Gelmek için hep bir bahanesi oluyordu. Sebebi umurumda değildi. | Open Subtitles | كان لديها دائماً عذراً للمجئ و لم أكن أهتم لذلك |
Kimin ne dediği umurumda değil, her genç kızın güzel bir yanı vardır. | Open Subtitles | لا أهتم بما يقوله أى أحد لكن هناك شئ جميل فى كل فتاة |
Bodrumda ne olduğu umurumda değil, o telefona ulaşmalıyız beyler. | Open Subtitles | لا أهتم بما يوجد بالقبو علينا أن نصل لذلك الهاتف |
Kızın, oğlun, kocan ya da başka biri umurumda değil. | Open Subtitles | انا لا اهتم بابنتك، ابنك، زوجك، او اي شخص آخر |
Kimin neyi gördüğü, kimin ne yaptığı, kimin kimi yaptığı hiç umurumda değil! | Open Subtitles | لا أبالي بمن رأى ماذا أو من فعل ماذا أو من رأى من |
Worshipful Company of Fishmongers'in bir üyesi bile olsa umurumda değil. | Open Subtitles | لا أكترث حتى إذا كان عضو فى شركة باعة السمك المبجلة |
Halkın içindeki adi pis şeylerin umurumda değil. umurumda olurdu, ama kabullendim artık. | Open Subtitles | إننى لا آبه بأفعالك القذرة فى العلن و إننى قد وفقت فى ذلك |
Nancy'nin yaşaması veya ölmesi senin umurunda olmayabilir, ama benim umurumda! | Open Subtitles | ربما أنت لا تهتم سواء نانسي تعيش أو تموت، ولكنني أهتم |
Bütün yol hız yapacağım. Beni kodese atsınlar, umurumda değil. | Open Subtitles | سأسرع الطريق كله دعهم يلقون بي في السجن، لا أهتم |
Adamla beraber okula gitmedin, ne çeşit bir etiketi olduğu umurumda değil, tanımıyorsunuz. | Open Subtitles | أنّكم لم تذهبوا للجامعة مع الرجل، ولا أهتم ما نوع الشارة على سترته، |
Hiç umurumda değil. Başının çaresine bakabilen bir kızım var. | Open Subtitles | أنا لا أهتم البته أنا عندي فتاة يمكنها الإعتناء بنفسها |
Kişisel durumun umurumda değil. Bize saldıran ölü adam umurumda. | Open Subtitles | أنا لا أهتم بالخصوصيات أنا أهتم بالرجال الميتين الذين يهاجمونا |
- umurumda değil. - Benim de Noel hakkında şüphelerim var. | Open Subtitles | لا أهتم أنا أحياناً يكون عندي بعض الشكوك حول عيد الميلاد |
Onun şehri terk etmesi umurumda değil, hala tehlikeli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | اننى لا اهتم بانه ترك المدينة, ما زلت افكر بانه خطير. |
Dinleyin, kendinizi utandırmanız umurumda bile değil... çünkü siz buna alışmışsınız, tamam mı? | Open Subtitles | اسمعوا ، انا لا اهتم بأنكم تحرجوا انفسكم لانكم معتادون على هذا حسناً |
Kimin neyi gördüğü, kimin ne yaptığı, kimin kimi yaptığı hiç umurumda değil! | Open Subtitles | لا أبالي بمن رأى ماذا أو من فعل ماذا أو من رأى من |
Doktor da, aileniz de umurumda değil. Sadece gitmenizi istiyorum. | Open Subtitles | لا أبالي بهذا الدكتور ولا بعائلتكم أريدكم أن ترحلوا فحسب |
Orayı traş etme umurumda değil. O tıbbi bir hastalık değil. | Open Subtitles | لا أكترث إن كنت تحلقين في الأسفل ليست حالة طبيّة حتى |
Armani, Prada ya da Ermin-bilmem ne Zegna giyse de umurumda değil. | Open Subtitles | لا أكترث إن كان يلبس أرماني أو برادا أو يلبس أي شئ |
Emir vermek istiyorsan kendine bir köpek al çünkü artık hiç umurumda değil! | Open Subtitles | يجب أن تحضري كلباً إذا أردت إصدار الأوامر لأنني لم أعد آبه لذك |
Politikadan anlamam. Ne basın toplantıları ne de kamuoyu umurumda. | Open Subtitles | لستُ مولعة بالسياسة ولا أحفل بالمؤتمرات الصحفيّة أو رأي العامّة |
Ama eğer bana bir altın madalyon verseydin boynumu boyamış boyamamış, umurumda olmazdı. | Open Subtitles | و لكني لن أمانع إذا منحتني قلادة ذهبية حتى إذا جعلت عنقي أخضرا |
Öyle bir şey demedim. Yaşıtlarımın ne düşündüğü umurumda değil. | Open Subtitles | لم أقل هذا، لا يهمّني ما يعتقده الذين في عمري. |
- Lysine'siz nasıl sağ kaldıklarını anladım. - umurumda değil. | Open Subtitles | أعرف كيف تمكنوا من العيش دون الـ لايزين لا يهمنى |
umurumda değil. Saat 10'da başlayacaksak o saatte burada olacaksın. | Open Subtitles | ،لست اكترث البتة، نبدأ في العاشرة تكن هنا في العاشرة |
Eğer bütün çabanızı iyi oynamaya verirseniz, sonucun ne olacağı umurumda değil, benim için daima kazanan siz olacaksınız. | Open Subtitles | إن خصصتم مجهودكم وتركيزكم لتلعبوا وتكونوا افضل مايمكن أن تكونه لن تهمني لوحة النتائج لانهُ في لوحتي سنكون فائيزين |
Senin sorunların umurumda değil. Onu kendi yöntemlerimle ve ben istediğimde hesaplaşacağım. | Open Subtitles | أنا لست مهتماً بمشاكلك يافالكون سأنال منه بطريقتي الخاصة ، في وقتي الخاصِ |
O zaman Quaker oldum. Kim haklı kim haksız umurumda değil. | Open Subtitles | لهذا السبب أصبحت غريبة لا أبالى بمن على حق ومن مخطئ |
Kim olduğun umurumda değil hela süpürgesi. Güneşimi kesme yeter. | Open Subtitles | أنا لا أَهتمُّ مَنْ أنت , فقط اخْرجُ من شمسِي. |
O yüzden gördüğün o röntgen ve MR filmlerinin hiçbiri umurumda değil. | Open Subtitles | لذا أنا لا أهتمّ بالأشعة السينيّة وصُور الرنين المغناطيسي التي قد رأيتها |