savaştan sonra, Bir tapınağa gittim ve bir bebek buldum. | Open Subtitles | في نهاية المعركة دخلت إلى معبد . و وجدتُ طفلاً |
Askerlere savaştan döndüklerinde ne olduğuna dair bir şey okumuştum. | Open Subtitles | لقد قرأت كثيراً لما يحدث للجنود عندما يرجعون من المعركة |
Bu adam, benim gördüklerim içinde o savaştan en kötü etkilenenlerden biri. | TED | وقد كان واحدا من أكثر الأشخاص المتضررين قد رأيت ذلك في الحرب. |
Tüm dünyayı demokrasi için özgürleştirecek bir savaştan yeni döndüm. | Open Subtitles | عدت للتو من حرب و حررت العالم كله لآجل الديمقراطية |
savaştan beri uçaklara yaklaşamıyorum. | Open Subtitles | لم اعد قادر على الإقتِراب من طائرة منذ الحربِ. |
Sen, yaşlı adamı memnun etmek için sadece savaştan savaşa koştun. | Open Subtitles | انه القدر و انت حرصت علي شن الحروب ارضاءا للرجل الكبير |
Ve savaştan sonra, neyi yanlış yaptığınızı size göstermek için bu teatral orduyu getirdiler ve "harekat sonrası inceleme" dedikleri şeyi yaptılar. | TED | وبعد المعركة التدريبية يجتمع الجميع .. ونعرض ماحدث على شاشة عرض كبيرة ونقوم بتعليم الجنود وتنبيههم عن مواقع الاخطاء |
Raymond Shaw savaştan çağrılarak doğruca Washington'a uçtu. | Open Subtitles | ريموند شو عاد من المعركة .. وطار مباشرة لواشنطن |
savaştan dönen asker... zaferin... üzüntüye dayanmasını sağladığını sanır... ta ki Ölüm gelip... onu atının sırtından çekip alana kadar. | Open Subtitles | الجندي الذي يعود من المعركة يعتقد أن النصر الذى أحرزه سينهى على أحزانه |
savaştan dönen asker... zaferin... üzüntüye dayanmasını sağladığını sanır... ta ki Ölüm gelip... onu atının sırtından çekip alana kadar. | Open Subtitles | الجندي الذي يعود من المعركة يعتقد أن النصر الذى أحرزه سينهى على أحزانه |
savaştan sonra, devasa üretim kapasitemizi barış zamanı ürünleri yaratmaya yönlendirmeye ihtiyacımız vardı. | TED | بعد الحرب ، احتجنا إلى توجيه طاقتنا الإنتاجية الهائلة لصناعة منتجات لزمن السلم |
Ama savaştan sonra iş bulmak ön yargıdan dolayı zorlaştı. | TED | ولكن العنصرية بعد الحرب جعلت العثور على عمل أمر صعب. |
savaştan, bir pusuya gözüm açık düşmek için sağ çıkmadım ben. | Open Subtitles | لم أنجو من الحرب لأقع في كمين و أنا مفتوح العينين |
Kuran, mücadele etmekten söz ettiğinde, her zaman kutsal bir savaştan söz etmez. | Open Subtitles | عندما يتحدث القراّن عن الكفاح فإنه لا يعنى دائما القتال فى حرب مقدسة |
Başkan seçilirsem, birliklerimizi derhal hiçbir zaman kazanamayacağımız bu savaştan geri çekeceğim. | Open Subtitles | لو اُنتخبت رئيستكم فسأسحب قواتنا من حرب لا ينبغي لنا القتال فيها |
- Bağışlayın senatör. Ama o adam sonu gelmeyen bir savaştan bahsetti. | Open Subtitles | أعذريني ، أيّتها السِناتُورة لكن الرجل تحدّث عن حرب لا نهاية لها |
Seni en çok inciten şey savaştan sonra yaptıkların - farklı şehirler, farklı işler- ve hiçbiri gerçek sorumluluk üstlenebileceğin işler değildi. | Open Subtitles | الذي يُؤْذَاك اكثر هو سجلُكَ منذ الحربِ - مُدن المختلفة، وظائف مختلفة - و لا واحدة منهم تطالبت ان تتحمل مسؤولة حقيقة |
Mesela hayaletlerden korkuyorsanız yada mahallenin gençlerinden, veya kimyasal ve biyolojik savaştan | Open Subtitles | اذا كنت تخشين الاشباح او الشبان المحليين او الحروب الكيميائيه و البيولوجيه |
Küçük bir savaştan önemsiz bir zaferle dönen beni... bir asker olarak selamladınız. | Open Subtitles | لقد قمتم بتحيتى كالجندى الذى عاد بانتصار بسيط من المعارك |
Ne yazık ki savaştan beri, yılda sadece bir kere gelebiliyorum. | Open Subtitles | لسوء الحظ نظرا للحرب صرت اقدر على الحضور هنا مرة فقط في السنة |
Tamam, yeter artık. Benim her yerde arkadaşlarım var, Ateş Ulusu'nda bile. Ama savaştan bahsedildiğini hiç duymadım. | Open Subtitles | حسناً, إنتظري , لدي أصدقاء في جميع أنحاء العالم حتى في أمة النار ولم أسمع عن أي حروب. |
- savaştan söz ediyorsun. - Öyle. Yardım edebilir misin? | Open Subtitles | تنوي أن تشنها حرباً - هذا بالضبط ما أنويه - |
Ve yüz yıl süren savaştan sonra en önemli gerçeği unutmadım: | Open Subtitles | وبعد قرن من الصراع: أتذكر بأن الأكثر أهمية |
Ben de Suriyeli mülteci çocuklarla ilgili gerçekten bir şeyler yapmak istedim, çünkü çocuklar Suriye'deki iç savaştan en çok etkilenenler. | TED | ولقد كنت أود فعلًا القيام بشيء لصالح أطفال اللاجئين السوريين، لأن الأطفال ظلوا أشد المتأثرين بالحرب المدنية السورية. |
savaştan dolayı değildi! Hangi tanrı bir oğlu babasını sevdiği için cezalandırabilir? | Open Subtitles | -عقابي لم يكن بسبب المعركه اي اله يعاقي ابن لأنه يحب ابيه. |
CA: Bu durumda şunu merak etmeden de yapamıyoruz: Bizden başka türler, Dünya için önem taşıyan öyküleri kayda geçirseydi, öykülerimiz, Irak'tan, savaştan, politikadan ve magazinden ibaret olurdu. | TED | كريس أندرسون: لهذا عليكم التساؤل .. جميعا إذا كان هناك فصائل أخرى عدانا كانت تسجل القصص المهمة على الأرض، فقصصنا كما تعلمون تتمحور حول العراق والحرب والسياسة وأخبار المشاهير. |
2 gün, 7 saat, 43 dakika süren şiddetli bir savaştan kurtuldu. | Open Subtitles | نجت من معركةٍ ضاريةٍ استمرت يومان وسبع ساعات وثلاث وأربعين دقيقة |
4 yıldır süren bir savaştan kaçıp gittikleri ülkelerde yaşıyorlar. | TED | يعيشون في بلدان، يفرون من بلدانهم التي قامت بها حرب لأربع سنوات. |