ويكيبيديا

    "tecrübe" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تجربة
        
    • خبرة
        
    • التجربة
        
    • بتجربة
        
    • التجارب
        
    • الخبره
        
    • الخبرات
        
    • تجربه
        
    • التجربه
        
    • خبرات
        
    • للخبرة
        
    • يختبر
        
    • تجربتك
        
    • لتجربه
        
    • اختبرته
        
    Aynı fiziksel algılamalar, aynı mide kazınması hissi, farklı tecrübe. TED صحيح؟ نفس الانفعال الجسدي، نفس المعدة المتلوّية، ولكن تجربة جديدة.
    Gizemli bir tecrübe geçirdiğimi ve bundan sonra içimdeki bazı şeylerin değiştiğini hissettim. Open Subtitles شعرت بأني حصلت على افضل تجربة في حياتي وشئ في داخلي تغير اخيرا
    Sizce tekilliği tecrübe edecek ilk nesil biz mi olacağız? Open Subtitles هل تعتقد بأننا سنكون الجيل الأول من تجربة التفرد ؟
    tecrübe olarak konuşuyorum bu olay her zaman üçüncüyü incitiyor. Open Subtitles وأتكلم عن خبرة حين أقول أن النقطة الثالثة تؤلم دائماً.
    Hayatın boyunca edebileceğin kültür ve sanattan daha fazlasını tecrübe edeceğim. Open Subtitles وسأكتسب خبرة في الثقافة والفن أكثر مما كسبته أنت طوال حياتك
    Ve bütün bu tecrübe bugün sizinle paylaşmaya geldiğim düşüncemi yeniledi. TED و هذه التجربة جددت التزامي للفكرة التي اتيت لاشاركها معكم اليوم.
    Ben bunu hiç tecrübe etmemiştim ve, sonuç olarak, kamp gezileriyle hayal kırıklığına uğradım. TED ولكني لم أحظ بتجربة مماثلة، ولذلك أكون مخيبة للآمال في رحلات التخييم.
    Bak, sana yalan söylemeyecek ve Ekvator'un yaşam değiştiren bir tecrübe olmadığı gibi davranacağım ama bilmiyorum, belki de onu entelektüelleştirir. Open Subtitles انا لن اكذب عليك واتظاهر ان الاكوادور لم تكن تجربة تغيير حياة حقيقية لكن لا اعرف هذا ربما يكون تنويريا منه
    Seni iyi olanlar da dâhil herhangi bir şey tecrübe etmekten alıkoyuyor. Open Subtitles إنها تمنعك من تجربة أي شيء ومن ضمن ذلك أي شيء جيد.
    RG: Ve ne yazıktır ki çok yaygın çok travmatik bir tecrübe. TED روفوس جريسكوم : وهو أمرٌ سيء حتماً وهي تجربة شائعة جداً و مؤلمة جداً
    Ama gerçekten de beni en çok memnun eden tecrübe, her iyi ilişkide ihtiyacımız olan dinleme numarasıdır. TED لكن في الواقع أكثر تجربة مرضية روادتني هي عملية الإستماع المطلوبة في العلاقات الناجحة ككل.
    Bu açıkçası inanılmaz derece acı veren bir tecrübe. TED في الحقيقة هذه تجربة مؤلمة صعبة التصديق.
    Bu Anatomaj Masası'yla öğrenciler kadavra olmadan diseksiyonu tecrübe edebilirler. TED مع هذه الطاولة أناتوماج، ويمكن للطلاب تجربة التشريح من دون جثة إنسان.
    Zira bu gibi durumlarla ilgili seneler boyu tecrübe edindim. Open Subtitles لأن لدى خبرة السنين فى التعامل مع مواقف مثل هذه
    Stratejimiz ayrıca bu adaletsizliği bizzat tecrübe etmiş kişilerin deneyim, bilgelik ve liderliğine dayanıyor. TED تعتمد استراتيجيتنا أيضًا على خبرة وحكمة وقيادة هؤلاء الذين تعرضوا لهذا الظلم المباشر.
    Dürüst olmak gerekirse, sizin ve benim buna dair hiçbir fikrimiz yok çünkü bunu doğrudan tecrübe etmedik. TED وبصراحة، أنا وأنت ليس لدينا أي فكرة عن ما يمكن أن يعنيه هذا. لأنه ليس لدينا خبرة مباشرة بذلك.
    Neden görünüşte güzel olan bu tecrübe hakkında mağdurmuş gibi konuşuyoruz? TED ولماذا نتحدث عن هذه التجربة الجميلة ظاهريًّا كما لو أنّنا ضحايا؟
    Basit zevk ve eğlence ile başlayan birçok tecrübe bizi büyük bir dönüm noktasına götüren bir arayışın sonucudur. TED و هذا السعي هو سبب العديد من التجارب التي بدأت بمرح بسيط وتسلية قادتنا في النهاية إلي اختراقات عميقة.
    Eğer miğferine yıldız takmak için daha fazla tecrübe kazanman gerektiğini düşünüyorsan sana birşey söyleyeyim evlat: Open Subtitles اذا كنت تريد المزيد من الخبره لتزيد عدد النجوم علي خوذتك دعني اقول لك شيئا يا بني
    Henüz anlatılmayan çok fazla gizli tecrübe ve hikâye var. TED توجد المزيد من الخبرات المخفية وعدد القصص لا توصف حتى الآن.
    Çok rahat değil, inan bana bunu tecrübe ettim, ama işi şansa bırakamazdık. Open Subtitles ليس مريح كثيراً صدقيني , أنا أعلم من واقع تجربه لكن , لن نقوم بترك أي فرصة
    Bana göre son saldırı gözönünde bulundurulduğunda elde ettiğimiz tecrübe paha biçilemezdi. Open Subtitles وأعتقد أن التجربه كانت ثمينه بقدر ما كانت عملية الأنزال النهائيه
    Geçen işimde çok fazla tecrübe kazandım. Hızlı bir şekilde terfi etmiştim. Open Subtitles حصلت على خبرات كثيرة من وظيفتي السابقة حتى أنّهم قاموا بترقيتي بسرعة
    Kısa bir süreliğine gidiyorsun, ve o kadının da tecrübe kazanması lazım. Open Subtitles إنها مدة قصيرة فحسب وهي بحاجة للخبرة على أي حال.
    Chester'ı gördüğümü hatırlıyorum. Aşırı derecede sakindi, ...sanki bunun olmasını istermiş gibi. Sonunda teorileriyle uğraştığı kara maddeyi, fiziksel olarak tecrübe edecek olması onu sevindirmişti sanki. Open Subtitles ولكن الغريب وجدته هادى وكأنه أراد أن يختبر تجربته بنفسه
    Ölüm döşeğinde olmanın nasıl bir şey olduğunu tecrübe etmek? Open Subtitles هل هذه كانت جزء من تجربتك شعور أن تكوني على شفير الموت؟
    Yani bir doğaüstü olayı tecrübe edebilseydim ya da tünelin sonundaki o anlık ışığı bir an bile olsa görebilseydim benden daha mutlusu olmazdı. Open Subtitles أنا أقصد أنه لا شئ يسعدني أكثر من التعرض لتجربه واحده غريبة روحانيه مثل رؤية ضوء خافت في نهاية نفق مظلم
    Ama tecrübe olarak büyük bir boşluk anlamına da geliyor bu Open Subtitles لكن ايعني هذا اننا نفهم ما اختبرته مباشرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد