Yani, yetişkin bir erkek sadece bir kızı etkilemek için başına bunca iş aldığı zaman merak etmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | اعنى انك حقا يجب ان تتسائل لماذا رجل ناضج يقحم نفسه فى كل هذه المشاكل .فقط ليثير اعجاب فتاه |
Hatta Y kuşağı bu ülkedeki en geniş ve en kapsamlı yetişkin popülasyonu. | TED | في الحقيقة، يعد جيل الألفية أكبر السكان البالغين وأكثرهم تنوعًا في هذا البلد. |
Sen, sevişme hakkında bir şey bilmeyen yetişkin bir kadınsın. | Open Subtitles | انت امرأة بالغة لا تعلم شي عن ممارسة الجنس مطلقا |
Bilirsiniz, tıpta bir deyim vardır: Çocuklar küçük yetişkin değildir. | TED | و أنتم تعملون المقولة الطبية:: ليس الأطفال مجرد بالغين صغار. |
Neden o endişe duyması gereken sağduyulu yetişkin hep ben oluyorum? | Open Subtitles | لماذا يجب أن أكون انا البالغ الوحيد المسئول والذي يقلق ؟ |
Doğru, buradan bir rehineci ve bir yetişkin kitapçısını görebiliyorum. | Open Subtitles | اجل ، من هنا يمكنني رؤية المتشردين و مكتبةٍ للبالغين |
Öyle uzun süre sana yetişkin gibi davrandım ki çocukluğunu yaşayamadın. | Open Subtitles | لقد عاملتك على أنك شخص ناضج ونسيت أنك مازالت فتى صغير |
Sen hayatı boyunca bir kere bile yemek yapmamış yetişkin bir adamsın. | Open Subtitles | أنت رجل ناضج لم تطهو وجبة واحدة لنفسك أبدا في كل حياتك |
Bir şeyi bölmek istemiyorum ama sorumlu bir yetişkin olarak içeri girmek zorundayım. | Open Subtitles | لا اريد ان اقاطع اي شيء ولكن يجب ان ادخل لأكون مسؤول ناضج |
Olaya baksana, iki tane yetişkin adam içki içmek için karılarından kaçmak zorunda. | Open Subtitles | كثير من الرجال البالغين يتسللون من خلف زوجاتهم فقط ليتناولوا قليلاً من المشاريب |
Beni yetişkin hemcinslerimden ayrı tutarak yetişkin olmadığımı ima ediy... | Open Subtitles | نعم, محاولتكِ في إثارة غضبي باستثنائي من جماعة الرجال البالغين.. |
yetişkin ve doktorası olan bir psikoloğun telefona cevap veriş şekli bu olamaz. | Open Subtitles | تلك ليست طريقة البالغين الحاصلين على دكتوراه في علم النفس للإجابة على الهاتف |
yetişkin rolü yapıyormuşum gibi hiç Bayan Coco Leger olmamışım gibi. | Open Subtitles | كأنني كنت اتظاهر بأني بالغة وانا لم أكن السيدة كوكو ليجير |
Dışarıda yetişkin bir tane varsa daha büyük bir kutuya ihtiyacımız olacak diyebiliriz. | Open Subtitles | لنقل فقط, أنه لو كانَ يوجد طيور بالغة في الخارج فسنحتاج لصندوق اكبر |
Pen, 36 saatlik bebek bakıcılığının bana öğrettiği bir şey varsa o da çocukların, yetişkin gibi muamele görmekten hoşlandıklarıdır. | Open Subtitles | بيني ,اذا كان هناك شيء تعلمته من ال36 ساعه من مجالسة الاطفال فهو أن الاطفال يحبون ان نعاملهم كانهم بالغين |
Hadi olgun olmaya devam edelim, gidip biraz yetişkin eğlencesi izleyelim. | Open Subtitles | دعنا نستمر في كوننا بالغين ونذهب ونرى بعض التسلية الخاصة بالكبار |
Neden hep ben o endişe duyması gereken sağduyulu yetişkin oluyorum? | Open Subtitles | لماذا يجب أن أكون انا البالغ الوحيد المسئول والذي يقلق ؟ |
Bir şekilde, pislik ve çocukça halinle düşüp buna yetişkin bir tepki verdin. | Open Subtitles | بطريقة ما, بطريقتك الفظة والصبيانية قد تعثرت وسقطت على حل للبالغين بشأن الموضوع |
Bu sabah yetişkin olmak bana düştü galiba. | Open Subtitles | هذا الصباح يدفعنى لأكون راشدة أليس كذلك؟ |
Ve bu ortaya çıktıkça, yağ dokusunun en iyi yetişkin kök hücre kaynaklarından biri olduğu görüldü. | TED | و كما يتضح، فإن الدهون هي من أفضل المصادر للخلايا الجذعية البالغة. |
Hiç ileri gitmedin bile. yetişkin olmaya bir şans vermedin. | Open Subtitles | لم تتقدم حتى للأمام لم تعط فرصة لنفسك لتكون بالغاً |
Çocuk, ne başka çocuğun merakını anlar, ne de yetişkin birinin cahilliğini. | TED | وكوني طفلة، لم أستطع تفهم فضول الطفل الآخر. ولا تفهم تجاهل الكبار. |
Evet, son bir projeyle bitireceğim ve bu biraz daha yetişkin eğlencesi. | TED | الآن ساختم حديثي بمشورع اخير، وهو نوعاً ما اشبه بلعبة للكبار. |
Erkek çocuklardan hoşlanmazmış, hepsi yetişkin gibi görünmeye çalışıyorlarmış. | Open Subtitles | لم تكن تحب الأولاد لأنهم كانوا يتظاهرون بأنهم بالغون |
Burada sadece iki yetişkin, bir oda dolusu çocuk arasında öpüşüyor. | Open Subtitles | نحن فقط اثنان بالغان طبيعيان يتبادلا القبل في غرفة مليئة بالاطفال |
Pekâlâ, nasıl oluyor da üç yetişkin adam burada ne olduğunu anlamıyor? | Open Subtitles | حسناً، كيف يُمكن لثلاثة رجال ناضجين أن لا يفهموا ما يجري هنا؟ |
Bunun aksine benim için, ergenliğe girecek ve sonra da yetişkin olacak bu çocuğun bana hayatımız boyunca nasıl sesleneceği hem korkutucu hem de heyecan vericiydi. | TED | لكن بالنسبة لي، من سيصبح ذلك الطفل حين يكون مراهقاً ثم راشداً وما سيناديني طوال حياتنا فكرة مرعبة ومشوقة. |