Gerçeğin yarısını kesinlikle biliyorum ve bu, onların bildiğinden çok daha fazla. | Open Subtitles | . الآن أعلم بوضوح نصف الحقيقة وهو النصف الأكثر .الذي يعترفون فيه |
Bu ayın telefon faturası parasıyla geçen ayın elektrik faturasının yarısını ödedim. | Open Subtitles | لقد أنفقت نقود فاتورة الهاتف لدفع النصف المتبقي من فاتورة الكهرباء السابقة |
Sen bu yarısını al, ben de diğer yarısını alacağım. | Open Subtitles | انت ستأخذ منتصف الغرفة وانا ساخذ البقية , سنتيمتر واحد |
Normal kahvenin yarısını alıp kafeinsiz çeşidin... yarısıyla karıştırmanız mümkün mü acaba? | Open Subtitles | هل يمكن أن تأخذ نصف القهوه و تخلطه بنصف أخر من الكافيين؟ |
Yani, hepsini çalarsan suçluluk hissedersin ama yarısını çalarsan hissetmezsin. | Open Subtitles | اذا انت تشعر بالذنب اذا اخذتها كلها ولكن نصفها لا |
Belki bir fareyi ikiye bölüp, ...yarısını şimdi, yarısını da Cumartesi verebiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نقطع الفأر نصفيين ونطعمه نصفه الأن والنصف الاخر يوم السبت |
Ver bana onu, ben de her şeyin yarısını vereyim sana. | Open Subtitles | أوه ، اعطني اياه ، وسوف اعطيك النصف من كل شيء. |
Bedenin diğer yarısını elde etmeme yardım edersen sizi rahat bırakırım. | Open Subtitles | لو ساعدتيني في الحصول على النصف الآخر من الجثمان سأترككِ تعيشين |
Bunu kırıp yarısını sana vermem ve bendeki yarısını boynuma mı asmam gerekiyordu? | Open Subtitles | هل يجب أن أكسره لنصفين وأعطيك نصفاً منه وأرتدي النصف الباقي حول رقبتي؟ |
Altı ay bekleyip, benden boşanarak her şeyi yarısını alacaktı. | Open Subtitles | أنتظرت ستة أشهر , وطلقتني ستأخد النصف من كل شيء |
# Jon Heder'i sunduk ve ayrıca Derek Jeter'in yarısını paylaştık # | Open Subtitles | ♪ و جون هيدر ♪ ♪ النصف أيضا من ديريك جيتر ♪ |
Şimdi lanet olası mahkemedeyiz, her şeyin yarısını almaya çalışıyor. | Open Subtitles | وعندما انتقلنا الى المحكمه أصبح يريد النصف من كل شيء |
Eğer katil öğrenciyse, yakalanana kadar ülkenin yarısını geçmiş olabilir. | Open Subtitles | قد يكون في منتصف طريقه عبر البلاد ريثما نكتشف حقيقته |
Sonuçta, sen gerçek Emmy ile ilgili slayt gösterisinin yarısını izledin. | Open Subtitles | بعد ان جلست الى ما بعد منتصف العرض عن إيمي كودوبيك |
Gerçi şimdi gece yarısını geçti ama, eminim sana ayı gösterebiliriz. | Open Subtitles | من المؤكد إنّه منتصف الليل الآن، لكن بإمكاننا أن نريك القمر. |
Evet tabii. Buraya gelmek için günümün yarısını direksiyon sallayarak geçirdim. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لقد ضحيت بنصف .يومي من أجل أحضاركِ إلى هنا |
yarısını bitki müzesini yeniden inşa etmek için verdim Çünkü bitki yetiştirmek için iyi bir alt yapımız yoktu. | TED | خصصت نصفها لآعادة بناء المعشبة , لآنه لم يكن لدينا بنى تحتية جيدة لنبدأ بالزراعة. |
Önümde bir briket var. ve yarısını nanoteknoloji sprey ile kapladık. Bu sprey neredeyse her tür malzemeye uygulanabilir. | TED | ما لدي هنا هو طابوق و قد قمنا غطينا نصفه برذاذ تقنية النانو و الذي يمكن تطبيقه تقريباً على أي مادة. |
Tabii bunlar konuyla ilgili değil, çünkü ilerlemenin gerçekleşip gerçekleşmediği sorusu inançla alakalı değil, iyimser bir tutum takınıp bardağın dolu yarısını görmek de değil. | TED | ولكن كل هذا لا معنى له، ما إذا كان قد تم إحراز تقدم ليس مسألة عقيدة أو نظرة تفاؤلية أو النظر إلى نصف الكوب الممتلئ. |
Tamam mı? Bu paranın yarısını bile alsak işimizi görür. | Open Subtitles | اذا حصلنا على نصفهم فقط نكون قد وصلنا للمبلغ المطلوب |
Altı haftalık ücretsiz izin sırasında tüm vergi iadelerimizi ve birikimimizin yarısını kullandık. | TED | أنفقنا كامل إقرارنا الضريبي ونصف مدخراتنا خلال ستة أسابيع من إجازتي بدون لراتب. |
Ben sen değilim. Karın yarısını kazanacağım diye kendimi öldüremem. | Open Subtitles | أنا و لست أنت.أنا لن اقتل نفسى لنصف الفائدة فقط |
Servetimin yarısını yatırdığım ve milyarlar kazandırmaya hazır olan bir projeyi tehlikeye atamam. | Open Subtitles | أنا لَنْ أُعرّضَ المشروع للخطر الذي إستثمرتُ فيه نِصْف ثروتِي، عندما يكون جاهزُ لإنْتاج البلايينِ. |
Bize yarısını veriyorsun. Yarısı sende kalıyor. | Open Subtitles | ستعطينا نصف الفدية ، أي 40 ألف دولار و ستحتفظ بالنصف الآخر |
Ya Tanrı, ruhlar veya her ne haltsa müneccime konunun sadece yarısını söylüyorsa... gerçeğin yarısını? | Open Subtitles | ماذا لو أنَ الرَب أو الأرواح أو مهما يكُن يُخبرونَ قارئةَ الطالع نِصف القِصة فقط نِصف الحقيقية؟ |
Ayrıca işin tamamını ben yapmama rağmen o puşt paramın yarısını aldı. | Open Subtitles | بالاضافة ان ذلك اللعين اخذ نص نقودي و انا اقوم بكل العمل |
Bildiğin her şeyi bana öğrettin ama bildiklerimin yarısını asla öğrenemedin. | Open Subtitles | علّمتِني كلّ ما تعرفينه، لكن لم تتعلّمي قطّ نصفَ ما أعرفه. |
Buradan sonra seansın yarısını Kleenex kutusuyla geçiren... ve kalan 20 dakikayı da takıntılı bir şekilde nasıl beni düşünerek mastürbasyon yaptığını sayan bir DDO hastam var. | Open Subtitles | عِنْدي مريضُ مباشرةً بعد هذا الذي يَصْرفُ نِصْفاً الجلسةَ... تَرَاصُف صندوقِ فقط لذا، والدقائق الباقية الـ20... رِواية كيف أنّ هو يَعتقدُ بِقلقٍ شديد عنيّ بينما هو يَستمنى. |