yazılımları, bunların hepsine sahipler. TED برامج رسوم، وبرمجيات حواسب و برامج لصنع الأفلام، جميعها لديهم.
    Eğer ayaklarına bakarsanız, yaprak gibi 'linalae' denilen milyonlarca kıldan oluşan bir yapıya sahipler. TED إذا نظرتم إلى أقدامهم، لديهم هياكل كأوراق الشجر تسمى لينالا مع ملايين الشعيرات.
    Şevk ve özgürlüğe sahipler ki bunlar inanıyorum ki yeni bir paradigmanın temelidir. TED لديهم من الضراوة والحرية التي أعتقد أنها أساس النموذج الجديد.
    Bunu bitirmek için gerekli olan enerjiye cesarete ve güce sahipler. TED لديهم طاقة، لديهم الشجاعة، لديهم القوة لإنهاء هذا.
    Bu insanlar o dükkanlara 30 yıldır sahipler. Open Subtitles الكثير من هؤلاء الناس يمتلكون محلاتهم منذ أكثر من ثلاثين عاماً
    Tekrardan bu uygulamaların her biri için aynı statik fiziki forma sahipler. TED لكن ومرة أخرى، لديها نفس الشكل المادي الثابت لكن من هذه التطبيقات
    Bilmiyorum. sahipler ona Son Deney diyorlar. Open Subtitles لا أعلم, الأسياد يدعونها التجربة الأخيرة
    Artık iyi adamlar yok. Tüm oyunu yönetiyorlar. Tüm gezegene sahipler. Open Subtitles إنهم يديرون الأمر بأكمله إنهم يملكون كل شيء ، الكوكب اللعين كلّه
    Asya'da gerçek liderler var, oldukça politik tutarlılığa sahipler. TED فهناك قادة حقيقيون في آسيا. ولديهم قدر كبير من الاستقرار السياسي.
    Bu çocuklar, 8, 9 ve 10 yaşlarında ancak 70 yaşında hatta daha yaşlı bir insanın fiziksel özelliklerine sahipler. Open Subtitles هؤلاء الأطفالِ كُلهم بعمر 8,9,10 سنوات مع ذلك عِنْدَهُمْ نفس الخصائص الطبيعية لشخص في عمر السبعين او اكثر
    Dünyanın en iyi öğretmenlerine, uzmanlarına ve terapistlerine sahipler. Open Subtitles فلديهم أفضل المعلمين, والخبراء والمعالجين في العالم
    Önce ki sahipler, döşemelerini, almazlar bundan bahsettim mi? Evet, nasıl buldunuz? Open Subtitles هل ذكرت لكما بأنّ المالكين السابقين لم يتمكنوا من أخذ أثاثهم , لذا
    Kızın bilinen bağlantılarının bir listesine sahipler. Open Subtitles إن بحوزتهم قائمة بأسماء شركائها المعروفين.
    Bence çocuklar temel bir adalet duygusuna sahipler, değil mi? Open Subtitles أعتقد أنّ لدى الأطفال حسّ أساسي بالعدالة، ألا تعتقد ذلك؟
    Sence Yüce sahipler endiseli midir? Open Subtitles -أتعتقدين أن أسيادها قلقون؟
    İstatistiki olarak, neredeyse eşit olasılığa sahipler. Open Subtitles . واحدة منهما . إحصائيا كلاهما يمتلكان نفس الاحتمالات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد