"أخذل" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayal kırıklığına
        
    • bırakamam
        
    • yenileceği
        
    • yüzüstü bırakmak
        
    • kırıklığına uğratmam
        
    • kırıklığına uğratmak
        
    • üzmek
        
    • kırıklığına uğrattım
        
    • kırıklığına uğratıyorum
        
    30 yaşındayım ve en büyük korkum annemi hayal kırıklığına uğratmak. Open Subtitles أنا في الثلاثين من عمري, وأسوأ كوابيسي هو أن أخذل والدتي
    İnsanları hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum ama bir çözüm bulamıyorum. Open Subtitles وليس لدي أية أفكار، لا أريد أن أخذل شعبي، لكني أجهل إن كان يسعني القيام بذلك
    Aşağıdaki insanları bırakamam. Bırakmayacağım. Open Subtitles و لا يمكنني أنْ أخذل الناس الآن لا, لنْ أفعل
    "Bahisçilere göre Braddock'un yenileceği kesin,... " Open Subtitles لطالما أخذل (برادوك) المراهنين ...
    Beni seven insanları yüzüstü bırakmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أخذل الناس الذين يُحبّوني. ليس الليلة. لنذهب.
    hayal kırıklığına uğratmaya dayanamadığım adamı hayal kırıklığına uğratmam gerekse bile. Open Subtitles حتى لو يعني هذا أن أخذل الشخص الوحيد الذي لا أستطيع تحمُل أن أخذله
    İsteğinizi çok geciktirmezdim. İmparatorumu üzmek istemem. Open Subtitles لن أؤخر طلبك لأنني لن أخذل الإمبراطور
    Tüm dünyayı hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أنا أخذل العالم كله
    Tüm dünyayı hayal kırıklığına uğratıyorum. Open Subtitles أنا أخذل العالم كله
    Her zaman birini hayal kırıklığına uğrattığı için... kendini kötü hisseden ben oldum. Open Subtitles كنت دوماً أشعر بالسوء لأنني كنت أخذل أحدهم
    Bu konuda efendim, en azından Kralı hayal kırıklığına uğratmamalıyım. Open Subtitles عل الأقل في هذه المهمة، سموك لن أخذل الملك
    İmparatorumun isteğini bekleterek onu hayal kırıklığına uğratmak istemem. Open Subtitles لن أؤخر طلبك طويلاً لأنني لن أخذل الإمبراطور
    Sanırım kimseyi hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريدُ أن أخذل أحداً فحسب على ما أظنّ
    Onları yüz üstü bırakmak istemiyorum ama kızlarımı da yüz üstü bırakamam. Open Subtitles لا أريد أن أخذله، لكن لا يمكنني أن أخذل ابنتيّ.
    Orda lider benim, yüüstü bırakamam onları. Open Subtitles أنا القائد لآ يمكنني أن أخذل الجَميع.
    Ve ben bu çocukları yüzüstü bırakamam. Open Subtitles وأنا لن أخذل هؤلاء الٔاولاد
    "Bahisçilere göre Braddock'un yenileceği kesin,... " Open Subtitles لطالما أخذل (برادوك) المراهنين ...
    Koç Eriksen'ı yüzüstü bırakmak hiç hoşuma gitmiyor. O adamla cehenneme bile giderim! Kazanmak. Open Subtitles "أنا فقط أكرة أن أخذل المدرب "أريكسون سأتبع هذا الرجل عبر بوابات الجحيم
    Kimseyi yüzüstü bırakmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد بأن أخذل أي شخص
    En kötüsü de, Sam'i hayal kırıklığına uğratmam. Kendi oğlumu! Open Subtitles و فى قمه ذلك أخذل سام إبنى
    Müşterimi hayal kırıklığına uğratmam. Open Subtitles ولا يمكنني أن أخذل هذا الزبون
    John u üzmek istemiyorum Open Subtitles أنا فقط.. أنا لا أريد أن أخذل جون
    Sevdiğim insanları hayal kırıklığına uğrattım. Open Subtitles أخذل كل من أحب
    Her zaman insanları hayal kırıklığına uğratıyorum. Open Subtitles دائماً أخذل الناس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more